İMO: Yara sarmak yerine önlem alınmalıdır 2022-03-01 20:00:00
Yazar: Güncel Haberler
İzmir'in tüm ilçelerinde ve ülkemizin tamamında yapı stokunun mevcut durumunun belirlenerek gerekli görülen noktalarda güçlendirme veya dönüşüm uygulamaları gerçekleştirilmesini istedi. İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) İzmir Şubesi'nden yapılan açıklamada, halkın temel afet bilincini arttıracak eğitimler planlanması gerektiğinin altı çizildi.
İMO İzmir Şubesi'nden yapılan açıklamada, ülkemiz topraklarının yüzde 98'inin deprem kuşağında yer aldığı belirtilerek bunun ciddi bir doğa olayıyla karşı karşıya olduğumuzun en büyük göstergesi olduğuna dikkat çekildi. 01 - 07 Mart tarihleri arasını kapsayan "Deprem Haftası" nedeniyle yapılan açıklamada, depremlerin yalnızca yaşandıklarında değil, öncesinde ve sonrasında yapılacak hazırlıklarla da gündeme gelmesi gerektiği vurgulandı.
Depremin afete dönüşmesinin yaşanan şehirlerin ve bu şehirlerde yaşayanların dirençliliğiyle ilgili olduğu belirtilen açıklamada, "Bu nedenle bütün toplumun bu ortak amacı benimsemesi ve bu doğrultuda afetlerle mücadele politikamızın gözden geçirilmesi gerekmektedir" denildi. Son olarak 30 Ekim 2020 Ege Denizi'nde meydana gelen depremin Bayraklı ilçesinde ağır can ve mal kayıplarına neden olduğu anımsatılan açıklamada, yaraları sarılmaya çalışılan bu depremin, olası afetlere karşı bilimin ve tekniğin öngördüğü önlemlerin alınması gerektiğini hatırlattığı görüşüne yer verildi.
30 Ekim Depremi'nin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İMO İzmir Şubesi arasında imzalanan protokol kapsamında Bayraklı ilçesi yapı stoku envanteri tamamlandığı belirtilen açıklamada, yürütülen bu çalışmaların tüm İzmir'e yayılması gerektiği dile getirildi. "Unutmamak gerekir ki, tehlikenin boyutu, yapı stokumuza ne kadar hakim olduğumuza bağlı olarak ve deprem öncesi alacağımız önlemlerle orantılı bir şekilde değişecektir" delen açıklamada kentimiz ve ülkemiz için yapılması gerekenler şöyle özetlendi:
"İzmir'in tüm ilçelerinde ve ülkemizin tamamında yapı stokunun mevcut durumu tespit edilerek gerekli görülen noktalarda güçlendirme veya dönüşüm uygulamaları gerçekleştirilmelidir. Halkın temel afet bilincini arttıracak eğitimler planlanmalı, deprem afetine karşı kent konseylerinin, muhtarların ve gönüllü mahalle sakinlerinin katılımıyla mahalle afet örgütlülüğü oluşturulmalıdır. Olası bir afete karşı bilinçli ve örgütlü tutum afetle mücadelemizi güçlendirecektir.
Bir sonraki afet kapımızı çalmadan, kent sakinlerinin hakları korunarak afetlere hazırlık yapılmalı ve şehirlerimizin dirençliliği arttırılmalıdır. Deprem afetine karşı toplumun bilinci yükseltilirken içerisinde yaşadığımız yapıların, kullandığımız kamu binalarının ve altyapımızın sağlıklı olması da deprem afetine karşı en büyük güvencemiz olacaktır."