Savarona Türk mermerinin gösteri alanı

Savarona, gitmesek de görmesek de, güvertesinde denize açılamasak da “Atatürk’ün yadigarı” sıfatıyla hepimizin en duyarlığı olduğu konulardan biri. Şu günlerde adına hiç yakışmayan olaylarla gündeme gelince, “Atamızdan miras” olduğu yeniden anımsanan Savarona, 136 metrelik boyu ile dünyanın dördüncü mega yatı olarak biliniyor.

Yatın en özel bölümlerinden bir tanesi Atatürk Müzesi’nin olduğu bölüm. Buradaki eşyaların çoğunun orjinal olduğu belirtiliyor. Yatın acenta müdüründen aldığımız bilgiye göre, Atatürk Müzesi’nde görülen yatak, yatak örtüsü (ki üzerinde kanının bile durduğu belirtiliyor), elbise dolabı, camlı dolap, dolabın içindeki eşyalar (bardakları, sigaraları, rakı şişesi ve kadehleri) ile banyodaki traş olduğu berber koltuğu orijinal. Adını bir deniz kuşundan alan Savarona, hastalığı sırasında denize olan sevdası herkesce bilinen Ata’mıza armağan olarak 1938 yılında Türk hükümeti tarafından satın alınmış. Atatürk, çok sevdiği bu yatta sadece 54 gün geçirebilmiş.

Lüks mega yat, bugüne değin sayısız ünlüyü ağırlamış birbirinden şık kamaralarında. 17 suit, Türk hamamı, sinema salonu, jakuzisiyle “Ah bu gemide ben de olsaydım” şarkıları söyletiyor görenlere. Kahraman Sadıkoğlu tarafından 1989 yılında 49 yıllığına kiralanan yat, iş adamının eşiyle birlikte antikaları, dekorasyonuyla göz kamaştıran yüzen bir saraya dönüştürülmüş.

“Yatın içini gördün mü de gözlerin kamaştı?” diyenlere, 360 derece görüntülerin yer aldığı siteyi incelemelerini öneriyorum.

Adına sosyal sitelerde sayfalar açılan, bir haftadır gazetelerin manşetlerine taşınan, görüşü sorulan her vatandaşın “devlet el koysun şu yata, bu ayıp bitsin” diye görüş bildirdiği Savarona’nın farklı bir yönünü aktarmak istedim bu köşeden.

İlginç bir tesadüf, Savarona’ya ilişkin haberler, İtalya’nın Verona kentinde düzenlenen dünyanın en büyük mermer fuarıyla aynı döneme (29 Eylül – 2 Ekim 2010) denk geldi. Dünyanın her yerinden olduğu gibi, Türkiye’den de onlarca firma Türk doğaltaş ve mermerini tanıtmak için bu harika fuarda stand açtılar. Türk taşının tanıtımı için binlerce dolar harcadılar.

İşte bu önemli fuarın gerçekleştiği günlerde, belki birçok kişi farkında değil ama, adı tatsız olaylarla gölgelenen Savarona yatının da sektöre büyük katkısı bulunuyor. Yıllardır jet sosyeteyi ağırlayan bu eşsiz güzelliklteki yatın tamamında 260 ton mermer kullanılmış. Sadece hamamında 65 ton mermer kullanıldığı bilinen yattaki mermerlerin neredeyse tamamına yakını Türk mermeri.

Mermer sektörünün önde gelen dergilerinden, meslektaşımız Çağlayan Sueli tarafından yayımlanan Marble Trend Dergisi için hazırladığım haber için edindiğim bilgiler, doğrusu bizim için de sürpriz oldu.

Yıllardır denizde bir kuğu gibi süzülen yatta, son yıllarda mega yatların vazgeçilmez dekorasyon malzemesi olarak kullanılan mermer ve doğaltaşla adeta şov yapılmış. Yatta Kahraman Sadıkoğlu’nun İngiltere’den getirdiği bordürler de kullanılmış. Ancak ağırlık Türk mermer ve doğaltaşına verilmiş.

Atatürk Müzesi bölümündeki banyonun beyaz mermerleri Bursa’nın Mustafakemalpaşa yöresinin mermeri… Mustafakemalpaşa mermerlerine Konya siyahı ince bordürlerle eşlik ediyor.

17 suit odası bulunan yatın ünlü Türk hamamının yapımını 1989 yılında, bugün
hamam tasarımlarıyla ünlü Titiz Mermer firmasının sahibi Mehmet Akça, projeyi alan dayısı ile birlikte üstlenmiş. Water jet denilen suyla kesim tekniklerinin yaygın olmadığı bir dönemde, dekoratif çalışmaların hemen hemen tümünün el işçiliğiyle yapıldığını anlatıyor Akça, “Bizi en çok yapıştırma konusu zorlamıştı o dönem. Çünkü gemide terazi tutma zorluğu vardı.Teknik olanaklar bugünkü gibi değildi. Kenar köşe detayları oldukça ince işçilik gerektiriyordu” diyor.

Ağırlıkla Marmara mermerinin yer aldığı yatta, Bursa Karacabey, Bursa Mustafakemalpaşa mermeri, Edirne’nin şimdilerde pek bulunmayan Vize pembesi, Afyon beyazı, Konya siyah mermeri ve Denizli traverteni kullanılmış.

Savarona’nın son derece zarif bir şekilde hazırlanan, içinde buhar odası, sauna ve soyunma odası bulunan 80 metrekarelik Türk hamamında ise Marmara mermeri hakim. Türk hamamında yer alan siyah beyaz bordürlerde Marmara mermerine, Karacabey siyahı eşlik etmiş. Göbek taşında da Karacabey siyahı kullanılmış.

Yatın tik ağacıyla kaplı saunasında ise Denizli traverteni seçilmiş. Altın kaplı armatürlerin kullanıldığı duşluklarda ise yine Marmara mermeri var.

Suitlerde ağırlıkla kullanılan taş ise Edirne’nin Vize pembesi.

Fotoğraflar, taşın ne kadar sergilendiğinin bir kanıtı zaten.

Savarona yatı için halkın gösterdiği duyarlılık etkileyici. Kısa bir süre önce “Savarona İzmir’e yakışır, Ege Bölgesi Sanayi Odası yatı alsın” diyenlere, EBSO Başkanı Ender Yorgancılar soğukkanlı bir yanıt vermiş, işletme maliyetinin yüksekliğine dikkat çekmişti. Yata talip olan isimler arasında kısa bir süre önce TOBB’un da adı geçmiş, ama pazarlıklardan olumlu bir sonuç alınamamıştı.

Günlüğü 50 bin Euro’dan kiralandığı belirtilen Savarona için olayların ardından fazla yolcu aldığı gerekçesiyle cezalar kesilidğini okuduk gazetelerde. Ardından Kültür Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın harekete geçtiği yazıldı.

Bakalım bu eşsiz gemi, kime yar olacak önümüzdeki günlerde, göreceğiz…

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın