Agios Voukolos…

Hürriyet İzmir’de Erol Aksoy, İzmirliler’in “Aya Vukla” dediği “Agios Voukolos”u yazdı.

“Gümüş yılın en önemli yeniliği, İKSEV’in yepyeni bir tarihi mekân olan Aya Vukla Kilisesi’ni de sanatın kucağına armağan etmiş olmasıdır. 1922 İzmir yangınından sonra ayakta kalabilmiş nadir eski kiliselerden biri olan Aya Vukla’nın ilginç bir geçmişi vardır. İzmir’in işgalinde ve kurtuluşunda Ermeni çetecilerin karargâhı olduğu söylentisi defalarca İzmir Basını’nda yer almış olan bu kilise, cumhuriyetin ilk yıllarında İzmir Asarı Atika (Eski Eserler) Müzesi olarak kullanılmıştır.

Daha sonra İzmir Arkeoloji Müzesi’nin Konak’ta hayata geçmesiyle depo olarak kullanılan ve daha sonra İzmir Devlet Opera ve Bale Müdürlüğü’ne yine depo olarak devredilen bina, bir yangından nasibini alarak yıllarca metruk biçimde bugünlere geldi.

Aziz Kocaoğlu yönetimindeki İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yerinde bir kararıyla, restore ettirilen Aya Vukla, bundan böyle kültüre hizmet verecektir.

İKSEV’in 19 Temmuz konserini burada gerçekleştirecek olması, binanın tarihinde yeni bir sayfanın açılması anlamına geliyor.”


İzmirli sanatseverlerin bir zamanlar atalarının yaşadığı ve yıllardır ihmal ettikleri eski şehir dokusuna ilk kez adım atıp eski Basmane sokaklarıyla tanışmasını olumlu bir gelişme olarak görüyorum. Yazar Aksoy, İzmir’in taşı toprağıyla yapılmış mimariye gönderme yapıp keman, viyola, viyolonsel, piyano sesleri henüz duyulmadan, konser öncesi sanatseverleri kilise konusunda internette dönen bilgilerle bilgilendiriyor…

1924 Şubat’ından itibaren müzeye çevrilen Aya Vukla Kilisesinin kültür ve sanat amaçlı kullanılması fikrinin İKSEV’e ait olmadığını, bunun bir cumhuriyet geleneği olduğunu belirtmek isterim. Ayrıca Aya Vukla’yı sanatın kucağına İKSEV değil, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu armağan etmiştir. Düne kadar İKSEV tarafından bilinmeyen bu mekânda konserler verilmesi savının yıllar önce benim de içinde olduğum Kent Gözlemcileri tarafından dile getirildiğini bilen bilir…

Henüz doğru dürüst bir döner sermayesi olmayan, etkinliklerini kamuya el açarak gerçekleştiren İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı, Aya Vukla kilisesinin onarımı bitince diğer kamu binalarında olduğu gibi burada da hazıra kondu. Daha önce kamuya el açan vakıflar üzerine yazmıştım. (Satırların yazarı eski bir Osmanlı eyaleti Halep’te dört yüz yıldır faaliyetini halen devam ettiren, dedesi Taha Çelebi tarafından kurulan dört zengin vakfın, vakıf evladıdır).

Yazar Erol Aksoy sanırım 100 TL verip bu konseri izlemeyecek, davetiyesi çoktan eline ulaşmıştır. Adı geçen bu mekân, dâhil bölgedeki kültür varlıklarının kurtulması için emek vermiş kentli yurttaş olarak bu etkinliğe tabii ki katılmak isterdim. Ancak Des Equilibres Agnès Pyka konserinin indirimsiz 100 TL olan biletini satın alıp konsere gitmeyi düşünmüyorum. Tabii konsere davet beklemem de hayal olur…

Son gördüğümde Büyükşehir Belediyesi tarafından konser öncesi Aya Vukla Kilisesi’nin bahçesine ortancalar, kasımpatıları ve benzeri çiçekler dikiliyordu. Kültür varlıklarını korunması ve yaşatılması, kent içi turizm palavrayla değil icraatlarla yapılır. Vakıf, konser öncesi adı geçen binayı onardığı için Başkan Aziz Kocaoğlu’na teşekkür etmeyi dilerim ihmal etmez.

Konser izleyicilerine internette olmayan bazı bilgiler

* İzmirlilerin Aya Vukla dediği kilise, Agios Vokuolos ve Saint Polycarpe’a adanan Rum Ortodoks kilisesidir. (Saint Polycarpe, St. John’ın ilk müritlerinden, mezarı Kadifekale’de)

* Agios Vukolos’un temeli eski bir tapınak üzerine 1866 yılında atıldı. Kapılar semtinde inşa edilen kilisenin yerinde küçük bir bazilikanın olduğu biliniyor.

* 1897 yılında ilaveler yapılan binanın girişindeki mermer kapı söveleri ve alınlığı İzmirli heykeltıraş “Peraki” tarafından yapıldı.

* Aya Vukla Kilisesi, Cumhuriyetin ilanından dört ay sonra “Asar-ı Atika” adıyla açılan ilk İzmir müzesidir. Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri halka, Salı hariç diğer günler yabancıların ziyaretine açık tutulan müze yetişkinlere 10 kuruş, çocuklara bedava hizmet verdi. Müzenin ilk katalog çalışmaları Prof. Hahland ve Prof. Bucler tarafından yapıldı. 1931 yılında müzeyi Gazi Mustafa Kemal’i ziyaret etti. Havra, kilise, cami ve mescitlerle çevrili bölgede farklı dinlerin ve kültürlerin yaşadığı biliyoruz. Asar-ı Atika Müzesi’nde, Ege uygarlıklarıyla birlikte, Cumhuriyet devrimlerinin önemini gösteren eserler, inkılâp tarihi köşesinde yıllarca sergilendi. Ne yazık ki bu eserlerin nerede olduğu bilinmiyor.

* Binanın doğusunda toprağa gömülü, 120x100x0.80 ebadındaki taş kütle üzerine kazılı V harflerin Voukolos’un V siyle ilgisi yoktur. Adı geçen taş antik dönemden kalma sur duvarlarında kullanılan halen sırrını koruyan taştır. (İlgilenenler V harfi üzerine yazdığım yazıları okuyabilir)

* Zeus Sunağı’nı çalan yol mühendisi Carl Human önce Aya Vukla kilisesinin bahçesine gömüldü, daha sonra mezarı buradan vasiyeti üzerine Bergama ya, Zeus Sunağı’nı çaldığı Akropol’e nakledildi.

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın