Hanife Çetiner’i iki yıl kadar önce tanıdığımda, Sardes ile ilgili kendisinin de içinde bulunduğu çok önemli bir proje hazırlığı içindeydi. Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) üst düzey yöneticilerinin ve her ülkenin Merkez Bankaları Başkanları’nın katılacağı çok önemli bir toplantı İstanbul’da yapılacaktı. Paranın hakimi bu üst düzey yöneticileri, tarihte ilk paranın kullanıldığı yer olan Lidya Uygarlığı’nın Başkenti Sardes’te ağırlamak ve burada Lidya dönemi giyim-kuşam kültürünün tanıtılacağı görkemli bir defile düzenlemekti projenin kapsamı. Bu defilenin kreasyonunu Hanife Çetiner hazırlayacaktı. Projeyi bana aktarırkenki heyecanını hiç unutamam.
Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nın da desteğinin istendiği bu proje konusunda Oda’yı temsilen basın danışmanı olarak beni de organizasyon komitesine dahil etmek istediklerini iletti. Seve seve yardım edeceğimi söyleyerek kabul ettim.

Hanife Çetiner çok heyecanlıydı. “Arkeo Moda Sardes” defilesi hazırlayacaktı. Defilede kullanılacak kumaşların tarihi atmosferi yansıtması için eskitilmesi, yani toprak altında en az bir ay bekletilmesi gerektiğini her fırsatta yeniliyor, acele ediyordu. Bu aşamada her gün telefonla beni arıyordu, “Şirin, ne yapacağız kızım, çok az zamanımız kaldı” diyerek sabırsızlanıyordu.
Defile yeri konusunda biçilmiş kaftan bir mekan zaten vardı. Salihli’ye 10 kilometre uzaklıktaki Sart kasabasında turistlerin uğrak mekanı tarihi Gymnasium, koreograf Uğurhan Akdeniz’in de aralarında bulunduğu bir grupla gezildi. Herkes mekanın defileye çok uygun olacağına karar verdi. Daha önce görmedikleri Gymnasium’a adeta aşık oldular.
Fakat bütün çabalara rağmen, İstanbul’daki toplantının zamanının kısıtlı olduğu gerekçesiyle Salihli’de bir organizasyon yapılamayacağı anlaşıldı. Zaten Kültür Bakanlığı’ndan da defile için bir kaynak aktarılması başvurusuna olumlu yanıt gelmedi.
Hanife Çetiner adeta yıkıldı. Ama bunu belli etmedi. “Arkeo Moda” konseptinin benzerini Seferihisar için geliştirmeye çalıştı.
En son BESKVA Vakfı, Hanife Çetiner adına saygı gecesi ve defilesi düzenleyerek, onu onurlandırdı. Çok mutlu olduğunu biliyorum.
Son günlerde yine Kültür Bakanlığı için bir proje üzerinde çalışıyordu. Benden bir senarist bulmam konusunda yardım istedi. Bulduğum isimleri kendisine ilettim.
Son görüşmemiz oldu.
Çalışkan, kibar, anaç, zarif, insan sevgisiyle dolu, iyiliksever ve daha pek çok güzel sıfata layık Hanife Çetiner’in vefatını duymak beni derinden etkiledi. Resim öğretmenliğinden emekli olarak başladığı moda tasarımcılığında en üst seviyelere ulaştı.
Aramızdan bir yıldız kaydı.
Ardından onu seven yüzlerce, binlerce insan bırakarak…
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.