Sadece bir kere
Yazar: Erdal Ä°zgi
Seçimi alırdı, almazdı.
Aday olurdu, olmazdı.
Örgüt isterdi, istemezdi.
Tabanı vardı, yoktu.
Lideri severdi, sevmezdi.
İzmir giderdi, kalırdı.
Seçim, seçmen, sandık, takvim ne kadar gerçekse dolaşan söylentiler de o kadar boş.
Sanki İzmir'in derdi bitmiş, bitirilmiş, her ağızdan bir laf, her çatıdan bir senaryo.
Milletin boğazı, esnafın kasası yangınlarda; ses yok.
Terör illeti çok yönlü mayalanıyor; çıt yok.
Sosyal Güvenlik Reform Yasası çalışanı, emekliyi vuracak; muhatap yok.
Elektrik, su, Telekom faturaları itiraz dinlemiyor; gören yok
Türban memleketin ortasına balta gibi indi; direnen yok.
İlle de seçim. Soru tek kalıp.
Bence bu alır.
Sence kim alır?
***
Kenetlenmeyi beceremedik
Bölünmeden vazgeçemedik.
Hizipliğe ayırdığımız beyni sorunlara, amaçsız lafa yorduğumuz çeneyi çözümlere tahsis etsek, belki toplumsal tatmine biraz ulaşırız.
Seçim görüşümüz, rengimiz, oyumuz, adayımız yerinde kalsın.
Dönelim başka şeylere.
Bakın gelmesi halinde İzmir'e köşeyi döndürecek EXPO için şurada ne kaldı?
Uluslar arası çapta ses getirecek bütünlük sergileyemez miyiz?
El ele tutuÅŸup EXPO zinciri mi oluÅŸturulur,
14 Şubat Sevgililer Günü bahane edilip vizeyi verecek BİR üyelerine gül mü gönderilir,
"Akıl aklıdan üstündür" diye rakibimiz Milano'yu sollaması için fikir, proje, kampanyayı içeren yarışmalar mı düzenlenir,
İzmir'in Körfez girişlerine, en yüksek tepelerine EXPO dev balonları mı konulur? Bilemem.
Hiç olmazsa 31 Mart'a kadar yani iki ay ortak amaç uğruna kenetleniriz.
Başarırsak, ayakkabı boyacısından taksicisine, kebapçısından inşaat işçisine herkes kazanır.
Hiç de fena olmaz, kimseyi de bozmaz.
***
Bu yazıya sebep, EXPO rakibimiz Milano'nun bayan belediye başkanını ziyaret eden İzmirli gazeteci meslektaşlarım oldu.
İtalyan hükümetinde iki kez bakanlık yapmış, başkanlık seçimlerini yüzde 52 oyla kazanmış, finans olduğu kadar iletişim uzmanı Letizia Moratti, bizimkileri fena etkilemiş.
Milano'nun EXPO'yu alması için "kayıtsız-şartsız" tek patronu-başkanı ilan edilen Moratti, umutları biraz törpülemiş, moralleri bozmuş, güzel diyarımızı unutturup kentinin yaptığını, yapacağını konuşturmuş.
Hatta yazdırmış da...
Toparlanmak elimizde. Atalım tümünü, sadece EXPO rozetini takalım.
Şöyle silkinip, "inansak - inanmasak" Mart sonuna kadar birleşmeyi becerelim.
Biz daha çok seçimler görür, birbirimizi yeriz.
Bir kere de böyle deneyelim.
Gün doğmadan neler doğar.