Tarihi çarşıda dönüşüm için yatırım fonu kuruldu

Kemeraltı’nı yatırımcı için cazip hale getirmek, değişim ve dönüşümü gerçekleştirirken, 2 bin 500 yıllık tarihi ve kültürel mirası da korumak ve gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla “İzmir Tarihi Kemeraltı Gayrimenkul Yatırım Fonu” kuruldu. TARKEM ve Re-Pie Portföy Yönetim Şirketi işbirliğiyle kurulan fonu tanıtmak, ulusal ve uluslararası yatırımcıları fon aracılığı ile bölgeye çekmek amacıyla Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Sosyal ve Kültürel Etkinlikler Merkezi’nde bir tanıtım toplantısı düzenlendi.

Toplantı öncesi basın mensupları için TARKEM’in İzmir Tarihi Kemeraltı ve çevresinde yapılan çalışmaları, gelecek hedeflerini anlatan özel bir Kemeraltı turu gerçekleştirildi.Turun ardından EGİAD Sosyal ve Kültürel Etkinlikler Merkezi’ndeki toplantıya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı, TARKEM Genel Müdürü Sergenç İneler, TARKEM yöneticileri ve ortakları, Re-Pie Yönetim Kurulu Başkanı Dr. M. Emre Çamlıbel, Re-Pie Portföy Genel Müdürü Alim Terci, İzmir Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, Konak Muhtarı Tamer Yıldırım, kentin ekonomik sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile farklı illerden yatırımcılar katıldı. Bugün UNESCO Geçici Miras Listesi’ndeki Kemeraltı’nın kent için önemine, ekonomik değerine, değişim ve dönüşümün kente, esnafa yönelik getirisine ilişkin bilgi verildi.

Soyer: Kemeraltı bu şehrin kalbidir

Türkiye’de etki yatırımının fon ekosistemindeki ilk örneği olma özelliğini taşıdığını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Gerçekten çok mutluyum, heyecanlıyım. Bugün hakikaten çok önemli bir adım atılıyor. Doğanın, hayatın bir ritmi vardır. Onun doğal akışı vardır, bazen sıçramalar görürsünüz. İşte bugün de 2 bin 500 yıllık Kemeraltı’nın doğal ritminin değiştiği bir sıçramayla yüz yüze olduğu bir an. O nedenle çok kıymetli. Çünkü dünyanın en büyük, en eski açık hava alışveriş merkezi olarak Kemeraltı bu şehrin kalbidir ve geleceğinin teminatıdır. Bu şehrin herhangi bir yerinde yepyeni yaşam alanları, siteler, binalar inşa edebilirsiniz. Ama Kemeraltı’nın başka bir hikayesi vardır. Ruhu, sesi, lezzetleri vardır. Kemeraltı 8 bin 500 yıllık mirası ileriye taşıyacaksa Kemeraltı ile beraber taşıyacak” dedi.

Türkiye’ye, dünyaya örnek bir model inşa edildiğini belirten Soyer sözlerini şöyle sürdürdü: “Özel sektörün, finans sektörünün, esnafın, küçük üreticinin yer aldığı ve birlikte hareket ettiği bir model. 50 bin lirayla ortak olunabiliyor. Esnafımıza bu hikaye anlatılmalı. Çünkü esnafımız buraya ortak olmalı. Hem kendi geleceğini büyütmek, güzelleştirmek hem de ekmeğini kazandığı Kemeraltı’nı iyileştirmek için. El birliğiyle büyük bir imeceyle büyüyerek sürdürülebilir ve geleceğe taşınacak bir mücadele başlıyor. Sadece parası olanların gelip yatırım yapacağı bir şey de değil, esnafımızın da içinde yer alacağı, küçük esnafımızın sermayeyle buluşacağı, gerçekten kalıcı ve geleceğe taşınacak bir model ortaya çıkacak. Bu UNESCO markasıyla, ismiyle taçlanacak. Ben Kültür Turizm Bakanlığımızın da bu meseleye ciddi katkı vereceğine inanıyorum. Bu, Türkiye’nin en önemli kültür miraslarından birinin canlanması, hayat bulması demek ve geleceğe taşınması demek. Dolayısıyla bu hepimizi çok heyecanlandıran ve çok mutlu eden bir başlangıç olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin vizyonunda Kemeraltı bir numaradır. Restoranlarıyla, kafeleriyle, otelleriyle, pansiyonlarıyla, esnafıyla 24 saat yaşayacak cıvıl cıvıl bir Kemeraltı İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin birinci önceliğidir. O nedenle bu yol kesişmesinden çok mutluyuz” dedi.

İneler: Kemeraltı’nın seslerine kadar sahip çıkmalı ve korumalıyız

Konuşmasında Kemeraltı’nın tarihsel, kültürel, ticari ve turistik açıdan önemine değinen TARKEM Genel Müdürü Sergenç İneler projeler ve hayata geçirilecek çalışmaları anlattı. İneler şu bilgileri paylaştı: “Bugün burada İstanbul’dan, Ankara’dan, Bursa’dan ve çeşitli yerlerden yatırımcılar aramızda. Kemeraltı’nın seslerine kadar sahip çıkmalı ve korumalıyız. Bu merkez özellikle 1900’lü yıllardan sonra ekonomik buhran ve İzmir yangını nedeniyle bölgenin önemi azalmaya başlamış. Ancak 2000’li yıllardan sonra çeşitli çalışmalar yapılmaya yeniden başlamış ve biz de 2000’li yılları başlarından beri çeşitli gelişmeleri görüyoruz. Kemeraltı, UNESCO Dünya Mirası Listeleri’ne girmeye hazırlanan bir yer. Umuyor ve hedefliyoruz ki önümüzdeki yıl Türkiye’den tek dosya olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne gönderilecek bir Kemeraltı olacak. TARKEM, Türkiye’de ilk olarak kamu ve özel iştirakle çalışan bir yapı. Temel misyonunu ilk beş yıl planlamaya adamış, ikinci beş yılda pilot çalışmalar yapılmış ve bugün de bu projeleri ileri boyuta taşımaya başlamıştır. Bugün artık bunu sadece TARKEM’den çıkarıp daha bölgesel bir yapı haline getirme hedefindeyiz. İzmir Türkiye’nin en çok tescilli yapıya sahip ikinci şehri ve sadece bu bölgede iki bini aşkın tescilli yapı var. Günlük 200 bin üzerinde ziyaretçi alan bir çarşı. 15 bin işyeri var. Burası hoşgörünün başkenti. Havraların, kiliselerin ve camilerin yan yana olduğu bir yer Kemeraltı. Bu alanı korurken esnafı, iş erbabını, zanaatkarı da korumak söz konusu. Lezzetler de çok kültürlü ortamın verdiği birer ürün. Vardık, varız, var olmaya devam edeceğiz. Burası 2 bin 500 yıllık bir kent, bu kenti korumaya devam edeceğiz. Burası 7/24 açık bir yer olmaya aday.”

Çamlıbel : Amacımız kullanarak iyileştirmek

Amaçlarının Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nı geliştirmek olduğunu anlatan Re-Pie Yönetim Kurulu Başkanı Dr. M. Emre Çamlıbel ise, “Burada amacımız İzmir’in Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nı kullanarak iyileştirilmesi, mimari özelliklerine sadık kalınarak geliştirilmesi ve şehre kazandırılması sürdürülebilir etkileri olan bir husus” dedi. Çamlıbel gerek bireysel emeklilik sigorta fonu gerek İzmir Büyükşehir Belediyesi varlığı, gerek İzmirlilerin paydaş olacak olmasıyla bu projenin yarı kamusal bir proje olduğunu söyleyebiliriz. Yarı kamusal ve özel kurumlar el birliği ile çalışmalarda birleşince önemli bir katkı olacaktır” görüşünü paylaştı.

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler: