Pazarda mal, ankette aday!

Yerel seçim pazarı açıldı.
Artık bu saatten sonra hiç kapanmaz.
Pazarda öyle mallar var ki, kimi tadından yenmez kimi fiyatından alınmaz, kimi bayat kimiyse “akşam pazarı”…
Biz halkın pazarına bakalım.
Hani enflasyon yok ya, hani evlerin mutfağında işler tıkırında; tüm gırtlaklardan yemek geçiyor ya!
Hatta öğretmenlerin bile maaşı fazlaymış, IMF öyle buyurdu!
Bu buyruğun üzerine Sayın Başbakan “Otur oturduğun yerde. Hadi oradan” diye IMF yetkililerini bozamıyor; rektörlere takmış durumda, onlara sesi yetiyor.
Ne demiştik yerel seçim pazarı öncesinde, bakalım halkın pazarına.
Arı domatesin kilosu 2 YTL, 50 kuruşa da domates alma imkânınız var. Ama ne yediğinizi anlamıyorsunuz.
(Bazı ilçelerde yaklaşık 4 yıldır kimi seçtiğinizi bir türlü anlayamadığınız gibi!)
Balçova hıyarı olmasa da; organik salatalık 1,5 normali (hormonu bol ve salatalık kokusuyla alakalı olmayan) 1 YTL.
(Ekleyeyim Balçova ‘da bu dönem siyasetin hıyarı çok olacak. Düzey de çok düşecek, hem de çook…)
Kereviz 1,5 YTL.
(Yararının farkına varamadığınız ve hatta sevemediğimiz sebzeler gibi belediye başkanları var. Biz İzmirlilerin önemini anlayamadığımız başkanları var. Mesela Aziz Kocaoğlu, onun bu şehre kattıklarını yokluğunda öyle iyi anlayacağız ki, göreceksiniz)
Ispanak kurusu 1.5 YTL. Ama hafif su katılmışsa 1 YTL.
(Su katılmış ve şişirilmiş isimleri görmeye başladınız bile gazetelerde. Bunların bazıları seçilmiş üstelik. Ama sulu ıspanaktan farksız!)
Havuç 1 YTL veya 75 kuruş aralığında
(Bizim halkımız havucu çok sevseydi; siyasette bu kadar gözü kapalı oylar vermezdi. Tavşan boku gibi ne kokan ne bulaşan isimler de şu İzmir ‘i yöneteceğim ayaklarıyla ortalıkta dolaşamazdı.)
Turp 50 kuruş.
(Gaz bile yapsa yararı fazla. “Turp gibiyim” diyebilen bir aday çıkacak mı, göreceğiz.)
Nane 50 kuruş.
(Çoğu siyaha çalmış yapraklarıyla yine tezgâhlarda. “Mevsimin geçti, artık yeter” deseniz de adaylıkla yatıp adaylıkla kalkıyor nane kılıklı adamlar. Lezzetleri yok, görüntüleri var. Seçmeye değmez)
Mantar, kültürlü olanından ne kadar peki?
Hafif sona gelmişse raf ömrü 3 YTL; taptazeyse 3.5 YTL
(Bazı adaylar şişe mantarı bile olamayacaklarını biliyorlar. Ona rağmen paralarıyla revaçtalar)
Çıntarı ara ki bulasın. Fiyatı 5 YTL diyorlar.
(Var mı şöyle leziz bir kaşarlı çıntar gibi adayınız, söyleyin bana. Uğruna her türlü riski alıp, ölünecek lezzette bir adayınız nerede?)

***

Bakın bizim gazetenin, İzmir ‘e Yakın Plan ‘ın anketine…
İzmir ‘in metropol ilçelerinde o kadar çok isim var ki, kendini pazara atan.
Fevzi Yılmaz ‘a takılıyorlardır artık:
“Fabrikatör olamadın, futbolda antrenörlüğü iyi yaptın, şimdi de anketörlüğü iyi yaparsın alimallah” diye…
Herhalde Fevzi Yılmaz ‘ın başı Agah ‘ın yazılarından çok “Yakın Plan Anketi” yüzünden ağrıyacak.
“Benim adım niye yok”, “Adımı niye yanlış yazmışsınız (Örneğin Cihan Büyükoral)” diye arayanları çoğalacak.
Hiç olmazsa bu benim için avantaj.
Fevzi Yılmaz ‘a “Bu adamı hala göndermedin mi” diyenlerin gürültüsü azalacak.
Ben kökleri İzmir ‘i saran, yerli, hıyar olacakken kabağa dönüşmeyen, yani hormonsuz, lezzetle işini yapan ve halkın damarından anlayan adayları; Yakın Plan ‘ın anketinde görmek isterim.
Ya siz?
Hepinize iyi haftalar…

Related Images: