Kategori: Uzm. Dr. Metin Özer
-
9 Eylül 1922’nin Yunanistan’daki yansımaları
Büyük Taarruz 30 Ağustos 1922’de Türk Ordusunun üstünlüğü ile sonuçlanmış, Yunan savaş gemilerinin İzmir limanından ayrılışı aynı gün başlamıştı. İzmir’de 15 Mayıs 1919’da başlayan Yunan işgali, 8 Eylül 1922’de tüm yöneticilerin, askerlerin ve donanmanın İzmir’i terk etmesiyle sonlanmıştı. 9 Eylül’de Türk Ordusu İzmir’e girmişti. İzmir’in kurtarılması sadece ülkemizde değil, tüm dünyada geniş yankılar uyandırmış, Yunanistan’da…
-
İzmirli kahraman-heykeltıraş Fuat Mensi Dileksiz unutulmasın
Bir süre önce araştırmacı yazar Orhan Beşikçi ile İzmir Tilkilik doğumlu ressam ve ülkemizin ilk Türk heykeltıraşlarından Fuat Mensi Dileksiz’in adına düzenlenen parkı görmeye gittik. Önümüze, Yıldırım Kemal İlkokulu’nun karşısında, İzmir’in önemli mezarlıklarından biri olarak bilinen Emir Sultan haziresinin hemen yanı başında bulunan boş bir arsa çıktı. Bir zamanlar burada Cem Açık Hava Sineması da…
-
Kemale Hanım’ın mis kokulu Sellukası
Rahmetli teyzemin 1950’li yıllarda Yapıcıoğlu semtinde bahçeli bir evi vardı. Yan evin bahçe kapısı boyunca yükselen, eflatun-beyaz renkli salyangoz çiçeklerinin yaz sonundan sonbahar başları boyunca sümbülü andıran kokusu tüm mahalleyi sarardı. Komşu siyahi ten renkli, Girit mübadili Kemale Hanım’dı. Beyaz tenli eşi geldikleri topraklardan komşusuydu. Aileleri mübadelede döneminde birlikte hareket etmişler, İzmir’e yerleştikten sonra gençleri…
-
Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı dönemlerinde Anadolu’da yapılan kaçak arkeolojik kazılar
Rönesans döneminden itibaren zenginleşen Batı ülkelerinde koleksiyonculuk gelişmeye başlamıştı. 16. Yüzyıl ortalarında “müze” sözcüğü ilk defa İtalya’da “Medici” ailesi tarafından kullanılmıştı. Coğrafi keşifler ve endüstri devrimi sömürgeciliği geliştirmiş, eski eserlerin yağmalanarak, çalınarak veya satın alınarak ele geçirilme dönemi de başlamıştı. Bu yağmanın en yoğun yaşandığı yerlerden biri de Osmanlı ülkesi olmuştu. Gözlerini eski eserlere diken…
-
Orhan Boran’ın kaleminden Tıbbiyeli Hikmet
14 Mart’ın anlamı 1960’lı yıllarda “Ayaküstü Gırgır’ın nezaketli ustası” olarak tanınan Orhan Boran, güzel Türkçesi, kibar esprileri, nezaketi ve pürüzsüz sesiyle radyonun unutulmaz sesleri arasında yerini almış bir mizah ustasıydı. Türkiye’nin ilk talk-show’cusuydu. Sahnede canlandırdığı Yuki’si, Şişko Necmi’si, Stelyo’su, kayınbiraderi, kaynanasıyla tanınırdı. Tıbbiyeli Hikmet’in Hikmet Boran’ın oğlu olduğu pek bilinmezdi. Kendinden bahsetmeyi sevmeyen babası Tıbbiye’de…
-
Nazım Hikmet’in İzmir günleri ve Vali Rahmi Arslan
Nazım Hikmet’in 1925 yılında birkaç ay İzmir’de yaşadığı, 1913-1919 yılları arası İzmir Valiliği yapan İttihatçı Evrenoszade Rahmi Bey ile akraba oldukları pek bilinmez. “Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim” Nazım Hikmet’in 1962 yılında kaleme aldığı, otobiyografik romandı. Kendisi için “Ahmet” adını kullanan Nazım, 1925 yılında İzmir’de yaşadığı günlerden bahseder. Nazım, İzmir’de üç ay kadar kalır. Güneşi…
-
Kocakapı Mahallesi’ndeki yemeni baskıcıları
Geçen gün doğduğum Kocakapı Mahallesi’nde gezdim. Bu semt adını kadim bir koca kapıdan almaktadır. Kentsel dönüşüm bölgesi olan semtteki tarihi binalar Basmane’de olduğu gibi sadece bir demir çerçeve ile çevrilip kaderine terk edilmektedir. Aziziye Meydanı’nın yakınında, 1101 Sokak girişinde, bir zamanlar yemeni baskıcıların mekanı olan tarihi bir taş yapının yıkılmakta olduğunu görünce anılarım canlandı. Hem…
-
Kestelli Mescidi ve Raif Necdet Kestelli
Kent araştırmacısı – yazar Orhan Beşikçi, Kestelli yokuşundaki bir binanın dış cephesinde bulunan Arapça bir kitabeyi ve tercümesini benimle paylaşınca, tarihçi Hasancan Eralaca ve araştırmacı yazar-sahaf İlhan Pınar’a danışma gereğini duydum. Münir Aktepe’nin İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Enstitüsü Dergisi’ndeki (1973-1974) “Osmanlı devri İzmir cami ve mescidleri hakkında ön bilgi” başlıklı yazısında, aynı kitabe ve…
-
Sığacık depremi ve köpekler
2005 yılı ilkbahar günlerinden birinde Seferihisar-Sığacık’ta, yamaçtan limanı gören evimde sabah alaca karanlıkta uyandım. Camdan dışarı baktığımda bir kayanın üzerinden denizi seyreden küçük sarı bir köpek gözüme çarptı. Köpeği diğer günlerde de görünce yan komşuma bu durumdan bahsettim. Hiç yorum yapmadı. Bir akşam, emekli aşçı olan komşum bahçesinde beraberce bir şeyler yemeyi teklif etti. Hava…
-
400 Yıllık Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayrağı
Osmanlı donanması 1571’de Kıbrıs’ın fethinden itibaren Antalya, Alanya ve Kıbrıs arasında kalan deniz ticaret bölgesini kontrol etmeye çalışmıştı. İsmini Afrika’dan gelen kırlangıçlardan alan, Antalya’daki Teke Yarımadası’nın güney ucundaki Gelidonya Burnu bu savunmada önemli yer tutmuştu. Gelidonya (Kalidonya) Burnu’nun uzandığı denizin ters akıntıları nedeniyle tarih boyunca çok fazla tekne batmıştı. Bugün burada 1930’dan beri görev yapan…
-
Ülkemizde bisiklet ve motosikletin ilk seri imalatı İzmir’de yapıldı
Günümüzde kullanılan pedallı bisikletin ilk seri üretimini Fransız vatandaşı Pierre ve Ernest Michaux, 1864’te “Velo” adını verdikleri fabrikada yapmışlardı. “Velo” adı kısa bir sürede marka olmuş bu araç Vélocipède” (velespit) veya “Bicyclette” (iki teker) olarak tanınmıştı. Fransa Savunma Bakanlığı bisiklet üretimine destek vermiş, 1871’de bisikletler savaşlarda kullanılmaya başlamıştı. Motoru insan gücü olan bisikletin seri üretimi…
-
8 Eylül 1922’de Kapanan Rum Eczanesi – Cumhuriyet’le Yaşıt Halk Eczanesi
İzmir’in tarihi Kervanlar Köprüsü’nden Basmane’ye doğru yönelince kendinizi “Kapılar” semtinde bulursunuz. Burası Osmanlı döneminden itibaren orta halli vatandaşların yaşadığı bir yer olmuştur. Semtin simgelerinden biri 1923 yılından beri hizmet veren “Halk Eczanesi”dir. Bu bölgede yaşayan herkes uzunca yıllardır bu eczaneden sağlık hizmeti almaktadır. Halk Eczanesi tabelasında kuruluş tarihi gururla 1923 olarak yazılmış, Cumhuriyetin kuruluşuyla yaşıt…