Garanti Bankası İzmir / Kıbrıs Şehitleri Şube Müdürlüğünden Gelen Yanıt
Yazar: Haluk Işık
Sevgili dostum Hasan Tahsin’in sıklıkla vurguladığınca, yazıp çizdiklerimizi yayınlayan “yerel basın organları”nı sadece “üç beş kişi” okuduğundan, önümüzden arkamızdan vıdı vıdı yapılıp, kafa bulunmakta; hazindir, bu tiplerle yüz yüze gelindiğinde, “Okumadım, görmedim, izlemedim” ayaklarına yattıkları görülmektedir. Ki biz bu tür arkadaşlara, yine bu köşede yayınlanan “Ay, bilmiyordum!” başlıklı yazımızda, sırmalı yaldızlı bir boy aynası tutmuştuk.
Zaman zaman o yazının okunması, “Kendinden Menkul Değerler Borsası” üyelerinin, akıl fikir sağlığına iyi gelebilir. Bu kadar peşrev yeter, anlayan anlamıştır. Gelelim asıl konuya.
29 Mart 2013 tarihli “Sevgilim İzmir”de, bizzat tanık olduğum bir olumsuzluğu dile getirip, bir dizi soru sormuş, verilecek yanıtı aynen okurlarımızla paylaşacağımı belirtmiştim. Söz konusu yazı, adı geçen bankanın müdürünü muhatap alıyordu. (Bakınız: Yazarın Diğer Yazıları: Garanti Bankası, İzmir / Kıbrıs Şehitleri Şubesi Müdürlüğü)
Sevgili dostum Saadet Erciyas’ın haber vermesi üzerine, adı önemsiz kargo şirketinin Nokta şubesine gittim. Bön Bakış-Sıfır Beceri Beylerin “Bizde yok, başkalarına bak!” yönlendirmesiyle, bölgedeki diğer şirketleri dolaşıp geri dönerek; yarım saatlik sinir bozucu “Yok öyle bir kargo abiciğim! / Olması gerek öyle bir kargo kardeşim!!” meydan savaşı sonucu kavuşabildiğim zarftan, bir mektup çıktı.
Virgülüne dokunmadan, sizlerle paylaşıyorum:
“Sayın Haluk Işık,
Öncelikle 28 Mart Perşembe günü, Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ndeki şubemizin önünde yaşanan olay için duyduğumuz üzüntüyü sizinle ve nezdinizde Carnege Topluluğu’nun değerli üyeleriyle paylaşmak istiyorum.
Yazınızın ardından, olaya müdahil olan güvenlik görevlisi arkadaşımızla görüştüm. Tiyatro oyuncularının şubemizin önüne geldiği sırada, kendisinin; korkutmak, tedirgin etmek gibi bir amacı olmadığını öğrendim.
Takdir edersiniz ki, faaliyet gösterdiğimiz sektör nedeniyle, güvenlik önlemlerini her zaman en üst seviyede tutmak zorundayız. Söz konusu olayın da tamamen “güvenlik” hassasiyetinden kaynaklandığını bilginize sunarım.
Tüm çalışmalarının odağına “insan”ı koyan ve yıllardır kültür-sanat alanında önemli çalışmalara imza atan bir bankanın yöneticisi olarak, yaşadığımız bu münferit olay nedeniyle duyduğumuz üzüntüyü tekrar ifade etmek isterim.
Saygılarımla.
Yeşim Açıksöz
Kıbrıs Şehitleri Şube Müdürü
Garanti Bankası
(İmza)”
Bu mektup bize ne anlatıyor? Bence şunları anlatıyor;
Sayın Açıksöz gibi duyarlı insanların hala var olduğunu ve böylesi insanlar sayesinde kentten, ülkeden ve dünyadan umudu kesmemek gerektiğini,
Karşılıklı ve küçücük “bilgilendirmelerin”, pek çok sorunu çözebileceğini,
Herkesin “kendince haklı” olmasından kaynaklanan iletişimsizliğin; hepimizin paylaşacağı, anlayış ve hayatı kolaylaştırma düzeyini yakalamakla ortadan kalkacağını,
Sorulara yanıt vermenin insanı küçültmediğini, sözgelimi Sayın Açıksöz gibi, saygıdeğer bir konuma taşıdığını...
Uzatmaya ne gerek, daha ne olsun? Bence, yazdıklarımıza gösterilen bu incelikli tavır, tüm kurum, kişi, makam vesairesiyle, herkese örnek olsun. Ki böylelikle kentimiz, ülkemiz ve dünyamız daha yaşanır olsun. Bizim başkaca bir derdimiz, hesabımız, beklentimiz yoktur.
Bu açıklamanın, Carnege Topluluğuna iletilmesi sorununa gelince... O sorun bizden çok, 2013 İzmir Tiyatro Günleri’ni düzenleyenleri ilgilendirmektedir ve mutlaka gereğini yapacaklardır.
2014 İzmir Tiyatro Günlerine ışık tutacak ve benzeri sorunların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınmasını sağlayacak, “2013 İzmir Tiyatro Günleri Değerlendirme Dosyası”nda, bu yazıların da yer alacağından ve konuşulacağından eminim.
Sayın Müdüre ve kurum çalışanlarına teşekkürümü, en yakın zamanda bir kahvelerini içmek üzere gittiğimde, bizzat dillendireceğim.
Åžimdilik selam olsun.