Gerçek engelleri kaldırmak…

Son zamanlarda annemi ve benzer yaş gruplarını gözlemliyorum. Annemin dizinde yaşla birlikte bazı rahatsızlıklar ortaya çıktı. Ufak tefek operasyonlar geçirdi. Haliyle kaslarda da zayıflama var. Bazen diz kilitlenmiyor ve boşalıyor. Bu kez de düşüyor ya da düşme tehlikesi yaşıyor.

Hâlbuki eline bir destek alsa bu risklerin hepsi ortadan kalkacak. Daha büyük tehlikelere karşı elinde büyük bir can simidi olacak. Ancak gelin de anlatın benim anneme! Mümkünü yok! Büyük bir ihtimalle kendini çok yaşlı hissediyor ve destek kullanmayı reddediyor.

Geçen yaz, yıllardır birlikte çalıştığım Öğrenci Dekanım Mine Kayıcan’ı hayat boyu birlikte mutlu yaşayacağı Berk Köse ile evlilik törenlerinin heyecanını paylaşmak üzere İzmir Konağı’ndaydık. Sevenlerinin yoğun ilgisi o kadar yoğundu ki bir ara sıcak geldi ve pencereyi açma ihtiyacı duyduk. Ancak bir türlü istediğimiz seviyede pencereyi yükseltemedik. Benim akıllı eşim; Komik Adam, yani Serdar Uzun, hemen bir taktik geliştirdi. Benim desteklerimden birini aldı, pencereye dayanak yaptı. Yani pencerenin engeli ortadan çoktan kalktı. Sonra da onu fotoğrafladı. Bu arada yine uzun yıllardır birlikte çalıştığım arkadaşım Fulya Alagöz’ün oğlu Yiğit, pencereden çok güzel bakıyordu.



Hani son zamanlarda çoğunlukla sosyal sorumluluk projelerine konu olan “engelleri kaldırmak” meselesi var ya, biz ailecek bu durumu farklı değerlendiriyoruz. Bizce bir insanın, herhangi bir sebepten dolayı yapamadığı veya zorlandığı bir durum varsa destek alarak bunu ortadan kaldırırsa işte o zaman gerçekten “engelleri kaldırıyordur”.

Ben desteklerimi veya ağrım olması durumunda tekerlekli sandalyemi gönül rahatlığıyla kullanıyorum. Desteklerim bana özgürlük veriyor. Yapacaklarımı daha zevkli, daha rahat yapabiliyorum.

Sonuçta asıl engel, yollarda veya imkânlarda değil. Asıl engel zihinlerimizde… İşte kaldırmamız gereken de sadece bu!

Related Images:


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın