Aslında biz şanslı öğrencileriz çünkü müdürümüz her zaman biz öğrencilerle sohbet ediyor, sıkıntılarımızı dinliyor, bizler için çalışıyor. Yani isteklerimizi dile getirmek için bu fırsatı biz her zaman buluyoruz. Hem müdürümüze, hem öğretmenimize sorunlarımızı, isteklerimizi kolaylıkla söyleyebiliyoruz.

Biz okulumuzda mutluyuz. Bazı eksiklerimiz var elbette ama yavaş yavaş ihtiyaçlarımızın karşılandığını görüyoruz. Ama 850 öğrencinin mutlu olması, geleceğe iyi koşullarda hazırlanması yeterli olmaz. Bu yüzden bize bir günlük bu fırsatı veren büyüklerimize seslenmek istiyorum: Yılda sadece bir gün hatırlanmak istemiyoruz. Bu koltukları bize bir günlüğüne veriyorsunuz ama bir günde hiçbir şeyin düzeltilemeyeceğini çocuklar bile bilir. Bu çok önemli koltuklar gelecekte gerçekten bizim olacak ama o zamana kadar sizler de görevinizi en iyi şekilde yapmalısınız. Çocukların sorunlarını çözmek, gelecekte sorunsuz bir dünya yaratmanın en kolay yoludur.
Ülkeleri yöneten tüm başkanlar ve başbakanların eğitim konusuna büyük önem vermelerini istiyorum. Eğer görevinizi iyi bir şekilde yapmak istiyorsanız bizleri en iyi olanaklarla eğitin. Savaşlara son verin. Büyük Önderimizin “Yurtta Barış, Dünyada Barış” sözünü tüm dünyaya yayın. Çocukları annesiz-babasız bırakmayın. Bütün çocukların karnı doysun, sağlıklı olsun.
Gerçekten müdür olsaydım şunu yapardım: Bir günlüğüne çocuklarla büyükler yer değiştirsin. Anne-babalarımız, öğretmenlerimiz öğrenci, biz çocuklar da öğretmen, müdür, kantinci, hizmetli olsaydık keşke. Böylece biz onları, onlar da bizleri daha iyi anlayabilirdi belki.
89. yıldönümünde tam bağımsız, ulusal egemenliğe dayanan bir Cumhuriyet armağan eden Atatürk’e ve tüm kahramanlarımıza teşekkür ediyor, saygıyla anıyorum. Bütün arkadaşlarımın ve dünyadaki tüm çocukların Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlar, bayramın insanlığa barış getirmesini dilerim.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.