Kamuya terk edilmesi ve satılmaması gereken bu alanı, yaklaşık 100 dönümden bahsediyoruz, üçüncü bir şahıs satın alıyor. 1 ay sonra bize müracaat etmişler. Bizden konut talep etmişler. Buranın konut olmayacağı gerekçesiyle biz bu Meclisten reddetmişiz. Sonra bir yöntem arayışına girmişler, Karşıyaka Spor Kulübüne bir stad yapılması konusunda mutabık kalmışlar. Söylenene göre Karşıyaka Belediyesi ile ön protokol imzalamışlar. Şimdi bunları niye belediyeler almadı diye soruyorlar. Kamuya terk edilmesi gereken yerleri belediyelerin alması gerekir diye bir kuralın nerede işlediğini de bu arkadaşlara sormak gerekir. Biz, emlak işi yapmıyoruz. Kim neyi satıyor, hazine arazisinin neresi satılıyor diye takip etmiyoruz, arsa spekülatörü değiliz. İzmir Büyükşehir Belediyesinin zaten bir çok altyapı sorunu var, kenti kalkındırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Teklifte 59 bin metrekare stat yapılacak alanda otel, hastane, alışveriş merkezi, ticarethane gibi bölümler de var.
Gelelim Mavişehirin durumuna Burası, imarı en sıkışık bölgelerden birisi. Birçok sosyal donatı alanına ihtiyaç var. Söz konusu alan, burada yaşayan insanlara spor alanı olarak belirlenmiş. Bu alanın amacı doğrultusunda, planlama ilkelerine göre kullanılması gerekmektedir. Yoğunluk artışı, trafik, problemi, ulaşım, bunların hepsi planlama tekniği açısından problem. Ama bunların dışında Mavişehirde ayrılmış 100 dönüm bir kısmı ağaçlandırılacak, spor sahası, tenis, basket olacak, bu alanda yüzde 3 imar var, yani 3 bin metrekare. Buradan İZSUnun , Mavişehirin iki deresi geçiyor. Birisinin üstünü kapatılarak, birinin de yatağı değiştirilerek burada stat alanı yerleştirilmeye çalışılıyor.
Bana göre, birinci ve kritik nokta TOKİnin bu gayrimenkulu satmasıdır. İkinci nokta, Karşıyaka Spor Kulübünün sanki Karşıyakaya stad yapılmak için can hıraş uğraşılmıyormuş gibi, bu projeyi kamuoyuna olmazsa olmaz bir stad yeri olarak sunmasıdır. Burayı 2007de alan arkadaşımın, stad yapma gibi bir düşüncesi yok ki, hemen 1 ay sonra getirmiş konut imarı istiyorum demiş. Biz de reddetmişiz. Alan kişi tabii ki bundan kar bekleyecek. Stad yapayım da kamuya bağışlayayım diye almadı burayı. Hayırseverdir, stada yardım eder, para verir, ayrı bir konu. Saygı duyarım ama bu arsayla alakası yok.
KSKnin böyle bir konuyu olmazsa olmaz şeklinde değerlendirmesi, İzmirli ve Karşıyakalı hemşehrilelerimizin gözlerinden kaçmayacak; kaçırmamaları ve sağlıklı değerlendirmeleri gereken bir durumdur. En çok önem verdiğimiz konu, işin püf noktası da şudur: Gelecek kuşaklara nasıl bir kent bırakacağız? Esas itibariyle bu projeye karşı olmamızın özü, belediyecilik anlayışımızdan gelmektedir; kenti ileriye taşırken koyduğumuz ilkelerden gelmektedir.
Türkiyenin 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası organizasyonuna talip olduğunda, İzmirde de müsabakaların oynanacağı bir stadyum projesinin gündeme geldiğini ve bunun için Örnekköyde 70 bin metrekarelik bir arazinin tahsis edildiğini hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yaşanan süreci şöyle özetledi:
Kentin kuzeyinde yapılacak stadın arazisini İzmir Büyükşehir Belediyesine stat, spor tesisi yapmak üzere verirlerse, biz de İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, projesini 25 bin kişi olarak yapmak kaydı şartıyla planlayıp, minimum UEFA standartlarına uyacak şekilde bir stat yapacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak ve bugünden itibaren bu konuyla ilgili gerekli girişimleri yapmak üzere yola çıkıyorum. Bunu niye yapıyorum: İzmir Büyükşehir Belediyesinin parası mı var? Gelecek kuşaklara sağlıklı kent bırakmak üzere yapıyorum. Bu yükümlülüğü onun için yerine getiriyorum. Eski TOKİ Başkanı, bugün Bakan olan, yakın dostum Erdoğan Bayraktardan bir istirhamım var: Bu sosyal donatı alanını alsın ve kente bıraksın. Biz de oraya, Karşıyaka Belediyesi ile beraber, bölgenin koşullarına uygun spor tesislerini yapalım.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.