Nefesin yetmediği an

Yerel siyasette hızlı gelişmeler yaşanıyor. Seçim yaklaştıkça transferler, geçişler, parti değişiklikleri yine gündemimizde. 1980 sonrasında parti değişikliklerini bu hafta en iyi biçimde Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy özetlemiş. Diyor ki Şeboy; “Ben parti değiştirmedim, halk partisini değiştirdi.”
Son olarak AK Parti listesinden seçim kazanan Cemil Şeboy’un siyasetteki çizgisine baktığınızda bir orada bir burada.
Şeboy; bunu mübah sayıyor. Tıpkı Buca’nın yetiştirdiği diğer ünlü siyasetçi Işılay Saygın gibi.
Demek ki, biraz bu Buca’ya da bakmak gerekli. Suyundan mı, toprağından mı desem acaba, merkez sağ siyasette genelde olanlar sık sık parti değiştiriyor. Bunu de seçmen istiyor. Oysa benim tanıdığım Bucalılar (Ki biri şimdi çok yakınımda ama Şirinyerli olduğunu söyler…) öyle durdukları gibi duruyorlar. Hiçbir zaman siyasi anlayışlarını değiştirmedikleri gibi, bu parti değiştirenleri de eleştiriyorlar.
Şimdi gelelim ince bir noktaya. Bu noktada gazetem Yakın Plan’ın da yazarı İzzet Sözen’in DSP Parti Meclisi Üyesi sıfatıyla Eski DSP İl Başkanı Cenap Börühan’a yönelttiği eleştiri. Sözen, “Birilerinin nefesinin tükendiği an” olarak Cenap Börühan’ın CHP’ye geçişini eleştiriyor.
Nefesin tükendiği an aslında ölümü simgeler. Sözen’e göre, Börühan siyasette öldü veya yaşamaz…

Çok bağlıydı

Cenap dostum benim üniversiteden sınıf arkadaşım olur. DSP’de ilk siyasete başladığında yine yakın arkadaşlarımın da içinde olduğu bir grupla buluşup, DSP’yi Ecevit’i ve bu partinin iyilikleri üzerine bana ciddi söylemlerde bulunmuşlardı. Gazeteci olarak yıllarca Cenap Börühan’ın bu partiye yönelik iyi duygu ve düşüncelerini aktardım. Partisine o denli bağlıydı ki, ben bile CHP’ye geçişine şaşırdım.
Ama, bu süreçte çok şaşırmamak gerekli. Hala Ecevit ailesinin yakasından tutup, bir türlü bırakmadığı DSP’nin çok mesafe alabileceğini ben de düşünmüyorum. İçinde siyaset yapan dürüst, iyi niyetli insanların varlığı ne yazık ki ortak topluma heyecan vermiyor. “Toprak işleyenin, su kullananın” felsefesiyle 17-18 yaşındaki gençlerin “Karaoğlan geliyor” diye dağlara taşlara yazı yazdığı günler geride kaldı.
DSP adına en son heyecanı Ahmet Piriştina bu kente vermişti. Öyle ki tövbeli sağcıları bile adı sol olan bir partiye geçmesine neden oldu. Örneğin Cengiz Bulut, Cemil Şeboy bunlardan ikisi. Piriştina’dan sonra her iki siyasetçi yine aslına döndü.
Dolayısıyla Cenap Börühan’ın nefesinin tükendiği an değil, yeni bir başlangıç yapma isteğinin ağır bastığını düşünüyorum. Bir küçük ayrıntıyı da bu arada hatırlatarak…
CHP’den ön sıra garantisi konusunda kuşkularım var. Bu garantiyi arayan o kadar çok isim var ki…
Börühan’ın bu açıklamasını İzzet Sözen dostumuz dile getirdi. Bu beyan biraz iddialı ve erken gibi görünüyor.
Bu gelişme DSP’de yaşandı. Bir başka gelişme ise SHP bünyesinde yaşanıyor. Bu konuda Yakın Plan’ın gündeme getirdikleri tek tek yaşanıyor. Bu olayın aktörlerinin de yazılanlardan duyduğu rahatsızlığı biliyorum. Bunu zaman zaman dile getiriyorlar. Bu gelişmelerin yaşanacağını kestirmeleri gerekiyordu galiba. Siyaset biraz da bunları öngörmeyi bilmekten geçiyor.

Related Images:

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın