Mimar Necmeddin Emre'nin Kokluca'da annesi için mezar tasarımı 2023-06-14 22:48:22
Yazar: Orhan Beşikçi
Cumhuriyet döneminde gömüye açılan Kokluca Mezarlığı’nı ziyaret ederseniz günümüzün modern mezarları arasında, sayısı çok fazla olmasa da Osmanlı dönemine ait mezar ve mezar taşlarıyla karşılaşırsınız.1900 yılında Faik Paşa Mezarlığı’na defnedilen, bir süre sonra mezarı ve mezar taşı buradan Kokluca Mezarlığı’na nakledilen Bayraktar Süleyman Ağa’nın mezarını ziyaret ettiğim günlerde, yeşil-beyaz doğal taşlarla inşa edilmiş modern görünümlü mezar dikkatimi çekmişti. İzmir’de Kızılçullu bölgesinden çıkan, adına taş ustalarının “Kızılçullu taşı” dediği, ıslanınca rengi koyulaşan, eski İzmir evlerinde ve işyerlerinde yapı taşı olarak kullanılmış, yeşil doğal taşın (andezit) beyaz mermerle ustaca harmanlandığı bu mezar, her gidişimde ziyaret ettiğim mezar haline geldi…
Prof. Dr. Cahit Telci'nin “Modernleşme Dönemi Mezarlıklarına Bir Örnek Kokluca” başlıklı makalesinden:
“Kokluca Mezarlığı’nın en önemli yönü hiç şüphesiz bir taraftan mezar taşlarının formunda Osmanlı dönemi kitabe metinlerinden nispeten farklı olarak tanzim edilen yeni kitabe metni eğilimidir. Bütün bu farklılaşmalarla beraber önceki dönemlerin taş formlarının devam ettiği örnekler de hayli fazladır. Dolaysıyla mezarlık bir yönüyle kültürün devamlılığına işaret ederken çok farklı bir tarzın da öncüsü olma vasfını taşımaktadır. 1930’lu yıllarda yapılan mezarlar estetik açıdan Türk Mezar kültüründe farklılaşmanın devamlılığına işaret etmesi bağlamında dikkate değer örnekler sunmaktadır.”(1)
Prof. Dr. Cahit Telci ve arkadaşlarının araştırıp yazdığı “İzmir’in Son Osmanlıları Kokluca Mezar Kitabeleri” kitabı sayesinde bazı İzmirli ailelerin kayıp zannettikleri ata mezarlarıyla buluşmalarının sevincine tanık olmuştum. Sanırım önümüzdeki günlerde profesyonel turist rehberi dostlarım Kokluca’ya geziler düzenleyip buradaki mezarları öyküleriyle anlatacaklar…
Yeşil-beyaz mermerlerin ustaca harmanlandığı mezara gelince… “Merhum Şeyh Ahmet Efendi Refikası, Merhum Hayreddin Bey’in ve Mimar Necmeddin Emre’nin Anneleri Hatice Nükhet Hanım’ın Ruhuna Fatiha 19-8-1932” yazılı kitabesinde, Mimar Necmeddin Emre adını görmek, mezara ilgimi daha da artırdı…1922 İzmir yangını sonrası kentin imarında görev alıp, özgün yapılar tasarlamış, Birinci Ulusal Mimarlık Dönemi mimarları arasında yer alan, Sanayi-i Nefise Mektebi’nde mimarlık eğitimi görmüş (1913) Devlet Tiyatrosu, Gazi İlkokulu, Mimar Kemalettin Caddesi’nde inşa ettiği Silahçıoğlu ve Akseki hanları gibi bir çok esere imza atmış, Mimar Necmeddin Emre adına yabancı değildim…
“Necmettin Emre salt yapı üretmeyen, İzmir Mühendis ve Mimarlar Birliği ile sonradan Mimarlar Birliği Başkanlığı’nda çalışarak mimarlık camiasında mesleki örgütlenme çalışmalarına katılan; Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu, Ankara Vakıflar Mimarlığı, İmar Vekâleti, İzmir Şubesi İmar Şefliği, İzmir Belediye Fen Müdürlüğü, Vilâyet Baş mimarlığı görevlerinde ve Vilâyet Umum Meclis üyeliğinde bulunan; mimari proje yarışmalarına jüri olarak katkı koyan; İzmir Valisi Kâzım Dirik ve Aziz Oğan’ın kurdukları İzmir Asâr-ı Atika Muhipleri Cemiyeti’nde eski eserler üzerinde önemli çalışmalar yapan; Türk mimarisi, konut sorunu ve Aydınoğulları'na ait eserler üzerinden yazdığı makaleleri Arkitekt dergisi ile mimarlara; İstanbul'da İkdam, Yeni Mecmua, İzmir'de Anadolu, Yeni Asır ve Hizmet gazeteleri üzerinden de topluma aktarma derdinde olan bir entelektüeldir.”(2)
Yükseltisi pahlarla kırılmış minyatür mermer sandukayı andıran, ayak ucu taşının üstüne yerleştirilen sekizgen oyma iki suluğun ortasına oturtturulan beyaz mermer sekizgen kaidenin üzerine, sekizgen sütünce dikilip tepesine dört yüzü sarmaşık desenli başlık takılması, mezara anıtsal bir görüntü kazandırmış. Sadeliği ve biçimi, mermere işlenmiş Türk üçgenleri, bana mezarı mezarcı ustalarından çok bir mimar tarafından tasarlanmış olabileceği izlemini verdi…
Diğer bir konu da, yıllardır boyanmadığı için üzerindeki pası doğal rengi olmuş, yuvarlak ve kare kesitli demir korkulukların içerisinde kalan, çevresi mozaik harpuşta ile çevrili aile mezarlığına, aradan 91 yıl geçmiş olmasına rağmen başka gömü yapılmamış. Hatice Nükhet Hanım’ın yanındaki boş mezar yerini Mimar Necmeddin Emre sağlığında kendisi için satın almış olabilir mi?
Mimar Necmeddin Emre adının Mimar Kemalettin Caddesi ile irtibatlı bir sokakta yaşatılması önerisinde bulunmuştum. Aynı isteğimi tekrarlayıp, sevenlerini Mimar Necmeddin’in annesinin mezarına sahip çıkmaya davet ediyorum…
Kaynaklar:
(1) İzmir’in Son Osmanlıları Kokluca Mezar Kitabeleri İzmir, Büyükşehir Belediyesi İZELMAN AŞ.
(2) Necmettin Emre: Arafta Bir Mimar. Doç. Dr. Deniz Dokgöz, Araş. Gör. Fulya Selçuk, Araş. Gör. Rabia Akgül.
https://docplayer.biz.tr/136025796-Necmettin-emre-arafta-bir-mimar.html