İzmirli blogger anneler, değişimin öncüsü

İnternet, üreten, düşünen, sorgulayan ve “Daha iyi bir dünya mümkün!” diyen annelerin dostu! 10-12 yıl kadar önce bu önermeyi dile getirsem ne kadar inandırıcı olurdu? O yıllarda kitlesi bu kadar genişlememiş, işlevi tam anlamıyla kavranamamıştı internetin…

İletişim fakültesindeki derslerde bize, yüz yüze iletişimin en etkili yöntem olduğu anlatılmıştı. O nedenle haber kaynaklarından bilgi ve haber alırken öncelikle yüz yüze iletişimin kullanılması, bu mümkün olamıyorsa telefonla haberleşmeye başvurulması gerektiği belletilmişti. Zira terminolojide yüz yüze olanı, “sıcak iletişim” diye adlandırılıyor. Tabii o zamanlar internet yoktu. İnternet Türkiye’ye 1995 yılında ben 4. sınıfta iken girmişti.

Yüz yüze iletişimin yerini tam olarak tutamasa da sanal iletişim bunun için en etkili araç haline geldi. Sanalda kurulan bağ ete kemiğe bürünüyor; fiziksel mekanda da bir araya geliniyor, sinerji büyütülüyor…

İşte, yazının girişindeki cümlenin arkasında yatan da bu…

İzmir’in ilk çocuk kitabevi açılıyor

Bu gücü yakalamış bir grup anne arasına katıldım geçtiğimiz günlerde. İzmirli blogger anneler olarak buluştuk, internet günlüklerine yazdıklarımızı, “Daha mutlu ve sağlıklı çocuklar için nasıl hayata geçirebiliriz?” diye konuştuk. İlk toplantıda 7 kişiydik, her biri çocuklar ve aileler için çok yararlı işler yapan diğer 6 annenin üreticiliğini daha geniş kitleler tanısın istiyorum. Başlayalım o halde…

Serap Yeşilsakız Özel, Arzu Kara Kavadarlı, Sinem Tekol Şenol ve Burçay Erenay Güngüler, İzmir’de bir ilki başaracak; Alsancak Zuhal Yorgancıoğlu Sokağı’nda bu ay sonunda “Hayal Kurdum” adlı çocuk kitabevini açacak. Serap, etkinlikler ve dramanın da yer alacağını, tiyatrolarla işbirliği yapacaklarını söylüyor. İleride kitap basmayı da düşündüklerini ekliyor. “Alsancak’ta bebeğinizi yere bırakabileceğiniz mekan yok” diyen Serap, kitabevinde bebekler için de alan olacağını müjdeliyor. Serap’ın, zararlı kimyasallar içermeyen, doğal malzemelerle yapılmış kırtasiye malzemeleri ithal edip sattığı Ekolojikiz ürünleri de bu dükkanda yer alacak.

Burçay, kitabevi için çocuk kitapları yazarı Mavisel Yener, Turkuvaz Yayın editörlerinden Ahmet Yeğin, Çağdaş Drama Derneği Başkanı Emel Bala’nın danışmanlık yaptığını vurguladı. Burçay, aynı zamandaFacebook’ta kurduğu “Yardım Kelebeği” grubuyla, ailelerin artık ihtiyaç duymadığı bebek ve çocuk ürünlerini, bunlara gereksinimi olanlarla buluşturuyor, kermesler düzenliyor.

Hollandalı Anne Verboven de İzmir’de yapılmayanı yapmış. Bakmış ki Türkiye’de, anneler ve bebekler için uygun ergonomide kangurular yok, hemen kolları sıvamış. İthal ettiği kanguruları ve bebeklerin rahatı düşünülerek yapılan beşik ve karyolaları, kurduğu www.hepsianneden.com aracılığıyla ailelerle buluşturuyor.

‘Gücümüz kabul edilsin’

Eşiyle birlikte Seferihisar’ın Gödence köyünde, Divolio markasıyla butik zeytinyağcılık yapan Bahar Tapkaç, ürünlerinin hikayesini, divolio.blogspot.com blogunda anlatıyor. Bahar, aynı zamanda Bostanlı’da çocuklar için açtığı etkinlik merkezi Jou Jou’yu işletiyor.

Grubun fotoğrafçı üyesi, bu köşedeki fotoğrafların da sahibi Hatice Öktem Kılıçarslan ise ailelerin en mutlu, en özel zamanlarını ölümsüzleştiriyor. İzmir’in az sayıdaki doğum fotoğrafçılarından biri o. Hamilelik ve doğumun yanı sıra çocuklar için özel albüm çekimleri de yapıyor. Ona, Facebook’ta”Hatice Fotoğraf” grubundan ve www.haticefotograf.com’dan ulaşabilirsiniz.

Ve bu annelerden bir grup oluşturan aktivist anne, Aylin Atasağun… Aylin benim ta Ankara’dan, üniversiteyi okurken kaldığım yurttan arkadaşım.Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi mezunu Aylin, 10 yıldır özel eğitim öğretmeni. İstanbul’da yaşarken bir gün İzmirli canına “tak” etti ve geçtiğimiz günlerde, 3 yaşındaki oğlu Ata ile birlikte soluğu memleketinde aldı. İstanbul’da kalan eşi ile kısa süreli ayrılıkları göze alarak buraya taşınma kararı aldılar. Aylin, mesleğine şimdilik ara verdi ama boş durmak onun yapısına aykırı. Anne bloglarının en çok tıklanan ve beğenilen sitelerinden olan www.aylinanne.com ile İstanbul’da yakaladığı etkinliği burada da sürdürecek gibi görünüyor. Bebek ve çocuk ürünleri şirketlerinin İstanbul’daki blogger anneleri çok ciddiye aldıklarını, ürünleri için bir nevi “eşik bekçisi” gibi gördüklerini belirtiyor. “Bunu burada da kuralım, İzmirli blogger annelerin bebek-çocuk ürünlerinde kamuoyu oluşturma işlevini ve gücünü kabul ettirelim” diyor.

İzmirli blogger anneler, bundan böyle her ayın ilk cuması bir araya gelecek. Kentte çocuk dostu mekanların yoksunluğundan yakındı herkes. Bu soruna biraz daha mercek tutulacak, çocuk dostları deşifre edilecek, örnek olması sağlanacak belki… Kim bilir, çocukların mutluluğunu ve sağlığını hedefleyen ne güzel fikirler çıkacak… Haberleri bu köşeden takip edebilirsiniz.

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın