Gezici kütüphanenin 63 yıllık öyküsü 2023-10-16 09:00:00
Yazar: Saadet Erciyas
İzmir Milli Kütüphane Gezici Kütüphanesi İzmir'in ilk kurumsal mobil kütüphanesi
İzmir Milli Kütüphane, geçtiğimiz günlerde İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ile birlikte Uluslararası Üniversite Kütüphaneleri Birliği’nin güz dönemi seminerine ev sahipliği yaptı. Kütüphanedeki sunumlardan biri “İzmir’in toplumsal hafızası için önemli bir anıt” başlığını taşıyordu. Kütüphanede görevli genç kütüphaneci Ezgi Ergin'in yaptığı sunumdan Milli Kütüphane'nin İzmir'deki "gezici kütüphane" çalışmasına da önderlik ettiğini öğrendim.
Milli Kütüphane'nin eski müdürlerinden Ahmet Gürlek'in kaleme aldığı Kent Kitaplığı'ndan 2012 yılında çıkan "100. Yılında İzmir Milli Kütüphane" kitabında gezici kütüphane çalışmaları konusu yer alıyordu. Konuyla ilgili biraz daha fazla bilgi almak istedim. Bu amaçla İzmir Milli Kütüphane Vakfı Başkanı Ulvi Puğ ile kütüphanede bir araya geldik. Puğ, gezici kütüphaneye ilişkin arşiv fotoğraflarını paylaşırken yakın zamanda başlattıkları özel bir çalışmadan da söz etti.
Posta ile kütüphane hizmeti
İzmir'de gezici kütüphane öncesinde, yerleşik kütüphanelerin dışında kütüphanesi bulunmayan ilçelere bu hizmetin ulaştırılması konusunda ilk çabaların 1930-1935 yılları arasında görüldüğü biliniyor. Prof. Dr. Osman Ersoy'un Türk Kütüphaneciler Derneği Bülteni'nde yayımlanan "Gezici Kütüphaneler II" başlıklı yazısından bu tarihlerde İzmir çevresine "posta ile" kütüphane hizmeti verildiğini öğreniyoruz. İzmir Amerikan Kız Koleji de 1957 yılında Karaburun'daki köylere gezici kütüphane hizmeti götürmeye başlamış.
İzmir'in kurumsal olarak "mobil kütüphaneyle" tanışması ise 1960 yılında Milli Kütüphane sayesinde gerçekleşiyor. Tıpkı kuruluşunda olduğu gibi vatandaşın bilgi ve kültür seviyesini yükseltmek amacıyla, önce Kütüphane Müdürü Sabri Kemal Özertem'in önerisiyle 1955 yılında "gezici kütüphane servisi"nin kurulması kararlaştırılıyor. Olanaklar elverdiğince kitaplar alınıyor, kitapların taşınması için gereken çantalar yaptırılıyor. Gezici kütüphane hizmetinde kullanılmak üzere sipariş edilen araç 1959 yılında alınıyor. Üzerinde “Milli Kütüphane Gezici Kitaplığı” yazan ve çalıştığı süreçte binlerce kilometre yol yapan araç köy yollarında ömrünü tamamlayınca, bu kez1965 model bir jeep kitaplığa dönüştürülerek hizmet sürdürülüyor.
İzmir Milli Kütüphane'nin "gezici kütüphane" aracı 11 Mayıs 1960 tarihinde hizmete girerek önce Cumaovası (Menderes) ve Değirmendere bucaklarında 16 köye ulaşıyor. Hazırlanan 1000 kitaplık koleksiyon, 50'şer kitaplık çantalarla 15 günlük sürelerle kitapseverlerle buluşuyor. Gezici kütüphanenin kornasını duyduğunda çocukların anneleriyle evlerden, erkeklerin köy kahvesinden sevinçle yanına koştuğu araç, şimdilerde çoğunda yerleşik bir halk kütüphanesi bulunan ilçelerin köylerinde on yıl sürecek hizmetine başlıyor.
1961 yılında Eşrefpaşa bucağına bağlı Seydiköy Uzundere, Cumaovası bucağına bağlı Görece, Bulgurca, Barbaros, Çamlıköy, Keler, Esen, Şaşal, Develi, Dereköy, Akçaköy, Sandi Gölcükler, Değirmendere bucağındaki Değirmendere, Yeniköy, Traşça, Ahmetbeyli, Çakaltepe, Çile, Gümüldür, Kesre, Çileme, Sancaklı, Kesre-Ortaköy, Seferihisar ilçesine bağlı Ürkmez, Bornova ilçesine bağlı Pınarbaşı, Işıklar, Altındağ, Doğanlar, Naldöken, Kavaklıdere, Bayındır ilçesine bağlı Uladı, Kızılcaovalı, Arıkbaşı gezici kütüphanenin durakları arasında yer alıyor.
Her yıl köy ve ödünç kitap sayısı artıyor
İzmirliler'in o dönem kitaba ve okumaya olan hasretini yıllar içinde aracın ziyaret ettiği köylerin yanı sıra ödünç verdiği kitapların sayısından da görmek mümkün. 1960 yılında 16 köye 2 bin 500 kitapla hizmet götürülüyor. 1961 yılında gezici kütüphanenin ulaştığı köy sayısı 36'ya kitap sayısı 2 bin 754'e, hazırlanan çanta sayısı ise 40'a yükseliyor. 1962 yılında gidilen köy sayısı 64, servisteki kitap sayısı 3 bin 472, çanta sayısı 60'a çıkıyor. 1963 yılında köy 80'e, kitap sayısı ise 7 bin 395'e ulaşıyor. 1964 yılında servisin ödünç verdiği kitap sayısı 8 bine yaklaşırken parasal sıkıntılar nedeniyle gezici kütüphane hizmetine bir süre ara veriliyor.
Milli Kütüphane Vakfı Başkanı Avukat Ulvi Puğ, o dönem kütüphane müdürü olan Kemal Özertem'in de bu ziyaretlere katıldığını anlatıyor. Ancak köy yollarındaki bozukluklar nedeniyle sık sık aracın tamire gittiğini belirtiyor. Kütüphanenin arşivinden paylaştığı fotoğraflarda yolda kalan, çamura saplanan aracın ve personelin çektiği zorluklar da açıkça görülüyor.
"Sohbet de yapılıyordu"
Ulvi Puğ, o yıllarda çok önemli bir hizmeti yerine getiren gezici servisin köylere sadece kitap götürmediğini de anımsatıyor. Gezici kütüphanelerin konusunda uzman kişileri de köylere götürdüğünü, sohbet toplantıları düzenlediklerini ve aynı zamanda film gösterileri yapıldığını belirtiyor. Gezici kütüphanelerin ulaştığı köylerde zaman içinde şube kütüphanesinin kurulduğunu kaydeden Puğ, "Bu şube kütüphaneleri yapılırken köydeki kadınların bile büyük bir istekle inşaatında çalıştıklarını arşivimizdeki fotoğraflardan görebiliyoruz" diyor.
Şube sayısı artıyor
Milli Kütüphane'nin okuma ateşini yaygınlaştırdığı İzmir'in çevresindeki bölgelerde 1963 yılında şube kütüphaneleri açılmaya başlıyor. Bu şubelere üç ayda bir değiştirilmek üzere 250 kitaplık dermeler götürülüyor. Her ziyarette şubeler denetleniyor. 1965, 1966 yılları arasında beş yerde birer şube kütüphanesi kuruluyor. 1980 yılı öncesinde Milli Kütüphane'nin Ören, Pancar, Bağyurdu, Havran ve Değirmendere'de beş şube kütüphanesi oluşturuluyor. Ancak hem personel hem parasal sıkıntılar nedeniyle büyük başarı sağlayan gezici kütüphane servisi, 1970 yılında durma noktasına geliyor. 10 yıllık süreçte binlerce kilometrelik ziyaretlerde binlerce köylü emektar kütüphanecilerin çabasıyla kitap okuyabiliyor, eğitim yaşamını sürdüremese bile bir şeyler öğrenebiliyor. En çok da kadınlar kitaba erişebiliyor.
"Milli Kütüphane herkese açık"
Bugün bir dönem Milli Kütüphane'yle yaygınlaştırılan gezici kütüphane hizmetini, İl Halk Kütüphanesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi sürdürüyor. Ulvi Puğ, İzmir Milli Kütüphane'nin 1 milyon 700 bin kitap, merkezin yanı sıra Karataş'taki şubesi ve Ahmet Piriştina Kent Arşivi'ndeki sürekli yayınlar bölümüyle hizmet verdiğini belirtiyor. Puğ, Milli Kütüphane'nin sanıldığı gibi sadece araştırmacılara değil, çocuklar dahil, yararlanmak isteyen herkese açık olduğunu dile getiriyor.
•••
İzmir Milli Kütüphane'nin şeref defterleri halkla buluşuyor
Türkiye'de özel girişimle kurulan, kurulduğu 1912 yılından bugüne "milli" olarak anılan İzmir Milli Kütüphane, Cumhuriyetin 100. yılında ziyaretçi şeref defterlerini okurlarla buluşturuyor. 1915 yılından günümüze devlet adamlarının, yazarların, tarihçilerin, politikacıların ziyaret edip hayranlıklarını kendi el yazısıyla dile getirdiği defterler çok yakında kitap olarak okurlarla buluşacak.
Milli Kütüphane Vakfı Başkanı Ulvi Puğ, Atatürk'ün üç kez ziyaret ettiği İzmir Milli Kütüphane'nin şeref defterlerinin tarandığını, bazısı Eski Türkçe olarak kaleme alınan yazıların da Türkçe'ye çevrildiğini belirtti. Ziyaretçi şeref defterleri içinde Recaizade Ekrem, Fevzi Çakmak, Fahreddin Altay, İzmir Valisi Aziz, Celal Bayar, İsmet İnönü, Sabahattin Ali, Refik Koraltan, Yahya Kemal, Adnan Saygun, Adnan Ötüken, Süleyman Demirel, Kemal Kılıçdaroğlu gibi çok sayıda önemli kişinin ziyaret sırasında imzaları bulunuyor.