Zirvede karlar erimeden Bozdağ’a gitmek için en uygun zamanlar. Geçtiğimiz hafta başlayan ve zeminde tutunan kar Bozdağ’ın zirvesine iyice oturdu ve kalıcı gibi görünüyor. Kayakseverler bugünlerde bölgeye akın akın gidiyor. Otellerde ve pansiyonlarda yer bulmak çok zor. Bozdağ’a günübirlik, konaklamalı da gitmek mümkün. Ancak konaklamak isteyenlerin mutlaka rezervasyon yaptırmaları gerekiyor. Çünkü bugünlerde Bozdağ’a ilgi oldukça fazla.
Bozdağ köy olmaktan kurtulmalı

Bozdağ’ın tek hüzünlü insanı ise Bozdağ Belediye Başkanı Mehmet Keskin. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından gerçekleştirilen Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nde nüfusu 2 binin altında çıkan Bozdağ Belediyesi’nin köy olması kaygısını taşıyor. Başkan Mehmet Keskin, Nüfusumuzun 2 binin üzerinde olduğunu kanıtlayacağım. Eğer kanıtlayamazsam Ödemiş’e değil Manisa’ya bağlanırız diye dert yanıyor. Umarım başkanın dileği yerine gelir de Bozdağ köy olmaktan kurtulur.
Dokuz Çeşmeler

Hafta sonu yine yol arkadaşım Engin Yavuz ile anlaştık Turgutlu-Salihli yolu üzerinden Bozdağ’a günübirlik bir gezi gerçekleştirdik. Salihli yolunu tercih ettik çünkü yeşiliyle, çevresiyle güzellikler barındırıyor. Dağın zirvesinde Dokuz Çeşmeler ve çevresindeki rengarenk satıcılar, gözlemeciler insanı buyur ediyor. Durmadan edemiyorsunuz. Biz de öyle yaptık. Dokuz Çeşmeler’de kısa bir mola verdik.
Dağ ayakkabısını ödünç aldım

Ardından Bozdağ yolculuğumuzu sürdürdük. Bozdağ girişinde eski binalar ve çatılarındaki bembayaz kar görüntüleri bizi karşıladı. Kasabanın meydanına geldiğimizde ise Türkiye’nin tüm dağcılarının Bozdağ’da buluştuğunu gördük. Tanıdık isimler de vardı aralarında. TRT İzmir Basın Halkla İlişkiler Müdürü Ahmet Aydın Akansu ve Anadolu Ajansı Muhabiri Serdar Yılmaz da zirveye tırmanmak için gelmişler. Serdar Yılmaz’dan yedeğindeki dağ ayakkabılarını ödünç alıp Ahmet Aydın Akansu ile birlikte çadırların kurulduğu kamp alanına gittik.
Dağcılar akın etmiş

Mermeroluk piknik alanının yakınına kurulan çadırlar tam bir renk cümbüşü yaratmış. İDADİK’in yedinci kış şenliği için Bursa’dan, Balıkesir’den 545 profesyonel dağcı buluşmuş. Görkemli bir program yapmışlar. Dağcılar daha sonra karlarla kaplı Bozdağ’ın zirvesine (2 bin 200 metre) batı karkulvarı, kuzeybatı sırtı ve klasik rota olmak üzere 3 ayrı bölgeden tırmanışlar yaptılar. Görülmeye değer güzellikler yaşandı.
Kestane ve ceviz çok lezzetli

Dağcıların dışında Bozdağ’a sürekli otobüsler geliyor, kadın, erkek, çocuk o kadar kalabalık ki. Bu orada kasabanın tek meydanında sağlı sollu sıralanan satıcılar Bozdağ’ın ünlü patatesi ve elmasını kasa kasa satıyorlar. Biz de almayı ihmal etmedik. Öğlen saatlerinde meydanda küçük bir dükkanda katmerlerimizi yedik. Bozdağ’a has köpük ve yaz helvası satın aldık. Tadını ve benzerini hiçbir yerde bulamayacağımız kestane ve ceviz de almayı ihmal etmedik. Çünkü Bozdağ’da 500-600 yaşında dev kestane ağaçları var. Yükseklerde yetişen meyvaların tadı bir başka oluyor çünkü.
Nur Abla’nın sütlacı

Öğleden sonra Engin Yavuz ve Ahmet Aydın Akansu ile birlikte Nur Altuner Abla’nın zirveye çıkış yolu üzerindeki pansiyonuna giderek yöreye özgü sütlaçlarını kaşıkladık. Sütlaçların tadı damağımızda kaldı. İzmir Valiliği zirveye çıkışlarda araçların sorun yaşamaması için gerekli önlemleri almış. Yolllar zirveye kadar tuzlanmış, buzlanmanın ve kaymaların önüne geçilmiş. Rahatlıkla zincir takmadan 2 bin 200 metre yüksekliğindeki Bozdağ Kayak Merkezi’ne gittik. Otomobilimi park eder etmez kar yağışı başladı.
Kar fakiri İzmirlilerin sevinci

Kar fakiri İzmirliler olarak biraz kar topu oynadık. Kayak yapanları izledik. Kayak Merkezi’nin önüne kurulan mangallarda pişirilen ve çevreye yayılan sucuk kokuları tok olmamıza karşın canımızın çekmesine neden oldu. Kar yağışı hızlanınca yollarda kalmamak için akşam üzerine doğru tekrar Bozdağ’a döndük. Kasaba meydanındaki bir kahvehanede çaylarımızı yudumladık ve biraz dinlendikten sonra Gölcük’e uğradık.
Gölcük’te kimseler yok

Bozdağ’ın kalabalığına karşın, yazın binlerce insanın barındığı Gölcük’te kimseler yoktu. Lokantalar, kahveler, dükkanlar kapalıydı. Sadece ekmek fırınları ile gözleme yapan birkaç mekan açıktı ama alışveriş yapacak müşteriler ortalarda yoktu. Göl kış olmasına karşın yine çekilmiş görünüyordu. Yazın patates sulamada geçen yıl olduğu gibi sıkıntı çekilecek sanıyorum. Havanın kararmasıyla birlikte bu kez dönüş yolumuzu Ödemiş üzerinden belirledik. Ödemiş’te kara fırında pişen nefis köy ekmeklerini satın aldıktan sonra İzmir’e döndük ama aklımız Bozdağ’ da kaldı. Çünkü biz dönüş yaparken kar hızını artırmış beyaz bir gelinlik gibi kasabanın üzerine yayılmıştı.
Related Images:
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.