Bu günlerde tüm dünya korona virüs ile mücadele ediyor. Ülkemizdeki tüm hastaneler de ne kadar süreceği belli olmayan bu mücadelede yer alıyor. Kanser hastaları, acil ameliyat olması gereken hastalar, takip gerektiren hastalar da bu hastanelerden hizmet almaya çalışıyor. Herkes gibi evlerine kapanıp sıkıntılı günler geçiren bazı hastaların şeker ve tansiyon regülasyonları bozuldu. Kendilerine virüs bulaşabileceğini düşünen bazı kişiler kronik hastalıkları olsa da sağlık kuruluşlarına gitmeyip, tedavilerini aksatıyor veya sezaryen ile doğum yapacak bir anne; kendisine ve bebeğine virüs bulaşacağından endişe ederek, hastaneye gitmek istemiyor.
Çalışmak için sokağa çıkmak zorunda olan birçok kişi, özellikle sağlık çalışanları da virüsü taşımamak için eşleri, çocukları, anne, babalarıyla doğrudan teması kesmiş durumda. Bu nedenle birçok hasta yakınlarından da yeterince yardım alamıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2019 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemi sonuçlarına göre Türkiye nüfusu 83 milyon 154 bin 997 kişidir. İstanbul’un nüfusu 15 milyon 519 bin 267, Ankara’nın, 5 milyon 639 bin 76, İzmir’in ise 4 milyon 367 bin 251 kişidir. Nüfus oranlarına bakarsak, İzmir üçüncü kalabalık şehir olmasına karşın korona virüs vaka sayısı İstanbul’dan sonra geliyor. Bunun çeşitli nedenlerinin yanında, İzmir’in ülkemizde en fazla yaşlı nüfusa sahip il olmasının da önemi büyük. Annelerimiz, babalarımız, akrabalarımız veya komşularımız olan bu yaşlı kişilerin bazılarında kronik hastalıklar bulunuyor.
Salgının başladığı günden buyana öğrendiklerimize göre 60 yaş ve üzerindeki kişiler, tansiyon, şeker, kanser gibi daha başka hastalıkları olanlar büyük risk altındalar. Günümüzde gençlerde ve yaşlılarda görülen birçok kronik hastalık düzenli takip edildikleri takdirde yaşam konforlarını etkilemiyor. Uzmanlar bu kişilerin tedavilerini aksatmamalarını öneriyor.
Bazı özel sağlık kuruluşları hastaların bu sorunlarını göz önüne alarak virüs açısından temiz olduklarını duyurmaya başladı. Yakın gelecekte, kanser hastalarının, acil ameliyat olması gereken hastaların, takip gerektiren hastaların da beklenmedik bir şekilde hayatlarını kaybetmemesi için, İzmir’de bir devlet hastanesinin temiz tutularak, sadece bu tür hastalara hizmet vermesi çok önemli.
Yazar Metin Özer’in önceki yazıları:
[catlist id=55 pagination=no]