Kapkara tuhaflıklar ve o anne!

Hafta içinde yazmak için notlar alırım her zaman.

Bu hafta için de almıştım. Bakanların o “içi boş” İzmir değerlendirmeleri, Cem Bakioğlu’nun örnek çevre hassasiyeti, emniyet müdürlüğünün evlere şenlik trafik haftası bakışı, Yamanlar Koleji’nin etkileyici kütüphanesi, okumaya yeni başladığım “Kardak’ta Kahraman Hasdal’da Esir” kitabı, Rıfat Sait’in toplantısında tartaklanan yurttaş, milletvekillerinin “ayrıcalık” merakı, İzmir’deki gökdelen ve lüks bina merakı…

Ve daha birkaç konu…

Konuşulması, sorgulanması, tartışılması, yazılması bazılarında “alerji” yaratacak ne kadar konu varsa, not almıştım.

Fakat o bombalar…

Sonra o tek kare fotoğraf…

Anneler gününe denk gelen o tek kare fotoğraf…

Reyhanlı’da patlatılan bombaların yarattığı karanlık…

Onca yurttaşımızın ölümü, yaralanmasına rağmen kıpırdamayan “ruhsuz medyanın” mide bulandırıcı tepkisizliği…

Hani ulusal yas?

“Kurtlar Vadisi” dizisini hepimiz biliyoruz. Ben bugünlerde baştan izlemeye başladım boş zamanlarımda. Sanırım 41 ya da 43. Bölümde “baron” Mehmet Karahanlı bir “konferans” veriyor. Lüks bir otelin salonuna güya ne kadar “seçkin” varsa gelmiş, oturmuş. Kibirli ve firavun kılıklı “baron” kürsüye geliyor. Konu “Büyük Ortadoğu Projesi”.

Konuşuyor, konuşuyor…

Sona doğru iki cümlesi var.

Birincisi “o kadar yeraltı zenginliği o küçücük cahil ülkelere bırakılamaz!”

Sözde baronun final cümlesi ise tam vuruş.

“Amerika’nın yanında olmayan yok olur!”

Sözünü ettiğim bölümün yayın tarihi 2004.

Şimdi 2013’teyiz ve içeriğini gerçekte bilmediğimiz, sadece tahmin ettiğimiz bir kanlı oyun var dibimizde.

Tesadüfe bakın ki Kanal D televizyonu da Pazar sabahı, kahvaltı saatinde “Propaganda” filmini yayınladı.

Reyhanlı’da o bombaları kim patlattı sorusu belki de en saçma soru. Ama sonuçta hayatını kaybeden bizim masum yurttaşlarımız. Bizans medyasının o bol izleyici televizyonlarında haber dışında bir kıpırtı bile olmadı.

Son haftalarda zırt pırt Türkiye’ye gelen ABD’li “mühim şahısla” bu bombaların bir ilgisi var mı diye sormayacağım.

Canım ne yazı yazmak istiyor ne de anneler gününü kutlamak…

Baron Mehmet Karahanlı’nın 2004’te söyledikleri bugün aynen yaşanıyor belki de, bilemem.

Türkiye üzerine oynanan oyunlar çok oldu tarihte. Lakin 1980 darbesiyle sahneye konanlar kadar kolay reyting almadı hiç biri.

Kapkara bir süreçten geçiyoruz. Her karanlığın aydınlığa geçtiği doğrudur da, benim takıldığım o Reyhanlılı Annenin ellerini rabbine açıp da ettiği beddua kimleri tutacak?

Varsa ömrümüz, yaşayıp göreceğiz!

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın