Özür dileyerek…

Yazıya küçük bir “özür’le başlamam gerekiyor. Çünkü uzun süredir elim kaleme gitmedi. Yazmadım, yazamadım…
Yoğun iş temposu tek bahanem…
Şimdi İzmir siyasetindeki son gelişmeleri birlikte değerlendirelim…
Sizlerle olamadığım dönemde siyaseten kaleme alınacak tek gelişme Taha Aksoy – Aziz Kocaoğlu düellosuydu… Fatih Atlaylı’nın “Tek’e tek”inde kozlarını paylaşan ikilinin sanıyorum bu ilk ve son karşılaşması. Bu nedenle kısaca üzerinde durmakta yarar var.
Taha Aksoy, Aziz Başkan’ın yumuşak karınlarını iyi bellemiş… Sanıyorum aday gösterildikten sonra aldığı brifinglerin yararı olmuş.

İzmirlinin “Nazik” bulduğu Aksoy, programda oldukça saldırgan bir tavır sergiledi. Benim gözümde bile nazik imaj yerle yeksan oldu.
Özellikle de yağan yağmurlar ve kurulan arıtmalar sonrası tarihe karışmış olan arsenik konusunda sertti AKP’li Aksoy.
Başbakan’ından, Melih Gökçek’ine, bakanların üçlü-beşli saldırılarının sürdüğü tüm yaz boyunca ağzını bıçak açmayan Aksoy, nedense bir anda kaplan kesildi. Arsenikli oy kokusundan olabilir mi acaba?
Ama o da İzmir dışında arsenikli su içen diğer 11 ilden bahsetmeyi unuttu. Nedense? AKP’li belediyelerce yönetildiği için olabilir mi?
Ama baştan da söylediğim gibi Aksoy dersine iyi çalışmış. Metrodan, arsenikli suya hatta stratejik plana kadar her konuda söyleyecek bir şey buldu. İki haftalık kapalı devre brifingleri işe yaramış.

***

Başkan Kocaoğlu ise “Nazik” Aksoy’un AKP’li Aksoy’a dönüşmesinin dumurunu yaşadıysa da kısa sürede atlatarak, karşı saldırıya geçti.
Özellikle de “İki yıldır İzmir için TBMM’de ne yaptın?” sorusunu sorarak. Hangi konuşmayı yaptın? Hangi önergeyi verdin?” soruları Aksoy’un en yumuşak karnıydı.
AKP Adayı Taha Aksoy, programın sonlarına doğru bu soruya yanıt vermeye çalıştıysa da tam olarak tatmin edici olamadı. Hatta İzmir’e döndüğünde verdiği demeçler, televizyonlardaki konuşmalarıyla “mütevazi” imajını da yerle bir ediyordu.
İki yıl boyunca İzmir’in sorularına yönelik tek bir önerge vermeyen, tek bir konuşama yapmayan Aksoy’un bu durumu açıklayan sözlerine bakalım…
“Efendim benim önerge vermeme ne gerek var? Gider sorunu bakanla bizzat görüşüm”
Ba ba ba…
Demek ki kent ve ülke sorunlarına yönelik kafa yorup önerge yazan, meclis kürsüsünden sorunu dile getirenler milletvekili değil…
Ya da bakanlarınız, Taha Aksoy’a gösterdiği ilgi ve ihtimamı diğer vekillerimizden esirgiyor.
Ve de devam ediyor Aksoy, “Benim yaptıklarımı diğerleri hayal bile edemez”.
Diğerleri… Yani İzmir’in diğer vekilleri… Ya da TBMM’nin.
İşte AKP’nin beyefendi, mütevazi adayı Taha Aksoy’dan inciler.
Neymiş yaptıkları?
İskandinav ülkelerinin yaşlıları için İzmir’de termal köyler kurmak için çalışıyormuş. Ve de milli eğitimde bilgisayar temelinin kurulması için…
Sanıyorum Türkiye’nin bir Milli Eğitim Bakanı, bir de Turizm Bakanı var. Demek ki Taha Aksoy’un 29 Mart sonrasındaki hedefi belli.
Ertuğrul Günay ya da Hüseyin Çelik’in ayağını kaydırmak…
Yüzde 30’u geçerse ya eğitim ya da turizm bakanı…

Not : Bu arada Norveç’ten her yıl Balçova Termal’e 10 binin üzerinde turist zaten geliyor Taha Bey. Amerika’yı siz keşfetmediniz yani. Ama yine de proje fena değil.

Not 2 : Başkan Kocaoğlu’na küçük bir tavsiye… Yapmadıklarını değil, yaptıklarını anlat. Millet sizin neyi neden yapamadığınızı biliyor. Ama yaptıklarınızı bilmeyen o kadar çok kişi var ki…

Not 3 : Çiğli’den meclis üyesi olan Bayram Tanrıöver’e “İzmir’e hoş geldiniz” diyorum. Sanıyorum kendisi halen Ankara Mamak’ta şu an talip olduğu görevi yürütüyor.
Çiğli meclis listesi evlere şenlik…

Canan Arıtman’ı, Nükhet Hotar Göksel’i, Salih Erkek’i, Songül Gök’ü, Murat Akdemir’i, Niyazi Memur’u, Nazmi Kalyoncu’yu, Gülsüm Satoğlu’nu da ayrıca kutluyorum…
Meclis listelerindeki performansları için…

Related Images:

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın