Nebioğlu Pasajı Sahaflar Çarşısı olur mu? 2025-01-05 19:45:00
Yazar: Saadet Erciyas
Tarihi Kemeraltı Çarşısı'ndaki Beyler Sokağı, bir dönem İzmir'in en önemli matbaalarına, yayın evlerine, gazetelerine, hatta kuruluş yıllarında Milli Kütüphane'ye ev sahipliği yapmış. Basım dünyasıyla ilgili görkemli günlerini uzun yıllar önce geride bırakan sokakta bu mirası Nebioğlu Pasajı'ndaki birkaç sahaf dükkanı sürdürmeye çalışıyor.
1990'lı yıllarda daha çok hazır giyim dükkanlarının bulunduğu Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nın 2. Beyler Sokağı'nda bulunan Nebioğlu Pasajı uzunca bir süredir eski kitap, efemera, eski fotoğraf, duvar resimi meraklılarının, araştırmacıların ziyaret ettiği bir mekana dönüşmüş durumda. Pasajda bulunan sahaflar buraya "Sahaflar Çarşısı" tabelasının asılmasını istiyor.
Esnafın 2025'ten beklentisi
2000'li yılların başından bu yana sahaflıkla ilgilenen Yeşilyurt Kitabevi'nin sahibi, aynı zamanda Nebioğlu Pasajı'nın da yöneticisi olan İskender Dereli ,"Burasının bir Sahaf Çarşısı olmasını istiyoruz. 2025 yılında beklentimiz Nebioğlu Pasajı'nın girişine Konak Belediye Başkanımız Nilüfer Mutlu'nun Sahaflar Çarşısı tabelasını asması" dedi. Kemeraltı Çarşısının "tarihi" kimliğiyle 500 yıldır ayakta kalmayı başarmış dünyanın sayılı çarşılarından biri olduğuna dikkat çeken İskender Dereli, taleplerini belediyeye ve muhtarlığa ilettiklerini belirterek şu görüşleri dile getirdi:
"Bu kadim çarşıda sahafların eski eser, belge, kitap meraklılarına hizmet vereceği bir alan olmaması büyük eksiklik. Şu an Nebioğlu Pasajı'nda Yeşilyurt Kitabevi, Tamu Sahaf ve Nostalji İzmir olarak bu eksiği gideriyoruz. Bu işler her zaman üç beş dükkanla başlar sonra da gelişir, büyür. Pasajımızda yeni sahaf arkadaşlarımızın hizmet vereceği birkaç dükkan daha var. İstiyoruz ki burası da Antikacılar Çarşısı gibi olsun. Oradaki çalışmaları biz de burada kendi alanımızda yapalım. Yıl içinde kitap mezatı, belediyemizin desteğiyle sahaf festivali düzenleyip şimdi sessiz sedasız olan bu mekanı, sokağı yeniden canlandırmak bir çekim merkezi haline getirmek mümkün."
Alsancak'taki Sevgi Yolu'nun 1990'lı yıllarda sahafların bir araya geldiği bir alan olarak ayrıldığını anımsatan Dereli, "Ancak yıllar içinde bu durum değişti. Artık orada eski kitap, eser yerine sınav kitapları, okul kitapları satılıyor" dedi. Bu işi yapmak isteyenler için Nebioğlu Pasajı'nın çok uygun olduğunu söyleyen İskender Dereli, "Buradaki kümelenmenin geliştirilmesi gerek. Sahafların bir arada olması esnafın ayakta kalması, dayanışması için çok önemli. Çok uzun yıllar matbaaların, kitapçıların bulunduğu Beyler Sokağı bölgesini yeniden ayağa kaldırmak gerekiyor" görüşünü dile getirdi.
Alt katında dükkanların üst katında ise ofis ve depoların yer aldığı Nebioğlu Pasajı, 2. Beyler Sokağı'nda Yılmazoğlu Pasajı ile komşu bir iş hanı olarak hizmet veriyor. Nebioğlu Pasajı'nın sahipleri arasında yayıncı, gazeteci, akademisyen ve ansiklopedi yazarı aynı zamanda bir dönemin en önemli yayınevlerinden Nebioğlu Yayınevi'nin kurucusu Osman Nebioğlu'nun da bulunduğu biliniyor.
Dr. Erkan Serçe'nin İzmir Büyükşehir Belediyesi Yayınları'ndan çıkan "İzmir'de Kitapçılık (1839-1928)" kitabında, Beyler Sokağı'ndaki basımevlerinden de söz ediliyor. "İzmir'deki matbaaların en gelişmişi olan Ahenk Matbaası ve Ahenk Gazetesi, Yeni Asır Gazetesi'nin İzmir'e geldiği ilk yıllarda basıldığı Sada-yı Hak Matbaası, Harf Devrimi sonrasında yeni şartlara kısa sürede uyum sağlayan ve İzmir'in en fazla kitap basan matbaalarından biri olan Marifet Matbaası bunlardan sadece birkaçıydı" deniyor.
***
Semra Yeşil'den yeni bir tarihi roman
İzmir'de Çarpar Yüreğim
İzmir'in en üretken yazarlarından birisi olan ve özellikle mübadele tarihiyle ilgili çalışmalarıyla dikkat çeken Semra Yeşil'in yeni romanı "İzmir'de Çarpar Yüreğim" Yakın Yayınları'ndan çıktı. Yazar, İzmir'de 1840-1955 yılları arasında geçen ve yaşanmış bir öyküden yola çıkılarak kurguladığı romanını iki yılda tamamlamış. Yeşil, Samos'ta başlayan, Smyrna, Urla, Buca ve İstanbul'da geçen mikro tarihsel romanında hayatta her sonun aslında yeni bir başlangıç olduğunu vurgulamış.
Semra Yeşil, başta Bella Vue, Bella Vista yani Kordon bölgesi olmak üzere bir dönem İzmir'in levantenler, Rumlar ve kentte yaşayan yabancılar arasında son derece popüler olan mekanları detaylarıyla betimlemiş kitabında. Dönemin en gözde ve şık otellerinden Hotel Grand Huck'ın görkemli salonlarına, Frenk Gazinosu'nun hareketliliğine, Cafe d'Eden'in şıklığına, zengin ailelerin kız çocuklarına Helen kültürünü anlatan Homerion Kız Okulu'na, Ariston Pastanesi gibi lezzet duraklarına tarihi belgelerden yola çıkarak yer vermiş.
Semra Yeşil'in "İzmir'de Çarpar Yüreğim" romanında 1883 yılında yaşanan büyük İzmir depremi, İzmir'in Yunanlılar tarafından işgali, işgalin yerli ve Rum halkı üzerindeki etkileri, Selanik'teki Yangın, 9 Eylül'de Türklerin kenti işgalden kurtarışı, büyük İzmir yangını gibi kent tarihinin dönüm noktası olaylar da arka planda anlatılmış. İzmir'e 1800'lü yılların ortalarında Samos'tan gelip kök salan bir Rum ailenin dördüncü kuşağına kadar işlenen öykü, tarihsel gelişmelerin ışığında keyifli bir anlatımla harmanlanmış.
Yazar Semra Yeşil, Aralık ayında yayımlanan ve kitap evlerinin raflarında yer alan kitabını 25 Ocak 2025 Cumartesi günü saat 13.00-1500 arasında Yakın Kitabevi'nde imzalayacak, okurlarıyla söyleşecek.
•••
Ayşe Başak Kaban'dan yazarlık atölyesi
Yaşamını Datça'da sürdüren gazeteci - yazar Ayşe Başak Kaban, Datça Belediyesi ve Datça Yazı Evi işbirliği ile yaratıcı yazma atölyesi düzenliyor. Son kitabı Çevrimiçi'nin ardından, edebiyata gönül verenlerle yazma atölyesinde buluşan Kaban, Aralık ayında başlayan ve 10 hafta sürecek olan kursun Mart ayında ikinci turunun başlayacağını belirtiyor. Ayşe Başak Kaban kursa ilişkin şu bilgiyi paylaşıyor:
"Burada öncelikle sıfır noktasına iniyoruz. Yani bir çocuk gibi etrafımıza bakmaya, yeniden merak etmeye, böylelikle hayal gücümüzü aktif hâle getirmeye çabalıyoruz. Oyunlar oynayarak yapıyoruz bunu. Öncelikle yazma utangaçlığını yenmek ilk hedeflerden biri. Ben herkesin hayal gücü olduğuna ve yazabileceğine, yazmanın ise şifalandırıcı gücü olduğuna inanıyorum."
Kursa katılanların yazmayı kendini geliştirmek için öğrendiklerine değinen Ayşe Başak Kaban, "Sonrasında ise öykü ve roman gibi kurgu yazımının temeline iniyoruz" diyor. Kaban, "Kurslarımız haftada bir - iki saat gibi başladı. Bunun dışında ara tatilde de 10-13 yaş çocuklar ile Datça Demokrasi Evi'nde yaratıcı yazma atölyemiz gerçekleşecek" diye ekliyor.
***
Bergama'dan Efes'e Erişilebilirlik belgeseli gösterilecek
Herkes İçin Turizm Derneği'nin hazırladığı "Bergama'dan Efes'e Erişilebilirlik" belgeseli 6 Ocak 2025 Pazartesi günü (bugün) İzmir Atatürk İl Halk Kütüphanesi'nde gösterilecek. Etkinliğin İzmir Rehberler Odası (İZRO) ve Atatürk İl Halk Kütüphanesi işbirliğiyle gerçekleştirileceğini belirten Herkes İçin Turizm Derneği Başkanı Ali Aydoğmuş, belgeselde dernek tarafından kültürel alanlara yapılan gezilerde engelli bireylerin çektiği görüntülerin yer alacağını belirtti. Kütüphanenin seminer salonundaki etkinlik saat 14.00'te başlayacak. Gösterilecek belgesel sırasında işaret dili çevirisi ve sesli betimleme de yapılacak.
***
Yazar Birkan Bayındır'dan iki kitap
Eğitimci - yazar Birkan Bayındır'ın 2016 yılında Nota Bene Yayınları'nca yayımlanan "Düşkapanından Kaçan Elma" adlı öykü kitabının ardından "Aşka" adlı ikinci kitabı yayımlandı. Yazar Bayındır, Mimas Yayınları'ndan çıkan yeni kitabında okuru mitolojiden, çevreye ilişkin gerçekçi gözlemlerinden ve düş dünyasından süzülen kurmaca öykülerinden bir seçkiyle kucaklıyor. Birkan Bayındır'ın kitapta kısa ve içten anlatımı dikkat çekiyor. Okurla sohber eder gibi kaleme aldığı öyküleri ilk satırlardan başlayarak merak uyandırıyor, kimi öykülerinin sürpriz sonları ise okuru şaşırtıyor. 2002 yılından bu yana özel eğitim öğretmenliği yapan Bayındır, fotoğraf sanatıyla da uğraşan bir yazar. Yazmanın kendisi için vazgeçilmez bir tutku olduğunu belirten Birkan Bayındır, "Belki sizden sonra yaşayacak bir okura yazıyorsunuz, bu çok heyecan verici" diyor.