Torbalı, Bayındır, Ödemiş, Kiraz, Sarıgöl ve Afşar Barajı çevresinden uzat elini Buldan… Biraz uzak oldu ama keyifliydi. Torbalı’da kahvaltılıklarımızı aldık. Bayındır yoluna saptık ve Çırpı girişinde yapraklarını dökmeye pek niyetli görünmeyen ulu çınarların altında güneşli bir günde, kahvehanenin bahçesinde kahvaltımızı ettik, pazar gazetelerimizi okuduk.
Öğle saatlerinde Ödemiş’e ulaştık ve bir pazar sessizliği içindeydi ‘sarı patates’ diyarı Ödemiş. Sokaklar birkaç bisikletlinin dışında bomboştu. Ödemiş’i böyle görmek her zaman mümkün değil. Sanırım Ödemişliler yaz boyunca çalışmış, kış mevsiminde de dinleniyorlardır diye düşündük.
Ödemiş’de de fidancılık önemli bir yol almış. Kiraz’a kadar uzanan yolun sağı solu fidan üreticileriyle dolmuş. Fidan yüklü kamyonları biri geliyor biri gidiyor.
İki kahve 50 Yeni Kuruş
Ödemiş’ten sonra irili ufaklı köylerden geçtik ve Kiraz’a ulaştık. Eski evleriyle Kiraz zamana direnmiş gibi görünüyor ama tuğlalı evler ve demir filizler görüntüyü bozmaya başlamış. Kiraz’da mola verdik birer acı kahve içtik. İki kahveye 50 Yeni Kuruş ödedik.
Kış mevsimine karşın hala yapraklarını dökmemiş ağaçların çevrelediği sarı ile yeşil rengin birbirine karıştığı doğal ortamda yolculuğumuz sürdürdük ve Afşar Barajı’na ulaştık. Barajın çevresini dolaşarak Sarıgöl karayoluna çıktık ve oradan doğru Buldan. Biraz da acele ediyoruz güneş batmadan Buldan’ın keyfini çıkarmak istiyoruz.

Çin malları zorluyor
Buldan’ın çarşısı yerli yabancı hemen herkesin ilgisini çekiyor. El işi dokumalar pek revaçta. Ama gelen gidenlerin kafası bugünlerde Çin malı ürünler nedeniyle karışmaya başlamış. Bu yüzden bazı dükkan sahipleri vitrinlerine “bu dükkanda Çin ürünleri satılmamaktadır” yazılı dövizler asmakta çareyi bulmuşlar.

BELSAM’ı ziyaret etmeden olmaz

Anadolu’da birbirlerini izleyen kültür zenginliğinden esinlenen Anadolu dokumacılığına yön vermiş olan Buldan’ın yine yükselen bir değer olması için el ele vermiş bir sanat merkezi.

Yazın yine geleceğiz
Buldan’a uzun bir yaz günü geleceğimiz konusunda kendimize söz verdik. Dönüş yolculuğumuzu Denizli-Aydın yolu üzerinden yaptık. Sultanhisar ardından Kuyucak ve Nazilli. Nazilli’de kuyu tandırı yemeden olmaz. Nazilli’nin ünlü bir et lokantasına girdik. Tandırlarımızı ısmarladık, yanında acı şalgam suyu, nefis bir akşam yemeği yedik. Aydın otoyolu ve İzmir. Bir Pazar gününün özeti…
Buldan El Sanatları Merkezi

1999 yılında ilçe kaymakamlığınca kuruluşu gerçekleştirilen BELSAM- Buldan el dokumacılığını yeniden canlandırmış. Gelecek kuşaklara yaşayan bir kültürel değer olarak aktarma mücadelesi vermiş. 1999 yılında ilçede 7’ye inmiş olan tezgah sayısı bugün 200’e yaklaşmış. Bunda da BELSAM’ın önemli bir katkısı var. Kaybolmakta olan el dokumacılığı canlandırılmış. BELSAM, geleneksel dokuma kültürümüzden günümüze ve yarına aktarılacak desen ve çizgileri bir değer olarak görmüş ve onları yaşatmayı ilke edinmiş. Doğal olarak da Buldan dokumanın başkenti ünvanına sahip olmuş.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.