Konu: Urla Devlet Hastanesi’nin ameliyathanesinin onarım ve tadilat ihalesi. Baratalı, o dönemin parasıyla 4 trilyon 590 milyar liraya yapılan ihale ile ilgili olarak burnuna “pis kokular” geldiğini belirtip Bakan Akdağ’a bazı sorular sormuştu.
Akdağ da 22 Aralık 2005’te, Baratalı’ya verdiği yanıtta, “Urla Devlet Hastanesi ameliyathanesinin tadilatına ilişkin yapılan ihale ile ilgili, alınan duyumlar ve görülen lüzum üzerine inceleme ve soruşturma başlatılmıştır. Oluşturulacak rapor doğrultusunda işlem tesis edilecek. Tarafınıza bilgi verilecektir” dedi.
Aradan tam 14 ay geçti.
Soruşturmanın sonucunu bekleyen Baratalı, 2007 Mali Yılı Bütçesi’nin TBMM Plan ve Bütçe Komisyon görüşmeleri sırasında 4.5 trilyon lira harcanan Urla Devlet Hastanesi ile ilgili soruşturmayı sordu.
Beklenen yanıtı veren Akdağ, şöyle dedi:
“2005 yılının Ağustos ayında 4 trilyon 590 milyar liraya ihale edilen iş kapsamında altı ameliyathane, iki geçici ameliyathane ve 10 yataklı yoğun bakım ünitesi ile idari birimler yapıldı. Bakanlık müfettişlerinin yaptığı soruşturmada herhangi bir usülsüzlük ve kamu zararı tespit edilmedi. Ancak teftiş kurulu yeni bir müfettiş görevlendirdi. 7 Aralık 2006 tarih itibarıyla bir milyar 340 bin 359 YTL kamu zararı belirlendi. İlgililer hakkında valiliğe, savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.”
Görüldüğü gibi CHP milletvekili Baratalı’nın ısrarlı takibi sonucunda, kamunun yaklaşık bir buçuk trilyon lirasını cebine indirmeye çalışanların peşine düşülecek.
Umarım halkın parası kurtulur.
Suçlular hesap verir…
Mecliste Bangkok koalisyonu
VE söz kamunun parasından açılmışken, Büyükşehir Belediye Meclisi’nin pek muhterem üyeleri, İzmir halkının parasını sekiz gün boyunca Bangkok’da yiyecek.
O koltuklara halkın oyuyla gelen meclis üyeleri, “Bahçecilik Fuarı”nı görmek için, seks turizmiyle adını duyuran Bangkok’a gitmemeli. Tıpkı maaş artırımı gündeme geldiği zaman parti ayrımı gözetmeden el kaldıran parlamenterler gibi davranan belediye meclis üyeleri, geziye harcanacak milyonlarca doları, İzmirlinin yararına kullanılması için harekete geçmeli.
Ayrıca Başkan Aziz Kocaoğlu’nun dediği gibi gezinin altında kimsenin bir şey aradığı da yok.
Ama…
O koltuklarda otursaydım ben bu geziye gitmezdim.
İki çift söz de muhalefet partilerinin yöneticileri ile sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine söylemek istiyorum. Bu konuda sessiz ve duyarsız kaldıkları için hepsini kutluyorum(!) Bundan sonra olur-olmaz konularda yapacakları açıklamalarla kimseyi inandıramazlar.
Başkan, vekiller ve örgüt…
BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, uzun bir aradan sonra örgütle buluştu. Partili milletvekillerine, il ve ilçe yöneticileri ile delegelere icraatlarını anlattı.
Ancak…
Örgütün çoğu toplantıya katılmadı. Örneğin; 15 milletvekilinden sadece beşi ve ilçe başkanlarından da bir kaçı katıldı. Yine bu toplantıda şu görüldü ki; belediye ile örgüt arasında büyük bir kopukluk ve sorun var.
Milletvekilleri ile örgüt ve belediye arasında da aynı şekilde sıkıntı olduğu dikkatlerden kaçmadı. Sıkıntının kaynağını ise herkes biliyor. Nitekim, toplantıda konuşan CHP Genel Sekreter Yardımcısı Oğuz Oyan, “Örgüt disiplini denen bir şey var. Ancak burada onu göremiyorum. Sine-i mileti tartışacağız diyoruz ancak millet ortada yok” diyerek yaşanan sıkıntıyı yüksek sesle ortaya koyuyordu. Sonuçta, CHP’nin İzmir’deki kaderi, bazı basiretsiz parti yöneticileri ile başarısını genel ve yerel seçimde alınacak sonuca endeksleyen bir belediye başkanına bağlı gibi görünüyor.
İzmir, kimin kalesi?
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, İzmir’de yaptığı bir konuşmada, “İzmir’e yapılan bazı yakıştırmalar var. Bu yakıştırmaları sileceğiz” demişti. Ardından bu yakıştırmaların “Gavur İzmir” olup olmadığı konuşuldu, yazıldı, çizildi. Ama… Yapılan açıklamalarda “Sayın Başbakanımız Gavur İzmir yakıştırmasını anımsatmadı. İzmir’in solun kalesi olduğu şeklindeki yakıştırmadan bahsetti” denildi.
Dün benzer sözler sarfeden AKP İl Başkanı Ali Aşlık da bugün İzmir’in solun değil, sağın kalesi olduğunu söylüyor.
Siyasiler, dün söylediklerini bugün unutsalar da; bana göre İzmir, ne solun ne de sağın kalesi. İzmir, demokrasinin, çağdaşlığın kalesi.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.