İspat ediniz nasıl zengin oldunuz?

Efendiler size hitap ediyor ve açıkça soruyorum. Bugünkü bu serveti, sermayeyi, ikbali nasıl buldunuz? Babanızdan hazineler mi kaldı? Topraklarınızdan defineler mi çıktı? Oluklarınızdan altınlar mı aktı? Nasıl oldu da siz bu kadar çabuk, hem pek çabuk zengin oldunuz?

İspat ediniz neyiniz vardı? Servetsiz ticaret, sermayesiz şirket, parasız iş olmaz. Sizin hüneriniz, ilminiz, marifetiniz var mı ki bu kadar çabuk zengin oldunuz. Pek çoklarınızı tanırım. Bazılarınızla özel tanışıklığım var. Hayatınızın bütün evrelerini biliyorum, dünkü halinizi hatırladıkça bugünkü saltanatınızdan şüphe ediyorum.

Kiminiz memur, kiminiz işden çıkarılmış, kiminiz kâtip, kiminiz zabit, kiminiz emekli, kiminiz esnaftı. Maaşlarınızla geçinemezken, karınlarınızı doyuramazken, ailelerinizi besleyemezken nasıl oldu da, bu gün büyük sermayeli şirketler kuruyorsunuz? Oturacak bir eviniz altınıza serecek şilteniz, üstünüzü örtecek bir yorganınız yokken nasıl oldu da bu gün mağazalar açtınız, dükkânlar satın aldınız? Arkanızda kirli bir elbise, başınızda yağlı bir fes, ayağınızda yırtık bir kunduradan başka hiçbir şeye sahip değil iken, nasıl oldu da bugün yalılarınız, köşkleriniz, bağımsız bahçeleriniz atlarınız, arabalarınız var?

Dün; bakkala, kasaba, ekmekçiye borcunuz varken nasıl oldu da düğünlerde, cemiyetlerde, ötede beride ziyafetler, kulüplerinizde eğlenceler yapıyorsunuz. İspat ediniz siz nasıl zengin oldunuz? İşitiyoruz ki zengin olmak için ambarları soymuş, vagonları satmışsınız!

Duyuyoruz ki sürgünlerde alakanız, sahipsiz mallarda zimmetiniz, hukuk-u millette gözünüz varmış. Söylüyorlar ki para çalmışsınız, rüşvet almışsınız, öteberi satmışsınız Eğer siz bu surette zengin olmuş iseniz, neden hâkimler sizi mahkûm, savcılar sizi dava, zabitler sizi tevkif etmiyorlar. Caniler, hırsızlar zalimler için adaleti, Allah bile emrediyor. Biz neden yapmıyoruz, neden korkuyoruz? Niçin mahkemelerimiz sizi tutuklamıyor. Niçin divan-ı harplerimiz sizi sorgulamıyor? Öyleyse sizden milletin hakkını, memleketin hayatını, hazinenin varidatını kim soracak?

Sizden, yetimlerin dulların ahı’nı, şehitlerin kanını kim soracak? Sizden felaketlerin acısını, belaların kahrını, sefaletlerin hicranını kim çıkaracak? Soruyorum bunları kim yapacak? Millet artık adalet istiyor, kanun istiyor!

Efendiler söyleyiniz siz nasıl zengin oldunuz? Eğer sizde namus, eğer sizde vicdan, eğer sizde iman var ise tekrar ediyorum efendiler! Söyleyiniz ve ispat ediniz siz nasıl zengin oldunuz?

Hukuk-u Beşer
3 Mayıs 1919
Sermuharrir, Hasan Tahsin


Bu yazının yayınlanmasından 12 gün sonra 15 Mayıs 1919 tarihinde, İzmir işgal edildi…

Okuyun: Hukuk-u Beşer, Kent Yayınları, Oktay Gökdemir”

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın