63 yıllık geçmişinde bu denli yoğun katılım görmeyen İGC Genel Kurulu’ndan çıkartılacak bir dizi dersler var…
“Ben” değil “Biz” diyen ekiplerin başarıya ulaşma sansının ne denli yüksek olduğunu gösteren bu genel kurulda biz gazeteciler tam anlamıyla bir demokrasi sınavı veremedik…
Demokrasilerin vaz geçilmezi olan konuşma özgürlüğünü tam olarak kullanamadığımız gibi savunduğumuz ilkelere karşın tüzük gereği İGC’den atılan meslektaşımızı yeniden geriye alırken yapılan gereksiz tartışmalarla zaman yitirdik…
Türkiye’deki medyanın durumunun büyük ölçüde yansıdığı genel kurulda konuşturulmayan ya da çok konuşmasına izin verilmeyen arkadaşlarımızın sağduyulu davranışları sonucu “kavga-gürültü-patırtı” çıkarmadan genel kurulu kazasız(!) atlatabildik.
Ancak Divan Başkanı Çetin Gürel’in oylama başladığında gösterdiği olağan üstü çabaya karşın sıraya bile doğru dürüst girmesini beceremedik… Sonrasında herkes bildiğini okudu…
Bunlar bir özeleştiri olarak kabul edilsin lütfen…
Güzel olana gelince… İnsanların seçildikleri ya da getirildikleri görevlerden bir gün ayrılabileceklerini unutmamaları gerektiği bir kez daha ortaya çıktı. Her seçilen bir ikinci, bir üçüncü, hatta dördüncü dönem de koltukta oturma ısrarının nasıl hüsranla sonuçlandığı ortaya çıktı. Atilla Sertel’in seçildikten sonra yaptığı teşekkür konuşmasında iki dönemden fazla kalmayacağına ilişkin alkışladığımız sözlerini de bir kenara yazıyoruz…
Yapılan seçimler sonrasında üyelerin büyük bölümü değişimden yana oy kullanırken deneyimli gazeteci arkadaşımız Atilla Sertel’in oluşturduğu liste “tulum” çıkardı…
İGC’nin yeni Yönetim Kurulu, Atilla Sertel’in başkanlığında, Ali Ekber Yıldırım, Aylin Süphandağlı, Nesrin Coşkun, Adnan Kaya, Misket Dikmen, Medat Şenay, Ahmet Ahmetoğlu, Ali Rıza Karasu, Cemal Sevgi ve Sedat Yılmaz’dan oluştu.
Sertel’in listesine bir göz attığınızda gençlerden oluşan dinamik gazetecilerin yer aldığını görebiliyorsunuz. Çalıştıkları gazeteler ya da kendi kişisel siyasi görüşleri ne olursa olsun içinde bulundukları meslek grubunun daha da ileri götürülmesi için işbirliği yapabilecek bir ekip oluşturdukları için kendilerini yürekten kutluyorum.
Geçmişte İGC’nin üzerine atılmış “ölü toprağı”nın bu yeni yönetim döneminde kalkacağını ve başarılı işler yapacaklarına ilişkin umutluyum…
Gazetecilik mesleğinin ilkelerini, etik değerlerini yeniden geçerli kılacaklarına da yürekten inanıyorum.
Bu arada sevindirici olan bir yan da; Genel Kurul öncesi tüm EMD üyelerinin büyük çaba gösterdiğini ve başarıda büyük katkıda bulunduklarını yadsıyamayız. İGC yönetiminde aynı zamanda benim de kurucu üyeliğini yaptığım Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin (EMD) dört üyesinin yer alması benim için ayrı gurur kaynağı oldu.
EMD İzmir Şubesi’nin dört üyesi; Ali Ekber Yıldırım, Adnan Kaya, Ali Rıza Karasu ve Cemal Sevgi, dinamik duruşlarıyla ekonomiye olan aşinalıklarıyla cemiyete büyük bir katkı sağlayacaklarını düşünüyorum.
Gelişmeleri hep birlikte izleyeceğiz…
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.