Yakın bir zaman önce “İzmir’de binek taşları ve modern at yarışları” başlıklı yazım İzmir’in haber-bilgi sitesi Kent-Yaşam’da yer bulmuştu. “sonduzluk.com” isimli internet sitesini yayınlanan Hakan Demirci yazımı okumuş, Kent-Yaşam Haber Merkezi’ni arayarak benimle görüşmek istediğini söylemiş. Yazı İşleri Sorumlusu Hüseyin Erciyas bizi buluşturdu, yıllarını at yarışçılığına vermiş Hakan Demirci ile tanıştık, söyleştik.
1965 İstanbul doğumlu olan Hakan Demirci, lise yılları sonrasında gazeteciliğe başlamış. “Banko” isimli at yarışı dergisinde günlük yazılar kaleme almış. İş icabı 27 önce İzmir’e gelmiş, buraları çok sevmiş. 23 yıl önce de İzmirli bir hanımla evlenince, İzmir’e yerleşmiş. At yarışlarında araştırma ve yazılarıyla ödüller almış olan Hakan Demirci, mesleğini İstanbul bağlantılı olarak İzmir’den devam ettirmekteymiş.
Görüşmemizde İzmir kent tarihi araştırmacısı Orhan Beşikçi ile birlikte Hakan Demirci’den ilk Türk jokeyleri Koşucu Bekir Efendi ve Arap Davut’u ve oğlu Süleyman Akdı’yı, ayrıca Salihli’de yetişen jokeyleri dinledik.
1 Temmuz 1885 tarihinde Salihli’nin Eldelek köyünde doğan Koşucu Bekir Efendi, Balkan Savaşlarında Osmanlı ordusunda süvari olarak görev yapmış. Askerlik sonrası önce Manisa’da daha sonra Şirinyer’de at yarışlarına katılmış. “İzmir Yarışçılık Kulübü” (Smyrna Races Club) bünyesinde idman jokeyliği yapmış.
Koşucu Bekir Efendi, yabancı jokeylerden öğrendiklerini özel yeteneğiyle birleştirerek at binmiş. Dönemin en ünlü jokeylerinden olan Rum asıllı “Badi” ile yaptığı müthiş mücadeleli yarışlar, unutulmazlar arasına girmiş. Koşulardan sonra Salihli’de davullar ve zurnalarla karşılanırmış.
Bekir Efendi, İzmir yarışlarında büyük başarılar elde etmiş bir kahraman, iyi giyinmeyi seven ve güzel hanımların gözdesi olan bir kişiymiş. Bekir Efendi, 1863 yılında İzmir’de Padişah Abdülaziz’in dikkatini çekmiş. Koşuya İstanbul’da devam etmesi istenen Bekir Efendi, Yunanistan ve İngiltere’de de yarışlar kazanmış.
Her Türk vatandaşına bir soyadı taşıma yükümlülüğü getiren 2525 sayılı kanun uyarınca “Koşucu” soyadını alan Bekir Efendi, 12 Ağustos 1938’de İzmir’de vefat etmiş. Ailesi halen Salihli’de yaşasa da, çok sevdiği İzmir’de, Kokluca Mezarlığı’nda yatmaktaymış.
Bekir Koşucu emeklilik yıllarında, Kordonboyu’nda dostlarıyla çay içip, sohbet ederken rıhtımdaki gemiden yük boşaltan siyahi kişilere gözü takılmış. Çocuk yaşta, çelimsiz biri yükün altında ezilip, yere yıkılınca, tayfa başı tarafından kötü muamele görmüş. Bu duruma dayanamayan Bekir Efendi olaya müdahale etmiş ve bu siyahi genci yanına almış. “Davut” isimli gence önce seyislik, sonra da binicilik öğretmiş. Bu kişi, Türk yarış tarihine “Arap Davut” olarak, oğlu 1949 doğumlu Süleyman Akdı ise “İmparator” olarak geçmiş. Baba ve oğul Gazi Koşusu’nu ikişer kez kazanmışlar.
Hakan Demirci ile yaptığımız görüşme sonunda, ilk modern at yarışlarının İzmir’de yapıldığı bilgisinin yanına, Türkiye’de ilk profesyonel jokeyin ve ilk siyahi jokeyin de İzmir’de yetiştiği bilgilerini de eklemiş olduk.
İlk Türk jokeyi Koşucu Bekir Efendi ve Arap Davut
yazarı:
Etiketler:
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.