Doç. Dr. Erginer: İzmir Kayıkları kentin en bilinen sembollerindendi

Saadet Erciyas
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Denizcilik Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Emrah Erginer’in “Geçmişten Günümüze İzmir Kayıkları” konulu söyleşisi İzmir Kültür Sanat Fabrikası (İKSF) Müze’de gerçekleşti. Arkeoloji Müzesi’nin “Denizden Gelen Güç” temalı salonundaki sunumda önce Yönetmen Tahsin İşbilen tarafından 2005 yılında hazırlanan “İzmir Kayıkları” belgeselinden bir bölüm gösterildi.

Doç. Dr. Erginer, bugün kullanımdan tamamen kalkmış olan İzmir kayıklarının, bir dönem Saat Kulesi’nden sonra İzmir denilince akla gelen en önemli sembollerden biri olduğunu ve hala hafızalarda yerini koruduğunu söyledi. “Belgeselde de gördüğünüz gibi İzmir’in siyah beyaz hemen hemen tüm eski fotoğraflarında ilk gördüğünüz körfezdeki İzmir kayıkları. Bu kayıklardan yüzlerce var o dönem ve kayıkçılar çok önemli adamlar” diyen Doç. Dr. Erginer, kayıkçı esnafının limanın henüz yapılmadığı dönemde çok önemli işlevler yüklendiğini anlattı.

Kayıkçı esnafının Rumlar, Türkler ve Museviler’den oluştuğunu anlatan Doç. Dr. Erginer, o dönem İzmir’e gelen gemilerin açıkta demirlediğini, yolcuların ve eşyalarının kayıklar aracılığıyla sahile taşındığını, mal yükleme boşaltmanın da bu kayıklar aracılığıyla yapıldığını anlattı. İzmir kayıklarının kentin sosyal hayatında da çok önemli bir yeri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Emrah Erginer, 1892 yılında kentte kayıkçılar arasında altı farklı kategoride düzenlenen yarışların da büyük ilgi gördüğünü anımsattı. Doç. Dr. Erginer sözlerini şöyle sürdürdü:

İzmir’e özgü bir kayık

“İzmir yüzyıllardır önemli bir liman kenti olmuş. İzmir kayıkları da kente özgü bir kayık tipi. 1900’lü yılların başlarına kadar kullanılan bu kayıklar limanın inşasıyla birlikte ne yazık ki kullanımdan kalktı. 19. Yüzyıl ve 20. Yüzyıl boyunca İzmir’de her şey denizle bağlantılı ve kentte müthiş bir hareketliliğin olduğu dönem. 1940’larda, 1950’lerde limanın inşasıyla kayıkçıların geri plana gittiğini görüyoruz. Gazetelerde kayıklarını satan esnafa ilişkin haberler var. Aslında neredeyse bir gecede yok oldu kayıklar, hatta bir kısmı yakıldı ne yazık ki. Onca kayıkçı esnafıyla beraber o kayıkları imal eden değerli ustalar da aynı şekilde yok oldular. Ama asıl yok olan İzmir’in simgelerinden biriydi.”

İzmir kayıklarının yıllar içinde unutulduğunu ancak 2005 yılında bir grup arkeolog tarafından yeniden inşa edilerek yaşama döndürüldüğünü anlatan Doç. Dr. Erginer şu bilgileri paylaştı:

“2005 yılında benim de Gemi Mühendisleri Odası’nda görevli olduğum dönemde İzmir kayıkları ile ilgili proje gündeme geldi. Urla’da kurulan 360 Derece Tarih Araştırmaları Derneği 1880 yılındaki formlar dikkate alınarak kayıkların prototiplerini hazırlamıştı. Bu teknelerden 12 tane yapıldı o dönem. Kordelyo’dan Pasaport’a isimleri konuldu. Orijinale uygun olarak bakır perçinleri çakıldı. Süslemeleri eski teknelerden esinlenerek yapıldı ve denize indirildi. Hatta benim odada başkan olduğum dönemde ki, o dönemde İzmir’de Universiade Oyunları vardı. Sporcular eskiden olduğu gibi kayık yarışları yaptı ve çok ilgi görmüştü. Sonra ne yazık ki devam ettirilmedi bu konu.”

Kayıklardan biri saksı oldu

İzmir’in simgesi kayıkların İnciraltı’ndaki Deniz Müzesi yakınında durduğunu ancak daha sonra ne yazık ki yeniden bir unutuluş dönemi yaşadığını kaydeden Doç. Dr. Erginer kayıklarla ilgili yeni gelişmelerden de söz ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün bu kayıklardan biri Bozburun’da yüzüyor, bir tanesi de hasar gördüğü için Basmane’de saksı olarak değerlendirilmiş. Yapılan kayıklardan dört tanesi sağlam durumda. Ancak yakın zamanda bu kayıklar için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yeniden bir proje başlattığını öğrendik. Yeniden ayağa kaldırılacağı için, bu projeye emek vermiş bir gemi mühendisi olarak çok sevindim. Ne yazık ki biz talep etmedikçe bu tür çalışmalar sürmüyor. Bu nedenle kara kültürüne sahip bürokratlara deniz kültürümüzü sürekli olarak hatırlatmamız gerek. Hatta keşke bu güzel müzede İzmir’in simgesi kayıklardan biri de sergilense. İzmir Körfezi’nde yeniden bu kayıkları göreceğimiz günlerin yakın olmasını diliyorum.”

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler: