Kırat, İzmir'de şahlanır mı? 2005-12-13 00:00:00
Kırat, İzmir'de şahlanır mı?
Yazar: Çağlayan Bilgen
DYP İzmir'de kongre süreci tam gaz sürüyor.
İlçe kongrelerinin çoğu tamamlandı.
Önümüzdeki ay içinde il kongresi yapılacak.
Ama tarih belli değil.
Parti kulislerinde mevcut il başkanı Turan Arınç'ın yanı sıra, il yöneticisi Cevat Kırkpınar'ın ve idealist gruptan da Kani Aydoğdu veya Tarcan Ülük'ün adaylığı konuşuluyor.
Demokrat Parti, Adalet Partisi gibi köklü bir geleneğin temsilcisi olan DYP'nin en üst yönetim organı olan Genel İdare Kurulu'nda İzmirli temsil eden Emin Dinleten ise mümkün olduğu kadar bu grupların dışında kalmaya çalışıyor.
Kimseyle özel yemeklerde veya kapalı kapılar ardında buluşmuyor.
Görüşmek isteyenlerle partide kendine ayrılan odada buluşuyor, konuşuyor.
Kırsal kesimde yükselişe geçen Kırat'ın, kent merkezlerinde de halkı kucaklayabilmesi için yeni projeler hazırlanıyor.
Tıpkı CHP'liler gibi henüz daha dışa dönük pek çalışma yapma fırsatı bulamayan, DYP'lilerin yeni dönemde iş başına gelecek yöneticilerini doğrusu zor görev bekliyor.
Bakalım yeni yöneticiler, Kıratı İzmir'de şaha kaldırabilecek mi?
Yaşayıp göreceğiz.
***********
DUYDUK
***********
Delege çıkamayan başkanlar
İZMİR'DE AKP ilçelerin büyük çoğunluğunda delege seçimlerini tamamladı. Partinin pek çok ağır topu delege olurken, bazıları da seçilemedi.
Örneğin; eski Göztepe Spor Kulübü Başkanı ve son seçimde AKP'den Konak Belediye Başkan adayı olan İskender Tuğsuz ile eski Konyalılar Vakfı Başkanı Mehmet Aydoğan mahallelerinden delege bile seçilememiş.
*****
Kuşatılmış kentler
Kentler eskiden kılıçla, kalkanla, tankla tüfekle kuşatılırdı.
Oysa şimdi öyle mi?
Artık kentleri kuşatmak için başka silahlar kullanılıyor.
Eğer bir kenti veya ülkeyi kuşatmak istiyorsanız, önce o kentin dört bir yanını kaçak yapılarla doldurmanız, sonra da kentin ekonomisinde kayıt dışılığı hakim kılmanız yeter.
Gerisi çok kolay.
Bu tür kentleri ve ülkeleri kuşatmanız için başka bir şey yapmanıza gerek yok.
Biraz da siyasi iktidarlar bu duruma çanak tutuyorsa, işiniz daha da kolay demektir.
Nitekim bu ülkede çeşitli dönemlerde kaçak yapılar için çıkarılan imar afları...
Vergi ve prim afları...
Yasalara saygılı olan vatandaşın "kümesteki kaz" yerine konulması...
İşte bu şekilde kentler ve ülkeler kuşatılmaya başlıyor.
Ulusal ekonominin kaleleri tek tek elegeçirilip çok uluslu şirketlerce teslim alınıyor.
İlçe kongrelerinin çoğu tamamlandı.
Önümüzdeki ay içinde il kongresi yapılacak.
Ama tarih belli değil.
Parti kulislerinde mevcut il başkanı Turan Arınç'ın yanı sıra, il yöneticisi Cevat Kırkpınar'ın ve idealist gruptan da Kani Aydoğdu veya Tarcan Ülük'ün adaylığı konuşuluyor.
Demokrat Parti, Adalet Partisi gibi köklü bir geleneğin temsilcisi olan DYP'nin en üst yönetim organı olan Genel İdare Kurulu'nda İzmirli temsil eden Emin Dinleten ise mümkün olduğu kadar bu grupların dışında kalmaya çalışıyor.
Kimseyle özel yemeklerde veya kapalı kapılar ardında buluşmuyor.
Görüşmek isteyenlerle partide kendine ayrılan odada buluşuyor, konuşuyor.
Kırsal kesimde yükselişe geçen Kırat'ın, kent merkezlerinde de halkı kucaklayabilmesi için yeni projeler hazırlanıyor.
Tıpkı CHP'liler gibi henüz daha dışa dönük pek çalışma yapma fırsatı bulamayan, DYP'lilerin yeni dönemde iş başına gelecek yöneticilerini doğrusu zor görev bekliyor.
Bakalım yeni yöneticiler, Kıratı İzmir'de şaha kaldırabilecek mi?
Yaşayıp göreceğiz.
***********
DUYDUK
***********
Delege çıkamayan başkanlar
İZMİR'DE AKP ilçelerin büyük çoğunluğunda delege seçimlerini tamamladı. Partinin pek çok ağır topu delege olurken, bazıları da seçilemedi.
Örneğin; eski Göztepe Spor Kulübü Başkanı ve son seçimde AKP'den Konak Belediye Başkan adayı olan İskender Tuğsuz ile eski Konyalılar Vakfı Başkanı Mehmet Aydoğan mahallelerinden delege bile seçilememiş.
*****
Kuşatılmış kentler
Kentler eskiden kılıçla, kalkanla, tankla tüfekle kuşatılırdı.
Oysa şimdi öyle mi?
Artık kentleri kuşatmak için başka silahlar kullanılıyor.
Eğer bir kenti veya ülkeyi kuşatmak istiyorsanız, önce o kentin dört bir yanını kaçak yapılarla doldurmanız, sonra da kentin ekonomisinde kayıt dışılığı hakim kılmanız yeter.
Gerisi çok kolay.
Bu tür kentleri ve ülkeleri kuşatmanız için başka bir şey yapmanıza gerek yok.
Biraz da siyasi iktidarlar bu duruma çanak tutuyorsa, işiniz daha da kolay demektir.
Nitekim bu ülkede çeşitli dönemlerde kaçak yapılar için çıkarılan imar afları...
Vergi ve prim afları...
Yasalara saygılı olan vatandaşın "kümesteki kaz" yerine konulması...
İşte bu şekilde kentler ve ülkeler kuşatılmaya başlıyor.
Ulusal ekonominin kaleleri tek tek elegeçirilip çok uluslu şirketlerce teslim alınıyor.
