CHP il yöneticileri toptan istifa etmeli

CHP Genel Merkezi, nihayet İzmir örgütünün başına bir ismi atadı.
Bu isim daha önce üç kez il başkanlığı yapan, son kongrede adaylığa soyunan, ancak daha sonra Ekrem Bulgun‘un lehine çekilen Kemal Karataş oldu.
Oysa…
Bu atama seçimlerden önce yapılmış olsaydı; CHP belki de daha farklı bir sonuç alabilirdi İzmir’de.
Çünkü…
Seçim kampanyası döneminde il başkanlığına vekalet eden kişi ve yönetim kurulu kelimenin tam anlamıyla “beceriksizlik” örneği sergiledi, doğru dürüst bir koordinasyon bile yapamadı.
Bunu sadece ben değil, milletvekili adaylarının büyük çoğunluğu söyledi.
Kampanya döneminde tam bir başıbozukluk, koordinasyon eksikliği ve iletişimsizlik hakimdi.
Organizasyon bozukluğu nedeniyle adeta “Her koyun kendi bacağından asıldı.”
Ve “Gemisini kurtaran kaptan oldu.”
Nitekim, özellikle adayların yaptığı propaganda çalışmaları basına doğru dürüst yansımadı bile.
Sadece Mehmet Ali Susam‘ın oluşturduğu ekip çalıştı.
Gazete ve televizyonlarda bu ekibin gönderdiği haberler yer aldı.
Yine bazı adaylar, kendi bireysel çabalarıyla öne çıktı.
İl örgütü, özellikle de il başkanı ne yaptığının farkında bile değildi.
Önce “Plajlarda seçim kampanyası yapacağız. Şezlongda yatanlardan oy isteyeceğiz” dedi. Sonra “Sahil merkezlerinden büyük kentlere 60 otobüs kaldıracağız” dedi.
Ama…
Topu topu dört otobüs kaldırıldı.
Demek ki; öyle “Bu işler işkembeden atıp tutmakla olmuyormuş”.
Hani yüzde 45, hatta yüzde 50 düzeyinde oy alınacaktı ve İzmir’den 20 vekil çıkarılacaktı.
Ne oldu?
Genel merkez yöneticilerini yanlış bilgilendirenler, il başkanlığı makamını milletvekili olmak için basamak yapanlar ödüllendirildiği sürece CHP’de değişen bir şey olmaz.
Ali gider, Veli gelir.
Önemli olan, cesaretli, kararlı,ilkeli ve tutarlı olmak.
CHP’nin İzmir kale komutanlığına getirilen deneyimli kurmay Kemal Karataş‘ın iyi bir takım kurarak, partiyi 2009 seçimlerine şimdiden hazırlaması gerekiyor.
Bunun için halen görevde bulunan ve genel seçimlerde başarısız olan il yönetiminin topluca istifa mektuplarını Karataş’a vermeli.
Mehmet Ali Susam‘ın çabasıyla vekillik koltuğuna oturan Selçuk Ayhan‘ın ekibinde yer alan Zikri Dursun ve arkadaşları eğer partilerini bir nebze olsun seviyorsa bir an önce görevlerini bırakmalı. Başkan Karataş‘a kendi çalışacağı yönetimi oluşturması için fırsat tanımalı. Eğer Karataş, mevcut yönetim içinde çalışmak istediği isimler varsa yeni oluşturacağı yönetime tekrar alabilir.
Bu nedenle bugüne kadar pek doğru işler yapamayan mevcut il yönetimi görevlerinden istifa ederek onurlu bir davranış sergilemeli.
Çünkü… Parti bugüne kadar yeteri kadar kan ve itibar kaybetti.
Bundan sonra en azından İzmir’e yakışan, İzmir’i kucaklayan bir il yönetimi oluşturulabilsin.
Eğer Kemal Karataş kendi çalışma arkadaşlarını belirlemezse, İzmir’de değişen bir şey olmaz.
Karataş, tek başına bu yönetimle hiç bir şey yapamaz.
Aksi takdirde 2009’daki yerel seçimler de CHP, İzmir’de umduğunu bulamaz.

***

Başkanlara uyarı

CHP İzmir örgütünün başına getirilen Kemal Karataş, işe önce iş başında oldukları belediyelerden başladı. Partinin Büyükşehir Belediye Meclis grubunda uyarıda bulundu.
Başkanlara; “Her belediye başkanı örgütün emrinde olacak. Makam otomobillerinize daha uzun dönem binmek istiyorsanız, bundan sonra daha az bineceksiniz… Halkın içinde yürüyün. Telefonlarınızı hiç bir zaman gizli konumda tutmayın. Aradığınız vatandaş, seçmen sizin numaranızı görmeli. Telefonlarınız halka açık olsun. Yapacağınız işleri halkın tercihlerine göre belirleyin. Hizmet için iktidarla ters düşmekten asla kaçınmayın” diyen Karataş, adeta muhtıra verdi.
Uzun süredir kopuk olan belediye-örgüt arasındaki iletişimi de yeniden sağlamaya çalışan Karataş, 2009’da yapılacak seçimlerde kaleleri kaptırmamak için örgüt ile belediyelerin el ele vermesi gerektiğine inanıyor.
Ancak…
Kesinlikle partizanlık, adam kayırma ve Ali Dibo benzeri ihale kıyakçılığının yapılmayacağını söylüyor.
Şeffaf ve katılımcı bir belediyecilik yapılması gerektiğine inanıyor.
O zaman, halkın güveninin daha çok kazanılacağını savunuyor.
Bu arada Karataş‘ın grupta söylediği uyarıları nedense hiç bir başkan üzerine alınmadı.
Demek ki; İzmir’de yanlış yapan başkan yok!
Sadece, halk başkanları anlamıyor, CHP’yi anlamıyor ve oylarını vermiyor.(!)


*********

Belediyeler gözaltında!

URLA Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu, CHP’ye geçtikten sonra başına çorap örüldü.
Oysa…
Bu olaylar yeni değil ki…
ANAVATAN Partisi’nde iken yaşanan bu olaylar, yeni gündeme geldi.
Karaosmanoğlu ile birlikte CHP’nin adı da lekelendi.
Nitekim, Karaosmanoğlu‘nun CHP’ye katılmasını istemeyenler haklı çıktı.
Şimdi gözler, CHP’li diğer belediyelerde…
2009’daki yerel seçimlerde “İzmir’i istiyorum” diyen Başbakan R.Tayyip Erdoğan, bu süreçte varını yoğunu ortaya koyacak ve CHP’nin elindeki belediyeleri almak için çaba sarfedecek.
Önümüzdeki günlerde, eğer CHP’li bazı başkanlar için incelemeler, soruşturmalar, davalar açılırsa sakın ola ki şaşırmayın.
Bu nedenle CHP’li başkanlar, görevlerini doğru, düzgün ve dürüstlük içinde yapmalı. Adlarını hiç bir şekilde şaibeye, kirli işlere bulaştırmamalı.
Aksi takdirde, Karaosmanoğlu‘nun durumuna düşerler.

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın