İki haftadan uzun süren öksürük verem habercisi olabilir!

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ayşe Dallı, her yıl 9,2 milyon insanın verem (tüberküloz) hastalığına yakalandığına dikkati çekti. Yrd. Doç. Dr. Dallı, bu hastalardan 1,6 milyonunun yaşamını yitirdiği belirterek uyarılarda bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) “Küresel Tüberküloz 2013 Raporu”na göre 2012 yılında 8,6 milyon yeni vaka ve 1,3 milyon tüberkülozdan ölüm olduğunu anlatan Yrd. Doç. Dr. Ayşe Dallı, “2005 – 2006 yıllarında Türkiye genelinde yaklaşık 21 bin tüberküloz vakası varken, 2012 yılında kayıtlı toplam tüberküloz vaka sayısı 14 bin 691’e düşmüştür” dedi.
Tüberküloz mikrobunun özellikle öksürme, hapşırma, konuşmakla havaya saçılan mikroplarının nefes yoluyla alınmasıyla bulaştığına dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Dallı, sokakta, dolmuşta, asansörde öksüren birisi ile kısa süreli temasla verem mikrobu bulaşma olasılığının çok düşük olduğunu söyledi. Yrd. Doç. Dr. Ayşe Dallı, şu bilgileri verdi:
“Bulaşma için genellikle verem hastası kişi ile belirli süre birlikte yaşamak gereklidir. En çok hastanın aile bireylerine ve yakın çalışma arkadaşlarına bulaşma olur. Tüberküloz mikrobu çatal, kaşık, tabak, bardak, giysi gibi nesnelerle, kan ile, cinsel ilişki ile bulaşmaz. Aileden genetik olarak geçmez. Vücut direnci düşük kişilerde (AIDS hastaları, şeker hastalığı, böbrek hastalığı, bazı kanserler, ilaç ve alkol bağımlılığı, sigara içimi) hastalık hızlı gelişebilir. Ya da yıllar sonra hastalık gelişebilir. Mikrop alıp enfekte olanlardan yüzde 10’u yaşamlarının herhangi bir döneminde hastalanırlar.”
İki haftadan uzun süren yakınmaların mutlaka uzman hekimler tarafından izlenmesi gerektiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Ayşe Dallı, “Öksürük, ateş, gece terlemesi, iştahsızlık, halsizlik, zayıflama, kan tükürme, göğüs ağrısı olabilir. Bu şikayetlerden özellikle öksürük, gece terlemesi, kilo kaybı yakınmaları olan hastalar mutlaka verem savaş dispanseri ya da göğüs hastalıkları uzmanına başvurmalıdırlar” dedi. Tüberkülozun tedavisi olan bir hastalık olduğunu vurgulayan ve bu hastalıkta kullanılan çok güçlü ilaçlar bulunduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Dallı, sözleini şöyle sürdürdü:
“Verem Savaşı Dispanserleri bu ilaçları ücretsiz olarak verir ve hastaları takip eder. Verem mikrobu, diğer mikroplara göre çok daha yavaş çoğalır, bu yüzden ilaçları uzun süre kullanmak gerekir. Tedavi süresi en az altı aydır. Ancak bazı özel durumlarda tedavi süresi uzayabilir. Tedavisi tamamlanmış kişilerin doktor tarafından tedavisi kesilir. Geçirilmiş tüberküloz hastalığın çok düşük de olsa tekrar etmesi olasılığı vardır.”

Related Images:

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın