Yönetim kurulu toplantısında sorular bölümüne geçildiğinde iki sorum oldu. İlkine, İzmir Valimiz Oğuz Kağan Köksal’ın göreve geldiği ilk günlerde kendisi ile yaptığımız görüşmede, İzmir’in ‘ısı ve enerji haritasının çıkarılması gerektiğini, bu harita hazırlanmadan yapılacak her türlü enerji yatırımının doğru olamayacağı konusunda görüş birliğine vardığımızı hatırlatarak başladım.
Sonra devam ettim; “Böyle bir ısı enerji haritası hazırlanmış mıdır?”
Sayın Vali doğal olarak, Genel Müdür Ali İçhdef’e döndü sorunun muhatabı olarak kendisinden bir açıklama bekledi. Ali İçhedef bir harita gösterdi sağ olsun. Ancak gösterilen bu küçücük harita nasıl koskocaman İzmir’i içine aldı anlayamadım. Tabi ben dahil kimse pek tatmin olmadı. İçhedef bu haritayla ki; varsa böyle bir harita, basın önüne çıkıp yüreklice, “Şurası Karşıyaka, şu bölge Bornova, Güzelbehçe’de şu enerji kaynakları kullanılacak” şeklinde bir açıklama yaparsa, önce Sayın Valimi sonra yönetim kurulu üyelerini ve beni, sonrada tüm İzmir’i bilgilendirerek çok önemli bir aydınlatma görevi yapmış olur diye düşünüyorum.
Aydınlatma deyince Seferihisar’da yeni açılan kuyuların ısı değerlerinin elektrik üretimi yapmaya uygun olduğu da konuşuldu toplantıda. Seferihisar’daki jeotermal arazisi MTA’dan 49 yıllığına, 1 milyon 800 bin YTL (1 trilyon 800 milyar TL) benim bildiğim, Oğuz Kağan Köksal’ın ifadesine göre daha fazla rakama kiralanmıştı. Olabilir. Devletin parası devlete gittiğine göre bence bir sorun yoktu. Bu bölgedeki ısı kaynakları da en yararlı şekilde kullanılacaktı. Yapılan açıklamada ise, bu bölgede elektrik santrali kurulması öngörülüyor, bu konuda ki çalışmalarında kısa sürede başlayacağı ifade ediliyordu. Buraya kadar bana göre de her şey normaldi. Ancak kafamda çözemediğim sorular vardı. İşte ikinci sorum bu konu ile ilgiliydi. İkinci sorumu yönelttim, “Türkiye’de IMF elektrik üretiminin özel sektörce yapılmasını öngörüyor. Bu tavsiye kanunla da yasalaştı. Artık elektrik üretimi özel sektör kapsamında yapılacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İzmir İl Özel İdaresi’nin ortaklığı ile kurulan bugün Jeotermal A.Ş. adına alan şirket hangi konumdadır. Önünde yasal engel var mıdır? Eğer var ise, kendi içinizde bir özel şirket kurarak mı bu sorunu aşacaksınız? Enerji Bakanlığı özel bir şirket kişiliğiniz olmadan size elektrik üretme izni nasıl verecek? Ayrıca Dünya Bankası ‘yenilenebilir enerji’ adına 8 yıl vadeli 4 yıl geri ödemesiz kredi imkanları sunuyor. Özel şirket kapsamında olmazsanız bu kredilerden nasıl yararlanacaksınız? Tüm bunlar gerçekleşmeden bu yatırımlara girer büyük harcamaları da yapar, üçüncü bir şahısa devretmek zorunda kalırsanız. Sonra ki yanıtınız ne olacaktır?”
Evet ikinci sorum buydu…
Bu sorularımın yanıtını İzmir Valisi açık yüreklilikle, “Ben bu sorunun yanıtını veremem” oldu. Sayın Valim benim ne demek istediğimi çok net anlamış olacak ki, yanıtına devam etti, “Bu yönetim kurulunda alınacak bir karardır. Benim bu soruya tek başıma yanıt vermem mümkün değil”
İzmir Jeotermal A.Ş. KİT midir, BİT midir?
Burada bir aldatma mı vardır? Yoksa bir zamanlar İzmir’de iki saatte Jeotermal A.Ş. (JEDA) kuruldu. İZ-EL de hemen kurulabilir mi? Yoksa; bunun alt yapısı mı kurulmaya çalışılıyor?
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.