Geçenlerde Doğan Haber Ajansı’ndan Turan Gültekin’in haberi dikkat çekiçiydi.
Çünkü o köprüler viyadükler, kansermiş… Beton kanseri!
Hemen belirtelim, 1980 ile 1995 yılları arasında inşa edilen köprülerden, viyadüklerden söz ediyorum. Çünkü biraz sonra bahsedeceğim durum yüzünden, bu tür sıkıntılara yol açacak beton karışımları artık kullanılmıyormuş.
Dokuz Eylül Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’den Prof. Dr. Bülent Baradan şöyle bir açıklama yapıyor:
“Bunun adı Alkali Silika Reaksiyonu’dur. İlk kez 1995 yılında görüldü. Derelerden alınan doğal kumun kullanıldığı çimentoyla imal edilen betonlarda çatlaklar oluşuyor. Müdahale edilmezse, çatlak içerilere doğru ilerliyor. Böylece yapının ömrü kısalıyor. Sorun, o bölgenin temizlenmesi ve geçirimsiz bir katmanla kaplanmasıyla giderilebiliyor.”
Yani tedavisi mümkün, hem de çok kolay..
Bü yüzden Karayoları, kendi sorumluluk alanında bulunan köprüleri onarımdan geçirip güçlerdirmiş…
Ya Büyükşehir Belediyesi’nin ait olanlar..
Yani; Hilal 1- 2, Halkapınar ve DGM köprüleri…
Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı’na göre kısa vadede bir sorun yok.
Ama uyarılar üzerine inceleme başlatmışlar. Şimdi çalışma yapılıyormuş, yıl sonuna kadar tamamlanacakmış. Buna göre bir onarım projesi hazırlanacakmış.
İşte durum budur.
Ne dersiniz, bilmem artık.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.