Dipsiz kuyu

Kasamızın patronu IMF öfkeli; “Programı bozdunuz…”
Maliye Bakanı şaşkın; “Kime sordular…”
Borçlu işadamı-esnaf mutsuz; “Bunun neresi rahatlatıcı…”
Düzgün mükellef bezgin; “Adalet neresinde…”
Neye yaradı, kimlere yaranıldı belli değil.
SSK ve Bağ-Kur prim cezalarının affını öngören düzenlemeyi Meclis kabul etti ama…
Ne davul-zurnalar çaldı, ne de şapkalar havaya atıldı.
Seçim ekonomisinin ‘popülist kararı’ olarak kaldı.

***

Bir de düz yandan bakalım, prim borcunun affına…
Vergisini ne yapıp edip bularak ödeyenler cezalandırıldı.
‘Nasıl olsa çıkar’ diyenler ve ödemeyenler yanılmadı.
Dolayısıyla, devletin sözüne, otoritesine inançsızlık arttı.
“Biz enayi miyiz?” isyanları çoğaldı.
Gelir İdaresi’nin “Düzenli ödenen her vergi, özenle kurulan gelecektir” lafı duvarda kaldı.
Gel de şimdi toparla!
Şimdi diğerleri beklenecek.
Sicil affı, imar affı, elektrik affı, öğrenci affı…

Belki de genel af!

***

Oysa nasıl anlatılmıştı.
Ekonomik program ‘tavizsiz’ uygulanacaktı:
Rasyonel sistem kurulacaktı.
Rekabetin sağlıklı oluşumu sağlanacaktı.
Şeffaflık ve adalet getirilecekti.
Kamu alacakları görev zararı olarak yazılmayacaktı.
Yani;
Afla çelişen bu programdan vazgeçilmeyecekti.


***

Ekonomik kriz bahane edilerek, her alanda af çıkarsa…
Yol da kayar, araba da şarampole kaçar.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ne diyor:
“Orta vadeli programa aykırı.”
“Önümüzdeki dönem gelir azalacak…”
“Niyet mektuplarına uyulmadı…”
Boş verin uluslararası finans itibarımızı…
Tüm borçları kökten silseydik;
Mükellefi de güldürseydik, seçime de rahat gitseydik.

Related Images:

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın