Cam: Bazı araştırmacılar, cam üretiminin Antik Mısır’da başladığını, önceden düşünüldüğü gibi Yakın Doğu’da başlamadığını iddia ediyor. Bazı araştırmacılar tersini düşünüyor. Cam üretimini ilk kez kimlerin yaptığı kesin değil. Ancak eski Mısırlılar da üfleme cam eşya yapımında oldukça başarılılar. Müzelerde gördüğüm cam eserler bunun en güzel kanıtıdır. Mısırlı rehberimiz camın Eski Mısır buluşu olduğunu söyledi.

Cam eşyalar yapma konusunda teknik ustalıkları olduğu gibi, tamamlanmış camın rengini belirlemek için eklenecek mineraller konusuna da yabancı değillerdi. Sarı, kırmızı, yeşil, mavi, pembe ve beyaz renkleri elde edebiliyorlardı ve camı, şeffaf ya da opak olarak yapabiliyorlardı.

Günümüzde camdan üfleme tekniği ile parfüm şişesi, koku tedavisi kandilleri ve süs eşyaları üretilmektedir.
Çay: Mısırlılar çayı çok seviyorlar. Mısır’da çay yetişmiyor. İngiliz yönetimi döneminde Mısırlılar İngilizler’den çayı öğrenmişler.
Çay demleme yöntemleri bizden farklı. Büyük cam fincanlarına bir kaşık toz çay atıp üstüne kaynar suyu ekliyorlar. Birkaç dakika sonra da içiyorlar. Ayrıca demlikte de çay demleniyor. Ferahlatıcı etkisinden dolayı naneli çay tüketimi yaygın.
Carter, Howard: Howard Carter 1874 yılında İngiltere’nin başkenti Londra’da, Kensington semtinde dünyaya geldi. Mısır’da arkeoloji çalışmaları yapıp, Sir F.Petrie’nin Tell el-Amarna kazılarına katılan (1892) Howard Carter, Mısır hükümeti tarafından Eski Yapıtlar Müdürlüğüne atandı.

Mısır Bilimine en büyük katkısı yeri bilinen ancak bir türlü bulunup soyulamayan Tutankamon’un mezarını bulması ve araştırmalar yapmasıdır. En önemli iki eseri:
– IV. Thutmosis’in Mezarı (1904)
– Tutankamon’un Mezarı (ilk iki cilt 1923; 3.cilt 1933)

*Rosetta Taşı daha sonra ayrıntılı şekilde anlatılacaktır.

Bu harita 18. Yüzyıl’dan bu yana Vatikan’da Biblioteca Apostolica Vaticana’da korunmaktadır. Eski Türkçe hazırlanan Nil haritası, iki bilim insanı Robert Dankoff ve Nuran Tezcan, Dürr-i bî-misîl în ahbâr-ı Nîl (Nil’in Bilgileri Üzerine Benzersiz İnci) adıyla yayına hazırladı. Evliyâ Çelebi’nin Nil Haritası, Seyahatnâme’nin onuncu cildini daha iyi anlamak, Osmanlı haritacılığının bilinmeyen bir ürününü ortaya çıkarmak ve doğumunun 400. yılında Evliyâ Çelebi’ye sunulmuş hoş bir armağan olmak adına 2011 yılında yayımlandı.
Kişiliği, cesareti ve eserleri ile hayran olduğum gezgin ve yazar Evliya Çelebi’nin izinde kısa süreliğine de olsa Mısır ve Nil’de gezmek benim için özel bir anlam içerir. Bu nedenle burada anmaktan mutluluk duyuyorum.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.