Servili Mescitte, pencereleri kafesli, yıkıldı yıkılacak, kaderine terk edilmiş 200 yıllık Türk evinin içler acısı halini görüp, Siz bu kafayla nasıl olurda EXPOya talip olursunuz demesinler diye, tarihi evin uzağından geçtim… Gaziler Caddesinin çaprazında, kente zarar verenler tarafından ikide bir devrilen 1148 numaralı Gaziler Anıtının önünden bilerek geçmedim…

İzmirde sanayi müzesi var mı? Fransız Rejisinin sigaranın elle sarıldığı yıllarda, Türk ve Yahudi mahallerinden toplayıp fabrikalarında çalıştırdıkları 8-9-10 yaşındaki küçük parmaklı yoksul kız çocuklarının hatırasına, Alsancak Tütün Fabrikasını sanayi müzesi yapıp, fabrikanın bahçesine, sigara saran çocuk işçilerin heykelini diksek fena mı olurdu? Aslında bu kentte ne çok öykü var… Tütün Fabrikasında olduğu gibi, Sümerbankın da müzelik makineleri hurdaya verilmedi mi?

Avrupalı müzeciler, İnsanlara tarih heyecanı vermek için yeni yollar aradıklarını söylediler… İstiklal madalyalarının bitpazarında satıldığı bir ortamda gelin bir vatandaşın verdiği satılık ilanını hep birlikte okuyup heyecanlananlım…
Çok ciddi bir borcum olduğundan dolayı büyük babamdan yadigâr İSTİKLAL MADALYASI’nı haysiyetimi ayaklar altına alarak satmak durumundayım…
Amsterdamda şehrin göbeğinde eski bir yetimhaneyi müze yapıp, müzeyi gezmeye gelen 25 bin çocuğa müzeciler bu yetimhanenin öyküsünü anlatmışlar. Bizdeki yetimhanenin adı neydi? Piçhane… Kentsel dönüşümden , EXPOdan bahseden abilerin ağızından, kültür envanteriyle ilgili tek kelime duydunuz mu?
Bu yazı burada bitmez…
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.