Kavga ve küfür bitsin sevgi, saygı yerleşsin

GÜN geçmiyor ki; CHP’de bir olay olmasın…
Ve yine gün geçmiyor ki; CHP medyaya malzeme olmasın…
Biz yazmaktan bıktık, onlar kavga etmekten, tartışmaktan bıkmadı.
Kuşkusuz diğer partilerde de benzer tartışmalar, kavgalar, gürültüler oluyor…
Ama…
Hiç bir partide CHP’deki gibi olmuyor.
Olaylar, böyle ayyuka çıkmıyor.
Kimse birbirinin kafasını yarmıyor, gözünü çıkarmıyor, partiyi mahkemelik yapmıyor…
CHP, sadece İzmir’de değil, 30 il ve 220 ilçede mahkemelik.
Oysa….
Paylaşılamayan nedir?
Daha iyi hizmet etmek mi?
Yoksa…
Koltuğu ele geçirmek mi?
Her dönem benzer çatışmalar yaşanıyor.
Yazık…
Sevgisizliğin ve saygısızlığın doruğa çıktığı, sürekli kavganın olduğu bir yerde başarıdan söz etmek mümkün mü?
Bugün bir aile de bile eğer huzur yoksa, çocuklar doğru dürüst gelişme gösteremez.
Sağlıklı büyüyemez.
Her gün kavga eden aileyi komşuları, arkadaşları, dostları ziyaret etmez…
Kavga edilen yere kimse gitmez.
Herkes kaçar…
Anadolu’da kavgalı eve kız vermezler.
İşte bu yüzden kavganın eksik olmadığı bu partiye Anadolu halkı oy da vermiyor.
Parti yöneticileri, CHP’nin alamamasının nedenlerini başka yerde aramasın.
Halkın CHP’ye karşı antipati göstermesinde parti içi kavgaların büyük rolü var.
Hemen hemen her kongre sürecinde yaşanan naylon üye ve delege kavgaları, parti içindeki anti demokratik uygulamalar CHP’yi giderek halkın gözünde düşürüyor.
Halktan uzaklaştırıyor.
Şimdi yine aynı süreçten geçiliyor.
Dün omuz omuza olanlar, bugün karşı karşıya geliyor.
İzmir’e göz koyanlar, bu yaşananları avuçlarını ovuşturarak seyrediyor. “Bizim yapamadıklarımızı, kendi kendilerine yapıyorlar” diyor.
Çünkü…
Yapılacak yerel seçimlerde oy isteyen partililere İzmirliler,“Siz önce kendi içinizde barışı, demokrasiyi, kardeşliği sağlayın. Sonra gelin bizden oy isteyin” dediği zaman verecekleri yanıtı merak ediyorum.
Bu nedenle her geçen gün küçülen CHP’de yaralar sarılmalı.
Kavganın, küfürün yerine sevgi, saygı ve barış egemen olmalı.
Yoksa…
İzmir halkı, cezayı kestiği zaman vakit çoktan geçmiş olur.

***

CHP’de kayıp makbuz koçanı

CHP’de koltuk kavgasının nedeni ortaya çıktı.
Çünkü…
İzmir İl Başkanlığı’nda geçen dönem yönetimin bir cilt bağış makbuzu koçanını kaybettiği belirlendi.
Eski İl Başkan Vekili Zikri Dursun‘a zimmetli olan 100’lük makbuz koçanının akibeti belli değil.
Koçanlar, gerçekten kaybolmuş mu?
Yoksa…
Makbuzlarla para toplandı da birilerinin cebine mi gitti?
O da belli değil.
Sadece beyaz kağıt üzerinde, “Tutanaktır” denilerek yapılan harcamalar ve yeni yönetime yaklaşık 140 bin YTL borç bırakıldığı söyleniyor.
Eski yönetime yolsuzluk, usulsüzlük, görevi kötüye kullanma ve sahtecilik gibi suç isnatları var.
Bu iddialar nedeniyle Cumhuriyet savcılarına çok iş düşecek gibi görünüyor.
Anlaşılan CHP’liler yine mahkemelik olacak.

***

Kubilay ve Ecevit birlikte anılacak

GEÇEN hafta sonu İzmir’e geleceği açıklanan DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, gezisini bir ay erteledi.
23 Aralık’ta İzmir’e gelecek olan Sezer, Menemen’de Devrim Şehidi Kubilay’ı anma törenlerine katılacak. Bülent Ecevit Bulvarı‘nın açılışını gerçekleştirecek.
Bir taşla iki kuş vurulacak.
Böylece hem Kubilay, hem de Ecevit anılmış olacak.
BU arada DSP, İzmir’in 28 ilçesinde mahalle bazında örgütlenme çalışmalarına hız veriyor.
Yerel seçimlere oldukça iddialı hazırlanan parti, her mahallede 10’ar kişiden oluşan Mahalle Çalışma Grubu kuruyor.
İlçelerin büyük bir bölümünde bu çalışmaların tamamlandığı belirtiliyor.
DSP’liler, “Biz bu örgütlenmeyi 44 bin üyesinden 8 bin 700’ü sahte olan CHP’liler gibi kesinlikle yapmayacağız” diyor.
Sadece Büyükşehir sınırları içinde bulunan toplam 738 mahalle için ilk etapta 7 bin 380 parti üyesi gerekiyor.
Oysa…
DSP’nin şu anda üye sayısı İzmir genelinde beş bin düzeylerinde bulunuyor.
Demek ki, DSP’lilerin İzmir’da daha yapacak çok işleri var.
Hadi bakalım, kolay gelsin hayırlısı.

***

Sosyal demokrat liderler ve korkak başkanlar
 
BÜLENT Ecevit, Aydın Güven Gürkan, İsmail Cem ve son olarak Erdal İnönü bu dünyadan göçüp giden sosyal demokrat dört lider…
Bazı belediye başkanları, bu liderleri unutmadı, isimlerini cadde, bulvar, meydan, park ve kültür merkezlerine verdi.
Ama…
Sanki bazı CHP’li belediye başkanları, bu liderlerin isimlerini bir yere vermeye korkuyor.
Bence…
Bu liderlerin isimleri bir kaç yerde değil, daha çok yerde yaşamalı.
Öyleki, hemen her konuda organizasyon yah bu başkanlar bir panel bile düzenlemedi.
Organizasyon yapmak isteyenlere ise engel çıkardılar, destek olmadılar.
Neyse…
Dokuz Eylül Üniversitesi, Erdal İnönü için bir anma etkinliği düzenledi.
1 Aralık günü Sabancı Kültür Sarayı’nda saat 14.00’te gerçekleştirilecek “Farklı Yönleriyle Erdal İnönü” adlı etkinlikte, eski CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin, İnönü’nün torunu Gülsün Bilgehan, Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu ve İnönü’nün Özel Kalem Müdürü Uğur Büke konuşacak.
İzmirliler, bu panele katılarak Erdal Bey’i unutmadığını gösterecek.

Related Images: