Konut olarak tasarlanmış bina amaç dışı kullanılmalardan hırpalandığı için özgünlüğünden çok şeyler kaybetti. Tıpkı MüzikSEV gibi Konak Belediyesi ve Vilayet bütçesiyle yaklaşık yedi yüz bin lira harcanıp onarıldı… Kamu parası ve emeğiyle onarılan binayı Mülkiyeliler artık kendileri kullanır, bundan sonra meyhaneye kiraya verilmezler diye beklerken, yeni haliyle aynı iş koluna kiralandığını gördüm…
Yapacakları etkinlik için kamuya el açan, sırf bu yüzden belediye başkanlarının peşinden dolaşan sivil toplum kuruluşları üzerine az yazılar yazmadım… Mülkiyeliler deyip geçmeyin, içlerinde bakanından milletvekiline, devletin ve özel sektörün önemli kademelerinde görev yapmış birçok ünlü – ünsüz isimler var. Binalarını kendi imkânlarıyla onarsaydılar bu yazıyı yazmazdım… Tarihi yapının kamu parasıyla yeniden meyhaneye hazırlanması inanın hiç hoşuma gitmedi…
***
Haberi Kent Yaşamda okudunuz, Basmane Agora bölgesinde yıllardır atıl durumda bulunan ve yıkılmaya yüz tutan Carfi Köşkü ayağa kaldırılacak. Konak Belediyesi, Ege Çağdaş Eğitim Vakfı’na (EÇEV) bağışlanan Carfi Köşkü’nü restore ettirerek eğitim merkezine dönüştürecek…
Yıkılıp enkaz haline gelen köşk Carfi ailesi tarafından EÇEVe yıllar önce sapasağlam bağışlanmıştı. EÇEV kapısına zincir vurup, bile bile köşkü yok oluşa terk etti, şimdi hangi yüzle kalkıp binayı yeniden sahiplenmeye kalkıyor? Köşkün öyküsünü Carfi ailesi bilmiyor mu? EÇEV tarihi binanın sorumluğu konusunda sınıfta kalmış bir kuruluş, köşkü Konak Belediyesi kullanmalı…
***
Görme engellilerin dernekleri Basmanede olduğu için sık sık karşılaşıyoruz. Görme engelli bir arkadaşa; Alsancak kaldırımlarına sizin için yürüme bandı yapıldı. Bundan sonra rahat rahat yürürsünüz diye laf attım. Abi, biz garibanız Alsancakta pek işimiz olmaz. Geçen gün bir arkadaşımız o bantta yürürken elektrik direğine çarptı. Basmane sokaklarında bu uygulama neden yapılmıyor, beyaz bastonumuz su birikintilerini algılamıyor, yollar ve kaldırımlar delik deşik, kışın derneğe gidene kadar ayaklarımız su içersinde kalıyor dedi.Üşenmeden Alsancaka gidip baktım, hakikaten yürüyüş bandı gazete kulübesine ve elektrik direğine çıkıyor, ayrıca bazı araç sahipleri utanmadan araçlarını yürüme bandına park etmişler… Alsancaklılar çok şanslı, son on yıldır sokakları kaldırımları kaç kez yenilendi. Kıskançlık meselesi yapmıyorum, belediyecilerin adalet duygusundan nasıl da uzak olduğunu anlatmaya çalışıyorum…
***
Anafartalar Caddesi diye bir cadde var, hani 9 Eylül atlarının koştuğu,10 Eylül 1922 tarihinde Gazi Mustafa Kemalin geçtiği, üzerinde hamamdan camiye, birçok kültür varlığının bulunduğu caddeden bahsediyorum… Denetimsizlik, laubalilik, kural tanımazlık yüzünden yerleşik esnaf, babadan dededen kalma dükkânlarını kapatıp terki diyar etti… Kahvehanelerinde kaçak çay demleniyor, yollarında kaçak sigara ve tütün satılıyor… Bir zamanlar Hatuniye Camisi’nin külliyesi olan gariban park, fuhuş pazarlığı yapılan yer haline geldi, gidin görün. Sağlıksız, yardıma muhtaç yoksul kadınlarla pazarlık eden Anadolu insanının düştüğü hali görün…
***
Ümit Besenin şarkıları hiç ilgimi çekmedi, bir kez olsun konserine gitmedim, kasetini satın almadım, İzmirle ilgisini bilmiyorum… Güzelyalıda Ümit Besen nikâh salonu açılıyormuş, bir yanda Ahmed Adnan Saygun, diğer yanda Ümit Besen, ikisi de piyanist ve bestekâr… Güzelyalılı dostlar ne diyecekler, merak ediyorum…
****
Kaderine terk edilmiş Kumrulu Mescidi, eksiklik ve bilgi hatası bulunan İzmir Kültür Envanteri ve İzmirin Gizli Kültür Cevherleri kataloglarını Kanal 35 TV’de Sabah Resimleri programında masaya yatırıp seslendiren, dahası sahiplenen Gazeteci Hasan Tahsine teşekkür ediyorum…
 |
| |
 |
| |
 |
| |
 |
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.