Arkeolog Erginer İKSF'nin dönüşüm hikayesini anlattı 2025-05-16 21:00:00
Yazar: Güncel Haberler
İzmirliler’in yeni buluşma mekanı olarak tanımlanan İzmir Kültür Sanat Fabrikası, açıldığından bu yana düzenlenen etkinlikler, sunum ve söyleşilerle dikkat çekiyor. İzmir Kültür Sanat Fabrikası (İKSF) Müdür Yardımcısı Uzman Arkeolog Elif Erginer de yaptığı sunumla "Tekel Tütün Fabrikası'ndan Kültür Sanat Fabrikası'na - Bir Dönüşümün Hikayesi"ni anlattı.
Erginer, sunumunda İzmir'in en önemli endüstri miras yapılarından biri olan Alsancak Tekel Sigara Fabrikası'nın uzun süren kapsamlı restorasyonun ardından bir kültür sanat kompleksine dönüştürüldüğünü belirtti. Elif Erginer, yaklaşık 20 bin metrekarelik yapı kompleksinin İzmir Arkeoloji Müzesi ve İzmir Etnografya Müzesi ile İzmir Resim Heykel Müzesi’nin koleksiyonlarını bünyesine aldıktan sonra İzmir Kültür Sanat Fabrikası adıyla halka açıldığını söyledi.
İzmir Tütün Fabrikası'nın Reji idaresi tarafından 1884 yılında kurulduğunu belirten Erginer, 1930’larda Tütün Tekeli Kanunu'nun çıkmasından sonraki Tekel Tütün Fabrikası adını alan fabrikanın 1925 yılına kadar aktif kullanıldığını anlattı. Elif Erginer, 1925 yılında tütün rejisinin Fransızlardan satın alınmasıyla fabrikaya ilişkin tüm hak ve yükümlülüklerin devlete geçtiğini dile getirdi.
Uzman Arkeolog Erginer'in verdiği bilgiye göre, 1928 yılı öncesinde Tekel Tütün Fabrikası'nda 300’ü kadın 150’si de erkek olmak üzere toplam 450 işçi çalışıyordu. Fabrika içerisinde kıyma, zıvana, sigara makinesi, tütün paketleme makinesi, tamirat ve mukavva kutu atölyeleri bulunuyordu.
Tekel Tütün (Sigara) Fabrikası 1979, 1985 ve 2007 tarihlerinde farklı Koruma Kurulu kararları ile tescillenen yapılardan oluştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı, yatırım projeleri kapsamında fabrika binalarını "müze kompleksi" yapılmak üzere 2017 yılında projelendirdi.
29 Nisan 2023 günü İzmir Kültür Sanat Fabrikası adıyla halka açılan komplekste Atatürk İhtisas Kütüphanesi, Çocuk Kütüphanesi, İzmir Devlet Türk Dünyası Dans ve Müzik Topluluğu, sanat ve eğitim atölyeleri, idari bina, 9 bin 200 metrekarelik peyzaj alanıyla açık hava sineması, mescit ile sergi ve konser alanları yer aldı. 7 bin 240 metrekare ile yapı kompleksinin en büyük binası olan ve İzmir Arkeoloji Müzesi’nin bağlı bir birimi olarak hizmet veren Arkeoloji ve Etnografya Müze (Müze İKSF) binası giriş üzerine iki kattan oluştu.
İzmir Kültür Sanat Fabrikası (İKSF) Müdür Yardımcısı Uzman Arkeolog Elif Erginer, sunumunda daha sonra şu bilgileri paylaştı:
"Giriş katıyla birinci katta, İzmir ve çevresine ait İlkçağ, Arkaik, Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans dönemine tarihli altın, gümüş, bronz, mermer, pişmiş toprak, taş ve cam gibi materyallerden üretilmiş arkeolojik eserler sergileniyor. Daha yakın tarihimizin tanıkları olan yöreye özgü tekstil ürünleri, yazmalar, fermanlar ve benzeri eşyaların yer aldığı etnografik nitelikteki eserler de müzenin ikinci katında sergileniyor.
Müzedeki eserlerin teşhir ve tanzim planlamaları tematik bir bakış açısıyla yapıldı. Arkeolojik eserlerin bulunduğu giriş katında 'Denizden Gelen Güç', 'Eğlencenin Ruhu', 'Mermerde Yaratılan Miras', 'Ölümün Sembolleri' temalı eserler yer aldı. Birinci katta 'Medeniyetin Zihni', 'Bilgi ve Mitler Arasındaki Dünya', 'Malzeme ve Üretimin Ahengi' temalı eserlere yer verildi.
Etnografik eserlerin sergilendiği ikinci ve son katta ise 'Kültür Nakşedilen Motifler', 'Sokağın Sesi', 'Mücadele ve Zafer' ile 'Şehir Evinde Bir Gün' temaları çerçevesinde illüstrasyonlar, konu anlatımları, ses ve dijital unsurlar kullanılarak zenginleştirilmiş canlandırmalar yer aldı. Her yaştan ziyaretçiyi binlerce yıl öncesine uzanan keyifli bir tarih ve kültür yolculuğuna davet eden, eser deposu bulunmayan Müze İKSF'de 874 etnografik, 2 bin 472 arkeolojik, 1430 adet sikke olmak üzere 4 bin 776 eser sergileniyor."
(Fotoğraf: Esat Erçetingöz)