Üç kentte eş zamanlı olarak gerçekleşen eyleme Basın Konseyi, Türkiye Gazeteciler Federasyonu, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Ankara Gazeteciler Cemiyeti, Afyon Gazeteciler Cemiyeti ve Eskişehir Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Foto Muhabirleri Derneği, Türkiye Spor Yazarları Derneği, Pen Türkiye Merkezi ve Türkiye Gazeteciler Sendikası da destek verdi. İzmir’deki eylemde ortak bildiriyi İGC Başkanı Misket Dikmen okudu.
Halkın haber alma hakkının engellenmemesi, gazetecilerin can güvenliğinin sağlanması, ifade – basın özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması, Anayasal haklardan taviz verilmemesi için eylem yaptıklarını belirten İGC Başkanı Misket Dikmen şunları söyledi:
“Basın özgürlüğü derken, can güvenliğimizin olmadığı bir noktaya geldik. Çok ciddi endişeler içindeyiz. Son zamanlarda medyaya yönelik baskıları ve ‘Onun tırnaklarını, dişlerini sökmesini biliriz, ‘İstesek sinek gibi ezeriz, döveriz’ şeklinde yazan sözde köşe yazarlarının, bu demokrasi karşıtı ürkütücü ifadelerini şiddetle kınıyor, reddediyoruz. Üstelik tüm bunların sonucu, şehir eşkıyalarının durumdan vazife çıkarıp, saldırıya geçtiğini de görüyoruz. Son dönemde yaşadıklarımız apaçık gözdağıdır, basına hiza verme çabasıdır. Devletin can güvenliğimizi sağlamadığını hisseden biz gazeteciler, bugün her açıdan özgür olmadığımızı ilan ediyoruz! Siyasi iktidar ülkeyi yönetendir. Yaşadıklarımızın sorumluluğu doğrudan siyasi iktidarındır. Hükümete, İçişleri Bakanlığı’na sesleniyoruz. Yaratılan bu ‘Vandalizme dur’ demek için meydanlardayız.”
Başta siyasi iktidar olmak üzere, tüm yetkilileri sorumluluk bilinciyle göreve çağırdıklarını anlatan Misket Dikmen, “Tek ses olduk, el eleyiz, buradayız. Her koşulda, halkın haber alma hakkını sonuna kadar yerine getirmeye kararlıyız. Bunun için bugün İzmir’den İstanbul’dan ve yurdun diğer bölgelerinden eş zamanlı sesleniyoruz” diye konuştu. Gözdağlarına, korkutmalara karşı özgür basının yılmayacağını haykırdıklarını belirten Dikmen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Anayasa ve Uluslararası hukuk bağlamında koruma altında olan, ifade özgürlüğü ile onun en önemli unsuru basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkı, kutsaldır. Buna sonuna kadar sahip çıkmaya kararlıyız. Yılmayacağız, Korkmayacağız, Mücadelemize devam edeceğiz. Saldırıya uğrayan tüm meslektaşlarımıza geçmiş olsun diliyoruz. Yaşam hakkımız kutsaldır. Can güvenliğimizin sağlanması da, ülkeyi yönetenlerin görevidir. Bunu, bir kez daha hatırlatıyoruz. Gazete binalarının basılmadığı, taşlı-sopalı saldırıya uğramadığı, gazetecilerin hedef gösterilmediği-öldürülmediği, kemiklerinin kırılmadığı, gazetecilik faaliyeti yüzünden zindanlara atılmadığı, yargılanmadığı, işsiz kalmadığı bir ülkenin gazetecileri olmak istiyoruz. Yaşasın özgür basın.”
İGC Başkanı Misket Dikmen’in basın açıklaması sonrası “Özgür basın susturulamaz” diye slogan atan ve alkışlarla protesto eden gazetecileri meslektaşları görüntüledi.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.