Orman içi kebap…

Bornova’nın Çiçekli Köyü’nü bilir misiniz? İzmir’e yakın en yoğun orman alanının bulunduğu bir köyümüzdür.

Yemyeşil görünümüyle hemen her kesimin iştahını kabarttığı bu bölgemiz ender korunabilmiş alanlardandı!

Yıllar önce arkadaşlar ile piknik yapmak için gitmiştik. Orman alanında dilediğiniz ağacın altına oturup piknik yapılabiliyordu…

Ama sanırım artık bu özelliğini büyük ölçüde yitirmiş gibi görünüyor. Geçen hafta Ayşe ile piknik yapmak için karar aldığımızda aklıma Çiçekli Köyü geldi.

Uzun yıllar sonra ne durumda olduğunu görmek ve çam ormanlarının içinde şöyle keyifli bir piknik yapmak için yola koyulduk. Bornova’dan Manisa yoluna girdiğimizde kurtların ormanları nasıl kemirdiğini gördük.

Yolun sağ tarafı yıllar önce İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura döneminde imara açılmış ve o bölgeye EV-KA-3 projesi uygulanmıştı.

Daha sonraki yıllarda ise EV-KA-3’ün hemen üzerine de İZYUVA projesi gerçekleştirilmişti. İrili ufaklı binalar ile orman alanı olan bu bölgeyi hemen hemen kaybetmişiz.

Çiçekli Köyü’ne girmeden önce sol tarafta ormanın içindeki yapılaşma öylesine büyümüş ki yeni bir semt oluşmuş. Büyümüş, büyüdükçe büyümüş…

Çiçekli Köyü yolu girişinin karşısında ise bildiğimiz toplu konut cinsinden yapılar oluşmaya başlamış. Üç beş katlı apartmanlar. Böyle garip bir yapılaşmanın içinde Çiçekli Köyü’ne ulaştık.

Girişte başlayan levha kirliliği dışında orman alanının tümünün dikenli teller ile çevrilmesi önce beni sevindirdi. Artık koruma altına almışlar diye düşündüm. Ama işin aslı öyle değil. Sağlı sollu lokantalar, kafeteryalar, konutlar, eğlence yerleri, düğün salonları şimdi sıkı durun o güzelim ormanın içinde atış poligonu bile var.

Kurşun sesleri arasında akşama kadar piknik yaptık, “seker mi sekmez mi ?”diye aklımızdan geçirmedik değil. Ama “önlem almışlardır” diye düşündük.

Tel örgüler, tel örgüler. Tel örgülerin hemen arkasında lokantalar, düğün salonları, eğlence mekanları, içkili mekanlar. Arada bir geçip giden Jandarmalar…

Şöyle “gideyim, kendimi ormanın içine atayım, birkaç lokma atıştırayım” derseniz… Böyle bir şansınız yok. Çünkü teller, teller, teller…

Arada bir tellerin arasında kapılar. Paralı girişler. Araç başına bu kadar, kişi başına şu kadar…

Ben Çiçekli Köyü’nü aradım. Ama bulamadım… Ağaçlar yerinde duruyor gibi. Sanki binalar çoğalmış gibi. Sanki tel örgüler uzamış gibi. Bir de o atış poligonunun orada işi olmazmış gibi düşündüm.

Orman içinde düğün salonu, kebap, vs…

Konutlar, konutlar, konutlar…

Sanki sahipsizmiş gibi geldi bana…

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın