Ali Paşa Şadırvanı’nın başına gelenler…

Geçen haftayı İstanbul’da geçirdim. Hava soğuktu, yılın ilk karı düşerken Unkapanı’nda işçiler kaldırım taşlarındaki hataları düzeltiyorlardı… Oradan 40 yıl öncesini bildiğim Balat, Fener, Ayvansaray, Fatih sokaklarına gittim. Orhan Kemal’in 50 li yıllarda oturduğu, adı yazılı Cibali’deki evinin önünde bir müddet durup, etrafı seyrettim…

Ertesi gün Üsküdar Meydanı’nda balık pazarını gezdim, Havra Sokağı’ndaki keşmekeşliği göremedim, her şey bana yerli yerinde gözüktü… Üsküdar Belediyesi’ne bir iş için uğradım, güler yüzle karşıladılar, “bu gün git yarın gel” demediler… Sonra, Doğancılar’dan Çiçekçi’ye yürüdüm, sokaklar kaldırımlar tertemiz, pırıl pırıl.

Yıllardır kapalı olan evi su basmış, halılar, kitaplar su içersinde. Bir temizlik işçisi geldi, “Yardım edeyim abi” dedi, arkasından temizlik işlerinden gelen araç sudan zarar görmüş halıları ve eşyaları alıp götürdü, en çok sahaf kitaplarıma üzüldüm…

***

Yıllardır sizleri sıksa da çok az kişinin ilgilendiği, kültür varlıklarımızın korunması doğrultusunda uyarılarda bulunup tehlikenin boyutunu gösteren yazılar yazıyorum… İçi geçmiş yetersiz, duyarsız yöneticiler karşısında umutsuzluğa düştüğüm günler olmuyor değil…

Mezarlıklar, yatır yerleri soyuluyor, tarihi camileri bakımsız, kültür varlıkları kapanın elinde kalmış, kimsenin gıkı çıkmıyor… Ali Paşa Şadırvanı’nın kubbesindeki kurşunlar çalındı, tarih hırsızları açtıkları nokta delikte ne aramış olabilirler? Çevredeki esnafa sordum “Ben ne bileyim” diyor…

Bu arada, Ali Paşa Şadırvanı’nın fotoğrafını gazeteci yazar arkadaşım Alaattin Gürırmak çekti.

Kültür Bakanı, Kemeraltı’nın tarihi dokusunu yitirmesine haklı olarak kızıyor… Kemeraltı Derneği yöneticileri veya ahali Kültür Bakanı’na 1828 tarihinde Hacı Salih Paşa tarafından yaptırılan tarihi Ali Paşa Şadırvanı’nın kubbesinden ütülen kurşunları neden göstermediler? Birisi çıkıp da Bakan’a, “Bu kentin kültür envanteri şimdiye kadar niçin çıkarılmadı?” diye sormadı… Bakan’la karşılaşsaydım bunları sorardım…

***

Ahmet Piriştina ve Erdal İzgi döneminde İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Konak Belediyesi’nin ortak çalışmasıyla Mimar Kemalettin Caddesi’nin alt ve üst yapıları tamamen yenilenmişti. 18 bin metrekare alanda 13 sokak ele alınıp 9 bin metrekare andezit yürüyüş yolu, 11 bin metrekare parke taşı döşenip üç adet havuzla birlikte 154 tane dekoratif aydınlatma direği, 196 tane ağaç dikilmişti.

Telefon ve elektrik kablolarının yer altına alınıp Mimar Kemalettin sokaklarının belli saatlerde trafiğe kapandığını anımsıyorum… Ressam arkadaşım arayıp haber verdi, gidip baktım. Şimdi o yürüyüş yolları, parke taşları tek tek sökülüyor… Sordum, burada Kıbrıs Şehitleri Caddesi benzeri bir uygulama yapılacakmış…

***

Karadeniz Dernekleri Federasyonları ve Konak Belediyesi işbirliğiyle gerçekleşecek 3. Hamsi Şenliği’nde 10 ton hamsi tüketilecekmiş… Karadenizli zengin iş adamları böyle bir etkinliklerde neden belediyelerin kapısını çalarlar anlayamıyorum… Konak Belediyesi’nin sınırları dışında; İnciraltı’nda yapılacak etkinliğe Konak Belediyesi nasıl katkı verecek merak ediyorum?

İzmirliler, çipura pahalı olur, mevsiminde sardalye şenliğine ne dersiniz?..

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın