Kategori: Kent-Yaşam yazıları
-
Balıkesir’den Uludağ’ı gördük
Dursunbey İstasyonu’nun yanındaki yoldan Alaçam Dağları’nın zirvesine tırmanmaya başladık. Değirmeneğrek yaklaşık 800 metre yükseklikte yer alan, Orman Genel Müdürlüğü’ne ait bir işletme. İzmir-Ankara demiryolunu aşıp Değirmeneğrek’e yöneldiğimizde artık ormanın derinliklerinde, sarıyla, kırmızıyla, kahverengiyle iç içe, akarsulara yol arkadaşıydık. Bu arada şömine keyfi için yarım kilo kestane almayı ihmal etmedik. Üç kişiye iki gün yetecek kadar…
-
Bir kare fotoğraf için…
Erdal İnönü’nün ölümünün ardından çok şey yazıldı, çizildi ve söylendi. Ben şimdiye kadar hiçbir yerde anlatılmamış, hiçbir yerde dile getirilmemiş bir konuyu burada ilk kez aktaracağım. Çünkü ne zaman aklıma gelse Erdal İnönü’nün bu konuda sessiz kalışını ve bunu bir protesto olarak sunuşunu unutamıyorum. 1988 yılıydı sanıyorum. Milliyet Gazetesi’nde çalışıyorum. Uzun bir bayram tatili mevsimlerden…
-
Karaçamlar müzesi
Denizli bölgesine yaptığımız gezilerin sayısını hatırlamıyorum bile. Gezilmesi, görülmesi ve kalınması gereken o kadar çok doğal güzellik var ki, saymakla, gidip-gelmekle bitmez. Ekim ayının ilk hafta sonu Denizli’nin Beyağaç ilçesine bir yolculuk yaptık. Beyağaç ilçesi çam ormanlarının içinde kalmış, geçimini bu yönden sağlayan sevimli bir ilçe. Aydın otobanından çıktıktan sonra Denizli’ye sapmadan Tavas yolu üzerinden…
-
On güne 1500 kilometre
On günlük tatilde 1500 kilometre yol giderek bu sürenin içine ne güzellikler sığdırdığımı ve yaşadığımı anlatacağım. Ayşe yaklaşık iki aydır ailesinin yanındaydı ve dönmesini bekliyordum. Ağustos ayında planladığım geziyi sürekli erteleyerek Eylül ayına kadar geldik. Eylül ayının beşinde Ayşe’yi otogarda karşıladım. Eve geldik, zaten ben kamp malzemelerini birkaç gün önceden hazırlamıştım. Tüm eşyaları aracımıza yükledik…
-
Eh! gezi sayılabilir, işin ucunda piknik var…
Lise yıllarında adını bugün bile unutmadım İlhan Hocamız vardı. Laik, çağdaş, insan gibi insan bir görünüm sergiliyordu. Bizlere çok sıcak yaklaşır. Din derslerinin dışında sohbetler ederdi. Yobaz görüntüsü hiç vermezdi. Bizi sık-boğaz etmezdi. Din dersleri seçmeli olduğu için ben tercih etmezdim. Dersler boş geçerdi. Ama İlhan Hoca benimle sohbetini sürdürür. Neden derslere girmediğimi sormazdı bile.…
-
Martlı Şelaleleri
Kütahya’nın Simav ilçesinin çevresi binlerce dekar orman alanlarıyla kaplı. Eynal Kaplıcaları, Alaçamlar, Gölcük ve daha birçok güzellik sanki bu bölgeye özel olarak sunulmuş. Yeşilin ve çiçeklerin bin bir rengi, yer altı sıcak suları, kerestecilik bu bölgenin kalkınmasında çok önemli rol üstlenmiş. Bu arada Simav’ın kuru fasulyesini de unutmamak gerekiyor. Gördüğüm kadarıyla bölgede yaşayanlar da bu…
-
İzmir’e çok yakın…
Sıcaklar her geçen gün artıyor ve öyle görünüyor ki artmaya da devam edecek. Bu sıcaklara İzmir’in yüksek nemi de eklenince dayanacak gücü kalmıyor. Yapış – yapış oluyor insan. İstediğin kadar yıkan sabunlan iki dakika içinde yine ter içinde kalınıyor. Doğal olarak hafta sonu iple çekiliyor. Serin denize kendini bırakmak ve saatlerce yüzmek, bir hafta boyunca…
-
Daha nice masalara…
Geçen gün annem telefonda, “Oğlum elektrik sayacının saati dönmüyor, fatura boş geliyor, ilgilenir misin?” diye dert yanıyor. Annem arar da hiç ilgilenmez miyim? Önce Tedaş’ı arayarak nasıl bir yol izleyeceğimi öğrendim. “Bir elektrik sayacı alacaksınız. Sonra bu sayacı Tedaş’ın abone servisine götüreceksiniz” O kadar. Siz öyle sanın Bakın şimdi, fıkra gibi ya! Önce Çankaya’da elektrik…