İzmir’de Travel Turkey esintisi

Turizm profesyonellerini buluşturan 6. Travel Turkey Fuarı 6 – 9 Aralık 2012 tarihleri arasında Kültürpark’ta, Uluslararası Fuar Alanı’nda gerçekleştirildi.

Tur operatörlerinin, otellerin, havayolu şirketlerinin ve acentaların yer aldığı fuarda, profesyonel ziyaretçiler ve katılımcıların yorumu “Travel Turkey, EMITT olma yolunda ilerliyor” oldu.

İZFAŞ tarafından bu yıl 20 ülkeden, 60 yöreden, 700’ü aşkın katılımcının yer aldığı bildirilen fuarda en çok ilgi gören standlar yeme içme ürünlerinin ve tadımlıkların yer aldığı 4 No’lu Hol, bir başka deyişle iller holüydü kuşkusuz.

Şiddetli yağmura karşın standların önündeki tadım kuyrukları şaşırtıcıydı. Size bir kaç not… Katılımcılardan Kuru Kahveci Mehmet Efendi standında fuarın ilk üç günü 3 bin fincan kahve yapılırken, Seferihisar standında ziyaretçilere dağıtılan mandalina miktarını günde ortalama 14 kasa olarak belirtti yetkilililer. Mardin standında ise rengini ıhlamur çiçeğinden alan badem şekerlerinden 100 kilo dağıtıldı.

Fuarda ilk gün Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay fırtınası eserken, fuara katılan tüm kurum ve kuruluşların yetkilileri bakanla beraber fuardaki standları dolaştı. İkinci gün ise standlarda yetkili bulabilene aşk olsun.

Yetkili demişken, beni bu yıl en çok şaşırtan ve etkileyen standlardan birisi Amasya’nın standı oldu. Fuara eşi Rukiye Hanım’la birlikte katılan Abdil Celil Öz, fuar süresince kaldığı standlarında yaptığımız görüşmede Amasya’yı en çok ziyaret eden ilin İzmirliler olduğunu söyledi.

İzmirliler’in Amasya’nın kültür ve doğasına büyük önem verdiğine değinen Vali Öz, fuara ilişkin görüşlerini şöyle dile getirdi:

“Amasya Travel Turkey Fuarı’na her yıl katılıyor. İzmir’i önemsiyoruz, çünkü yapılan anketlerde Amasya’yı en çok ziyaret eden ilin İzmir olduğunu görüyoruz. İzmirliler kentimizin kültürel ve doğal güzelliklerine büyük önem veriyor. Bu nedenle iç turizmde bu önemli veri doğrultusunda biz de Travel Turkey Fuarı’nı önemsiyoruz. Amasya tarihi birikimleri, hanları, hamamları, kaya mezarları, Osmanlı Dönemi eserleriyle çok özel bir il. İzmirliler’in gösterdiği ilgiye teşekkür ediyoruz.”

Ben Amasya’yı henüz görmedim, ama fuarda öylesine görkemli fotoğraflar kullanılmış ki, gemiye atlayıp Amasya’ya gidesiniz geliyor. “Gemi” deyince güldünüz belki, “Amasya’da deniz yok” dediniz. Ben de ilk duyduğumda anlam veremedim. Ancak Vali Celil Bey, Amasya’nın deniz olmadığı halde kruvaziyer turizminden de pay alan bir il olduğuna dikkat çekiyor. Samsun’a gelen kruvaziyer gemilerinden inen turistin, bir saat uzaklıktaki Amasya’yı görmeye geldiğini mutlulukla anlatıyor. Fuarlara katılmaları sonucu kente gelen turist sayısında büyük artış yaşandığını vurgulayan Vali Öz, bu yıl 40 bini yabancı 480 bin ziyaretçileri olduğunu belirtiyor.

Amasya Valisi’nin fuara eşiyle katıldığını söylemiştim az önce. Vali Bey’in eşi Rukiye Hanım’dan mutlaka söz etmem gerekiyor. Bilirsiniz bu tür fuarlarda protokoldeki yetkililerin eşleri genelde kent gezilerine katılır, işe pek karışmazlar. Ancak Rukiye Öz, alıştığımızın dışında bir vali eşi. Amasya’nın değerlerini sahiplenişi gerçekten etkileyici. Beni önce standdaki dokuma tezgahının başına götürüyor. Tezgahtaki “Sinirli Süleyman” ve “Ah Eminem” dokumalarının ilgi çekici öykülerini anlatıyor. Eskilerin peşkir olarak kullandığı “Yassı Çal” dokumalarının, Amasya’da çoktan unutulmuş “Erhani” tekniğiyle üretilen günüş takıların açılan kurslarla yeniden hayat bulduğunu söylüyor.

Valilik ve Halk Eğitim Merkezi işbirliğiyle oluşturulan Kadın Aile Danışma Hizmet Merkezi’nde özellikle varoşlardaki kadınlara iş olanağı yaratıldığını anlatıyor. Amasya’nın “kuşburnu”, “dans eden yıldızlar”, “nilüfer çiçeği” oyalarına fularlarla kadınların yeni kullanım alanları oluşturduğunu heyecanla paylaşıyor.

Özbekistan Kültür Bakanlığı’nın davetlisi

Fuara Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın davetlisi olarak katıldıklarını belirten Özbekistan standında görüştüğümüz Asya Tur’un Genel Müdürü Akmal Kosimov, “Bayrağımızı burada görmek büyük mutluluk bizim için. İşbirliğimizin artarak sürmesini diliyor ve istiyoruz. Bizi burada ağırladığı için Türkiye’ye teşekkür ediyoruz” diyor. Özbekistan’a Türkiye’den yılda ortalama 24 bin turist geldiğini anlatan Kosimov, Özbekistan’dan ise Türkiye’ye gelen turist sayısının 57 bin olduğunu söylüyor.

Kosimov, “Özbekistan’da tarih ve kültür turizmi yaygın. Ancak Türklerin gelmesinde en büyük neden kendi ata topraklarını görmek. Özbekistan’da görülmesi gereken en önemli yerler Buhara, Taşkent, Semerkant, Hiva” diyor. Özbekistan’a İstanbul’dan beş saat süren bir yolculukla ulaşıldığını anlatan Akmal Kosimov, THY’nin haftanın yedi günü uçuşu olduğunu söylüyor Özbekistan’a. Ülkelerine gelenlerin mutlaka yeniden gelmek isteyeceklerini ise şu atasözüyle vurguluyor: “Taşkent’ten bir kere yem yiyen kuş, Mekke’den geri gelir.”

Selçuk Ticaret Odası ilk defa

Geçtiğimiz yıllarda fuara ortak standla katılan Selçuk Ticaret Odası bu yıl oda üyelerinin ürünlerini sergilediği bir standla katılmış fuara. Odanın Genel Sekreteri Filiz Acargil, oldukça verimli bir fuar geçirdiklerini belirtiyor. Aktif olarak 750 üyelerinin bulunduğunu belirten Filiz Acargil, zeytinyağı, şarap, incir, çini ve el dokuma halılarının fuarda büyük ilgi gördüğünü söylüyor. “21 Aralık’a hazır mısınız?” diye sorduğumda gülerek yanıt veriyor Acargil. “Hepimiz bu ilgiden şaşkınız. Şirince’nin sonuçta tanıtımı yapılıyor. Bu tanıtım Şirince’ye, Kuşadası’na, Selçuk’a, Aydın’a yarayacaktır. Ama korkarım 21 Aralık’ta Şirince için kıyamet kopacak” diyor.

Bir destinasyon, bir platform

İzmir’de yıllarca kent turizmine katkı yaratmaya çalışan Destination İzmir ekibi bu yıl fuarda yer almazken, Kapadokya, Bodrum, Laleli Platformu tanıtımlarıyla dikkat çekiyor.


Destination Cappadocia Turizm Alt Yapı Birliği’nin organizasyonuyla katılmış Travel Turkey’e. İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Abdülkadir Tatar, fuara iç turizmi daha da hareketlendirmek amacıyla katıldıklarını dile getiriyor.

Fuara dört yıldır katılan Kapadokya Destinasyonu’nda Göreme, Ortahisar, Uçhisar, Ürgüp, Avanos, Gülşehir, Kozaklı, Mustafapaşa, Kaymaklı ve Derinkuyu tanıtılıyor. Oteller, balon turizmi, yeraltı şehirleri, kiliseler ve peri bacalarına ilişkin görsel malzemeler son derece etkileyici. Genel Sekreter Tatar, fuardan genel anlamda memnun olduklarını söylerken, “İç turizm için iyi ama yabancı katılımcı az. Daha çok yabancı katılımcı olması gerekiyor” diyor.

Fuara bu yıl ilk defa katılan Laleli Platformu’nda İstanbul’dan genç otelcileri görüyoruz.

Laleli Platformu, İstanbul’un Laleli semtindeki otellerin olumsuz imajını yıkmak amacıyla kurulmuş bir güç birliği. Sloganları ise “Laleli değişiyor”. Platform, Travel Turkey’e Laleli’deki 25 oteli temsilen katılıyor. Üzerlerinde Laleli Platformu yazan tişörtleriyle standda oturan otelciler, Ruslar’ın yoğun ilgi gösteridği Laleli’nin eski günlerdeki prestijli haline dönmesi için çalışmalar yaptıklarını belirtiyor. Otelcilerden Korhan Korun, Travel Turkey’e ilk defa katıldıklarını, acentalarla olumlu görüşmeler yaptıklarını ifade ediyor. “Böyle olduğunu tahmin etmemiştim. Bizler için oldukça hareketli geçti” diye ekliyor.

Bodrum’un dayanılmaz cazibesi

Fuarda ağırlıkla acentaların ve otellerin yer aldığı ikinci holün en kalabalık ve hareketli standlarından birisi Bodrum standı. 950 otel, 100 bin yatak kapasitesiyle Türkiye’nin marka tatil beldelerinden birisi olan Bodrum’un yıl içinde 28 fuara katıldığını öğreniyoruz Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı (BOYTAV) Başkanı Cemil Bayraktar’dan. “Travel Turkey ve EMITT Türkiye’de katıldığımız iki önemli fuar, Bunun yanı sıra yurt dışında da 26 fuara katılıyoruz. İngiltere, Hollanda, Fransa, Ukrayna, Rusya gibi ülkelerde düzenlenen fuarlar bunlar” diyen Bayraktar Bodrum’a gelen turist profilini şöyle özetliyor:

“Bu yıl İngiltere’den 350 bin, Hollanda’dan 115 bin, Fransa’dan 85 bin, Belçika’dan 80 bin, Rusya’dan 40 bin, Almanya’dan 39 bin turist geldi Bodrum’a. Marka olmak kolay değil. Türkiye’de hiçbir bölge bizim kadar çok fuara katılmıyor. Bu yıl yaptığımız tanıtım çalışmaları nedeniyle Skal tarfından Türkiye’de en iyi tanıtım yapan kurum seçildik.”

Bodrum Ticaret Odası üyeleri Toros Demiröven ve Zafer Taylan, standda belediyeler, otelcilerle birlikte bulunduklarını ve bu yıl Kos standına da yer verdiklerini belirtiyor. Toros Demiröven fuarda özellikle adalarla iş yapan turizmcilerin memnun olduğunu vurgularken, “Komşudaki yangın bizi de etkiliyor. Onların iyi olması için biz de destek olmak istedik. İki gün konuk ettik Kos yetkililerini.Son derece olumlu geçti fuar onlar için de” diyor.

Standda görüştüğümüz BOYTAV Genel Sekreteri Cemil Bayraktar’a İzmir’in yükselen değeri Alaçatı’nın Bodrum’la karşılaştırılmasına ilişkin görüşlerini soruyorum. “Biz Alaçatı’nın da başka destinasyonların da yükselmesinden mutlu oluruz. Sonuçta kazanan turizm olacaktır. Ancak Bodrum Türkiye’nin önemli bir markasıdır” diye oldukça dengeli bir yanıt veriyor.

İllerin standında kadınların emeği büyük

Travel Turkey Fuarı’nda 4. Hol ağırlıkla illere ayrılmış. Fuara gelen ziyaretçilerin “yeme-içme holü” diye tanımladığı bu holde standlarda kadınların emeği ürünler dikkat çekiyor.

Beypazarı standında iki Beypazarlı kadınların açtıkları baklavalar ve sarmalar ilgi odağı oluveriyor.

Standda eşi Gülistan Yüksel’le birlikte “Bindallı” ayakkabılarını yapıp satan İsmail Yüksel, bir yandan da sayaları ayakkabıya dönüştürüyor el maharetiyle. Bindallı ayakkabıları tamamen el işçiliğiyle üretilmiş, çeyizlik ayakkabılar. Evlenirken Gülistan Hanım’a da bu ayakkabılardan yaptıklarını söylüyor İsmail Bey. “Beypazarı’nda kadınlar bu işi 80’li yıllardan beri yapar” diyor. Gülistan Hanım da evlendikten sonra eşinin ürettiği ayakkabıları işlemeye başlamış. Bir ayakkabının ortalama 10-15 günde işlendiğini anlatan Gülistan Yüksel ortalama 200 lira dolayındaki ayakkabıların el işçiliğinin çok değerli olduğunu dile getiriyor. Kına gecelerinde Bindallı giysileriyle birlikte giyilen ayakkabılar gerçekten evladiyelik, birer sanat eseri.

Beypazarı standında dikkat çeken bölümlerden bir diğeri de “Yaşayan Müze”. Dr. Sema Demir’in kurduğu butik müzenin tanıtımı yapılırken, müzenin sanatçıları “Külhanbeyi” ve “Keloğlan’ın annesi” rollerindeki gençler canlı performanslarıyla etkiliyor ziyaretçileri.

Fuarın üçüncü günü standları gezen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun karşısına dikilen Külhanbeyi, “Heeeeyyt, var mı bana yan bakan ulan” diye dayılanınca Kocaoğlu bile şaşırıyor, ne diyeceğini.

Müzenin yöneticilerinden ve sanatçılarından Harun Demir, “Biz müzede masal anlatıyor, kurşun döküyor, geleneksel el sanatlarımızı tanıtıyor, topaç çeviriyor, Karagöz oynatıyoruz. Geleneklerimizi yaşatıyoruz” diyor. “Butik müzeciliğin bu çok özel örneğinin İzmir’de de yaşama geçmesi ne güzel olur” diye düşünüyoruz yanlarından ayrılırken.

Türkiye’nin Bin Usta’sından biri

Travel Turkey Fuarı’nda Tokat standında geleneksel yazma ustası Yasemin Ertaştan’ı ise kalıp oyarken buluyoruz. Ertaştan, Kültür Bakanlığı’nın “Bir Usta Bin Usta” Projesi’nin Tokat’taki yöneticisi aynı zamanda. Unutulmaya yüz tutan bu sanatı Tokat’ta yaşatan üç kadın sanatçının bulunduğunu anlatan Yasemin Ertaştan, genelde erkek işi olarak bilinen bu sanatı 17 yıldır yaptığını belirtiyor. Yazmalarda siyah rengin yanısıra çok renkli olan elvant işlerinin de büyük ilgi gördüğünü ifade ediyor Yasemin Hanım.

Dikkat, logo görünmüyor

Holleri dolaşırken rastgele görüştüğümüz, fuar izlenimlerini sorduğumuz katılımcıların bir saptamasını İZFAŞ yöneticilerine iletelim. Katılımcılar, fuarın tanıtım afişlerinin ve logosunun daha görünür hale gelmesini istiyorlar. Beyaz zemindeki logonun yeterince algılanmadığına dikkat çekiyorlar.

Mardin standındaki bir yetkili, “Fuara gelirken bindiğim taksiciye sordum fuarı. ‘Ben bilmiyorum abi’ dedi. İzmirli taksici afişleri görmemiş. Çünkü çok beyaz. Ziyaretçi nasıl haberdar olacak fuardan” diye yakınıyor.

Geçen sene fuar yazımızda, fuarın KOSGEB desteğinden yoksun olduğunu hatırlatmış, yönetim de bu konuyu dikkate almıştı. Fuarın bu yıl KOSGEB destekleri kapsamına alındığını öğrendik. Umarız İZFAŞ yöneticileri elçilik yaptığımız bu konuya da gereken özeni gösterirler.

Yoğun yağmura, soğuk havaya karşın İzmir’de açılan 4 holle turizm rüzgarı estiren fuarın EMITT yolunda ilerlemesini değil, dev bir fuar alanında, 26 Hol’de düzenlenen ITB Berlin’i aşmasını dileyelim.

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın