Bu kampanya, genel seçimler öncesi bazı sivil toplum kuruluşlarının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ı desteklemek amacıyla gazete ve televizyonlara verdikleri “Demokrasinin yıldızları” adlı bilboardları ve reklamları anımsattı.
Neyse…
Esnaf, sanayici, işadamı örgütleri ile TMMOB’a bağlı meslek odaları ve sendikalar dışında 218 vakıf ve 4 bin 21 derneğin (6 Aralık itibarıyla) bulunduğu İzmir metropolünde, 114 dernek ve 7 vakfın desteğini alan Başkan Kocaoğlu‘na yeniden adaylık sürecinde üstün başarılar diliyorum.
Ama…
Bu adaylık ne yazık ki; benim, senin, onun veya birilerinin istemesiyle olmuyor.
Çünkü…
‘Dudak demokrasisi’nin (her şey liderlerin iki dudağı arasında şekillendiği için) olduğu ülkemizde Kocaoğlu‘nun yeniden aday gösterilmesi biraz zor görünüyor.
Nitekim bunun bazı ip uçları veriliyor.
Örneğin; CHP Genel Merkezi’nce 15 günde bir yayınlanan resmi yayın organı Halk gazetesi her sayısında CHP’li yerel yönetimleri tanıtıyor.15 Kasım tarihli sayının 11. sayfasında “CHP’li İzmir Büyükşehir belediyesi halkın hizmetinde” başlığıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi tanıtılıyor.
Tanıtım için bir sayfanın ayrıldığı gazetede Aliağa’ya yapılan 60 kilometrelik alt yapı hizmetinden söz ediliyor. 2007-2008 öğretim yılında 20 bin öğrencinin sağlık taramasından geçirileceği belirtiliyor, belediyenin bazı icraatları anlatılıyor.
Sayfanın neredeyse yarısını Aliağa’ya döşenen kanalizasyon inşaatının fotoğrafı kaplarken, Başkan Aziz Kocaoğlu‘nun sağlık taraması sırasında öğrencileri severken çekilmiş çok küçük bir fotoğrafına yer veriliyor.
Ama…
Ne hikmetse, ne fotoğraftaki kişinin kim, ne de CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı kimdir? Tek sözcük geçmiyor.
Yani…
Bir tam sayfalık haberde Başkan Kocaoğlu‘nun adından tek satır dahi söz edilmiyor.
Bu durum doğal olarak, il örgütü ile de yıldızı pek barışmayan Kocaoğlu için “Acaba genel merkez, Kocaoğlu’nu tamamen defterden mi sildi?” sorusunu akla getiriyor.
Bazı sivil toplum örgütlerinin bu desteği, Aziz Başkan’ın yeniden aday gösterilmesine yeter mi?
Deniz Baykal, sivil toplumun bu isteğini yerine getirir mi?
Bu soruların yanıtını seçim yaklaşınca hep birlikte göreceğiz.
***
İki bayram arasında nikah olmaz
DSP İzmir İl Başkanı Özdemir Sökmen, bayram öncesi başta Aziz Kocaoğlu olmak üzere Menemen, Dikili, Seferihisar ve Yeni Şakran belediye başkanlarına resmen davette bulunacakmış.
Bence; DSP’li Başkan Sökmen, bu davetini Kurban Bayramı’ndan sonra yapsa daha iyi olur.
Çünkü…
‘İki bayram arasında nikah yapmak uğursuzluk getirir’
diye yaygın bir inancın olduğu ülkede yaşıyoruz.
Ben sadece hatırlatmak istedim…
***
60 yıllık partiliyi bir kalemde çizdiler
TAM 60 yıldır CHP’li…
Üç dönem ilçe yönetimi ve üç dönem de il disiplin kurulu üyeliği görevlerinde bulundu.
Altı dönem il genel meclis üyeliği yaptı ve 12 vali ile çalıştı.
Bugüne kadar boğazından tek bir haram lokma geçmedi.
41 metrekaresi eşine ait olan 82 metrekarelik bir evinden başka dikili ağacı olmadı.
İzmir’de pek çok yere getirilen hizmette emeği geçtiği için onlarca plaket ve şilt ile onurlandırıldı.
Kimi yerlere ismi verildi.
“Kim bu kelaynak kuşu?” diyorsanız hemen söyleyeyim; Karşıyakalı İbrahim Yılmaz…
80 yaşındaki ihtiyar delikanlı, bu günlerde çok sevdiği partisine küskün…
Çünkü…
Yıllarca hizmet verdiği partisinde ona bir mahalle delegeliği bile çok görüldü.
Karşıyaka Bahriye Mahallesi’nde delege bile yapılmadı.
Neden mi?
Çünkü Karşıyaka’daki delege ağaları Yılmaz‘ı yok saydı.
60 yıllık emeğini bir kalemde çizdi.
Atatürk’ün partisinde vefayı, İstanbul’da bir semtin adı olarak görenlere yazıklar olsun.
***
AKP, mavi boncuk dağıtmıyormuş
GEÇEN hafta bu sütunlarda “AKP herkese mavi boncuk dağıtıyor” diyerek Konak’ta Ahmet Sarışın, Bilal Doğan ve İrfan İçöz‘ün “Başkan adayıyım” diyerek propaganda yaptığından söz etmiştik.
Hafta başı telefonla arayan AKP İl Başkanı Aydın Şengül, İzmir’de kimseye mavi boncuk dağıtmadıklarını söylüyor ve şöyle diyor:
“Bizim kimseye verilmiş bir sözümüz yok. Ne bir meclis üyesine, ne de belediye başkan adayına ‘bizim adayımızsın’ diye söz verdik.
Bizim aday belirleme yöntemimiz bellidir. Önce örgüt içinde temayül yoklaması yapılır. Ardından burada çıkan isimlerle kamuoyu yoklaması yaptırılır. Daha sonra il, ilçe veya beldedeki sivil toplum örgütleri temsilcilerinin ve kanaat önderlerinin görüşleri alınır. Bu arada ismi öne çıkanların geçmişleri araştırılır. Herhangi bir şaibesinin olup olmadığı gibi konular bizim için önemlidir. En sonunda da adayımızın ismini açıklarız.”
Şengül, geçmişte olduğu gibi bu seçimde de küçük ilçeleri, beldeleri ve meclis üyeliklerini il ve ilçe örgütlerinin belirleyeceğini ifade ediyor ve “Örneğin; Konak başta olmak üzere büyük ilçeler ve illerin belediye başkan adaylarını ise genel merkez saptayacak” diyor.
“AKP’nin adayıyım” diyerek propaganda yapanlara duyurulur.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.