Sizce bu şarkılar hangi ülkeye ait?

“Makber”, “İzmir’in Kavakları”, “Üsküdar’a Gider İken”… Ben bu şarkıları çocukluğumda ilk annemden dinledim. Annemin sesi çok güzeldi. Şimdi artık eskisi gibi pek söylemiyor. “Sesim yetmiyor” diyor. Ama ben tereddütte kaldım doğrusu. Siz de emin olamadıysanız, haydi gelin bu sorunun yanıtını Berrak Taranç’tan öğrenelim. Doçent Berrak Taranç, mezun olduğu okul olan Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bilimleri Bölümü’nde öğretim görevlisidir. Yeni çıkan iki kitabıyla ilgili olarak kısa bir söyleşi gerçekleştirdiğimiz Berrak Taranç’ın araştırmacı, besteci, kompozitör, müzisyen, öğretmen, bilim insanı, akademisyen, sanatçı olarak çok yönlü kişiliğini bu kısa söyleşide aktarabilmek mümkün değildi.

Ama özellikle İzmir’i seven, İzmir’in sosyal kültürel köklerini arayan meraklı bir kent gezgini iseniz Berrak Taranç’ın kitabevlerine yeni ulaşan son iki kitabında hoşlanacağınız çok şey var. Fergül Yücel :Kimlerin bu şarkılar sahiden…Berrak Taranç : Bu şarkılar ve daha pek çoğu, 1300 yılından beri birlikte ortak yaşam ve paylaşım sonucu zaman içinde Türk, Rum, Yahudi, Kürt ve Ermeni’lerin ortak kaynaşmış ezgileridir. Fergül Yücel :Berrak Hanım, uzunca bir zamandır Akdeniz müziğinin ve özellikle Türk-Yunan kökenlerine dair araştırmalarınız sürüyordu. Bu araştırma sonucu ikiz diyebileceğimiz ürünleriniz iki kitap olarak yayınlandı : “İki Kıyının Müziği” ile “Akdeniz Müziğinin Türk Ve Yunan Kökenleri”

Berrak Taranç : Ege Üniversitesi araştırma fon saymanlığının desteği ile Avrupa Birliği sürecinde Meda çerçevesinde hazırladığım projenin sonucunda ortaya çıkan kitaplar Ürün Yayınevi tarafından basıldı. Fergül Yücel :Bir zamanlar İzmir’in gece hayatının gözde eğlencelerindeki Rebetiko’dan çıktığınız yol sizi nerelere götürdü?Berrak Taranç : İzmir’de doğmuş olan Rebetiko ile başlayan bu serüven, İzmir popüler müzik tarihini araştırmaya ve oradan mübadiller ile Yunanistan’a ve Amerika’ya göç eden kültürlerin iç içe geçen müziklerinin izini sürmekte. Amerikan caz müziğine yansıyan etkilerine kadar giden bir araştırma. Fergül Yücel :Günümüz İzmir’inde bu izleri görebiliyor muyuz?Berrak Taranç : Tarihteki Cafe-Amane’ler ile Türkü Bar’ların benzeri oluşunun kökleri arasındaki bağlantıları araştırdım. İlginç benzerlikler var aralarında. Fergül Yücel :Amerika’da Caz ve Türkü Barlar ile Rebetiko arasındaki ilginç örgü “dünya ne kadar da küçük” dedirtiyor. Bulgularınızı destekleyen kaynaklar neler oldu?Berrak Taranç : Mübadele sonucu, Yunanistan’daki Anadolu özellikle Neo Ionia ve protest müziğin gelişimi ile politik yansımaları, Türk ve Yunan filmlerinde gördüğümüz, karşılıklı kültürel etkileşimler hep bu araştırmada ele alındı. 1997 yılından beri yaptığım araştırmalar, İzmir’den Atina’ya, Amerika’ya giden Rebetico müzisyenlerinin çıkarmış olduğu plaklar ve günümüze değin ulaşmış olanları bu konuda ipuçları teşkil ediyor. Fergül Yücel :Oryantalizm, protest müzik, arabesk müzik, müziğin siyasal ve sosyal temsiliyetleri gibi oldukça derin konularda yoğunlaşmak kitabınızın daha çok bilimsel araştırma yönünün ağırlık kazandığını gösteriyor. Sanki bu geniş alandan 3-4 kitap daha çıkar gibi.Berrak Taranç : Aslında toplumda etnik ayrıştırmalar yapıldığı sürece, bireyler de kimlik arayışlarını ve kendi kültürel ögelerini daha kapsamlı olarak yaymaya çalışıyorlar. Rebetico’nun gelişimi de bu yöndedir. Bundan böyle günümüzde de bu tür farklılıkların devam edeceği gerçeği maalesef ortadadır. Birarada yaşamayı keyifli hale getirir şarkılar. Çok kültürlü ve barış içinde yaşamanın güzelliklerini keşfetme şansımızın çok yüksek olduğu bir kent İzmir. Berrak Taranç kimdir?

1962 İzmir doğumlu; İstanbul Çamlıca Kız Lisesi’ni 1979’da bitirdi. Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bilimleri Bölümünden 1983’te mezun oldu. Aynı üniversitede Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Yüksek Lisans” yaptı ve “Sanatta Yeterlilik” unvanını aldı. 1984 yılında Ege Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuarında Öğretim Görevlisi olarak akademik yaşamına başladı. 1990 yılında Yrd. Doçent oldu. 1985 yılında Müzik Ansiklopedisi’ne “Türkiye’de Film Müziği” maddesini hazırladı. 1989’da Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde “İki Çağdaş Besteci Necati Gedikli-Turgut Aldemir” adlı araştırma projesini yayımladı. 1992-1999 yılları arasında “Çalgı Yapım Bölümü Başkanlığı” yaptı. 1995 yılından beri MESAM üyesidir. 1996 yılında “Voice of İzmir” topluluğunu kurdu. Topluluk için söz ve besteler yazdı. 1997-2000 yıllarında bu topluluğu ile UNESCO tarafından düzenlenen “I. /II. İki Denizin Yaratıcı Kadınları Festivali Akdeniz – Karadeniz” festivallerine katıldı. 1997 yılında 1 Eylül Dünya Barış Gününde Selanik Polihini Anfitiyatrosunda topluluk Taranç’ın yönetiminde kendi bestelerinden oluşan dotluk, barış, kadın ve mitolojik şarkılarını seslendirdi. 2000 yılında ise Antik Bizans Çalgıları Müzesinde “KARANTİNALI DESPİNA” adlı müzikli enstelasyonunu (yerleştirmeyi) gerçekleştirdi. Kurmuş olduğu Voice Of İzmir adlı toplulukla bir çok ulusal ve uluslararası festivale katıldı. Topluluğun çalışmaları halen sürmektedir. “Fokai Kayalıklarında Sirenaların Sesi” şarkısının sözleri ile Ege Kadın Danışma Vakfı tarafından 1998’de “Biz Şiiriz” adlı yarışmada “Jüri Özel Ödülü” aldı. 1999 yılındaki “Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali’nde (Ankara) Tangolarla Yalnız Bir Kadın Neveser Kökteş” adlı senaryosu ile en iyi belgesel film ikincilik ödülü aldı. 2001 yılında “Anadolu Uygarlıklarının Mitolojik Öykülerinin Günümüzde Türk Müziği ile Sentezi, Kadın, Dostluk, Sevgi, Barış Temaları ile Voice of İzmir” isimli projesi ile Ege Üniversitesi Bilimsel Araştırma Uygulama Merkezi (EBİLTEM) proje yarışmasında, Sosyal Bilimler kategorisinde “Mansiyon” Ödülü aldı. Aynı yarışmada 2003 yılında “Eğitilebilir ve Otistik Özelliği Olan Çocukların Rehabilitasyonlarında, Müzik ile Resim Yetisinin, İletişim Aracı Olarak Kullanılmasında Sosyal Çevre Oluşturma Süreci” isimli projesi ile Sosyal Bilimler Dalında “Birincilik” ödülü aldı. 2002 yılında “Winds of Rembetiko” isimli Klarnet Konçertosu, “Yerel Gündem 21 Kentleri I. Ulusal Kadın Etkinlikleri Festivali”nde, İzmir Sanat’ta seslendirildi. 2002-2004 yılları arasında “Temel Bilimler Bölümü, Türk Sanat Müziği Ana Sanat Dalı Başkanlığı” yaptı. 2003 yılında “Orta Öğretim Alan Öğretmenliğinde Güzel Sanatlar Eğitimi Müzik Öğretmenliği Tezsiz Yüksek Lisans Ana Bilim Dalı Başkanı” oldu. Halen bu görevini sürdürmektedir. Bir çok kısa, belgesel, uzun metrajlı filme ve reklam filmlerine özgün müzik yaptı. Tiyatro ve çocuk tiyatroları için özgün müzik yaptı. Birçok ulusal ve uluslararası sempozyum, konferans, kongre, kurultay, seminer ve panellere bildiri ve workshop çalışmaları ile katıldı. “Ege Bölgesinde Yaşayan Halk Müziği Ezgileri, Zeybekler ve Elli Altı Ezginin Çeşitli Yönleri ile Kataloglanması” (1988), “Film Müziği Üzerine Denemeler” (Kuram ve Uygulama) (2001) ve “Müziğe Yazınsal Dokunuşlar” (Bildiri Makale Konferans) (2001) “Voice of İzmir” (Belgesel) (2001) adlı kitapları vardır. 2005 yılında Fransız, Alman ve Türk ortak yapımı olan “Bazıları Onlara Levanten Diyor” isimli belgesel film için özgün film müziği tasarladı. Bu filmin “Levanten İzmir” isimli şarkısı Yunanlı şarkıcı Stathis Oulkeroglou’nun yönettiği Agios Stefanos Kadınlar Korosu tarafından Yunanistan’da seslendirildi. Aynı filminin “Levantenlerin Şarkısı” isimli ezgisi Aytül Büyüksaraç tarafından Uluslararası ve Ulusal festivallerde Türkiye’nin Renkleri Gurubu eşliğinde seslendirildi. Ege Üniversitesi Araştırma Fon Saymanlığı 04-DTMK/002 proje numarası ile “Avrupa Birliği Akdeniz İşbirliği (MEDA) Çerçevesinde Yaşayan Akdeniz Müziklerinin Kökenlerinin Araştırılması (Türkiye – Yunanistan)” isimli projesi 2007 yılında tamamlanarak 180 dakikalık belgesel DVD’si ile birlikte yayımlandı. 2007 yılında Akdeniz Müziğinin Türk ve Yunanlı Kökenleri (Kültürel ve Analitik Çalışma) isimli kitabını yayımladı. 2007 yılında “İki Kıyının Müziği” isimli kitabını yayımladı. Şu anda “İzmirli Türk Primadonna Aytül Büyüksaraç” isimli kitabını yayıma hazırlıyor.

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

,

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın