İzmir'de organ bağışının artırılması, vatandaşlarda farkındalık oluşturulması amacıyla İl Sağlık Müdürlüğü koordinatörlüğünde Türk Kızılayı Ege Bölge Kan Merkezi Müdürlüğü - Gönüllü Verici Merkezi, İnsan İçin Umut Derneği işbirliğiyle “Umuda Işık Tut" projesi hazırlandı. Proje kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi’nde gerçekleşen konferansta konuşan İl Sağlık Müdürü Uzm.Dr.Bediha Salnur, "İzmir'de, 300'den fazla beyin ölümünden sadece 100 küsurunda bağış var. 200 tane umut ve can olabilecek organımız toprak olmuş” dedi. Kimseyi neden organ bağışlamadıkları için eleştirmediklerini söyleyen Uzm.Dr.Bediha Salnur, organ bağışını daha fazla anlatmak durumunda olduklarını belirtti.

İzmir bağışta birinci

“Umuda Işık Tut" projesi kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa İl Sağlık Müdürü Uzm.Dr.Bediha Salnur, Türk Kızılayı Ege Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr.Gökay Gök, Katip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İslami İlimler Fakültesi Dekan Vekili Prof.Dr.Saffet Köse, İnsan İçin Umut Derneği Başkanı Menşure Gökçe, sağlık sektörü temsilcileri,vatandaşlar ve çok sayıda muhtar katıldı.

İzmir'in organ bağışı ve naklinde birinci sırada olduğunu anlatan İl Sağlık Müdürü Uzm.Dr.Bediha Salnur, hala bağışı anlatamadıkları vatandaşların olduğunu söyledi.Durmadan çalışmaya devam edeceklerini kaydeden Uzm.Dr.Salnur, “Organ bağışını daha fazla anlatmalıyız. İzmir'de 300'den fazla beyin ölümünden sadece 100 küsüründe bağış var.Ama 200 tane umut ve can olabilecek organlarımız toprak olmuş. Bedenlerimiz toprak olmasın. İnsan için umut olsun. Göremeyene göz olsun” diye konuştu. Bazı vatandaşların,’Organlarım uyuşturucu ya da alkol alan birine gider mi?' dediğini söyleyen Uzm.Dr.Bediha Salnur, “Böyle bakamayız. İnsanı yaşatmak durumundayız. Herkese organ bağışının önemini anlatmalıyız" dedi.

Önyargılar var

Kan ve kök hücre bağışı konusunda bazı önyargıların bulunduğunu belirten Türk Kızılayı Ege Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Gökay Gök, güvenli kan temini projesi kapsamında şu ana kadar 1 milyon 370 bin kişiye sunum yaptıklarını anlattı. “Kanarya Sevenler Derneği’ne bile gittik” diyen Dr. Gökay Gök, “Herkes bilgi sahibi olmalı. Bizim de görevimiz anlatmaktır. Bu sunumlar her ilçede yapılacak. Biz sürekli sahadayız" diye konuştu.

Dr. Gök, konumasında 2013 yılında başlayan TÜRKÖK projesiyle ilgili olarak şu bilgileri paylaştı: "Türkiye'de bin 200 ilik bekleyen hasta var. Bu herkesin çocuğu olabilir. Türkiye'de TÜRKÖK'ten önce 38 bin 175 gönllü bağışçı vardı. Bu kadar kişinin içinden bin 200 nakil bekleyen hastayı kurtaramıyorduk. Vatandaş, yurtdışındaki kemik iliği bankasına muhtaçtı. Şimdi ise Kızılay 190 bin gönüllü vericiye ulaştı. Türkiye genelinde 223 bağışçıdan kök hücre toplama işlemi gerçekleşti. Yani 223 evladımızı kurtardık. 2014 ile 2016 yılları arıasında Ege'de 25 bin 526 kök hücre bağışı topladık. 29 bağışçıdan da kök hücre alındı. 2017 yılında Türkiye hedefi 88 bin, Ege'de ise hedef 12 bin.”

Bağış dinen caiz

Organ bağışıyla bir insana can vermenin bütün insanlığa can vermek olduğunu vurgulayan Katip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İslami İlimler Fakültesi Dekan Vekili Prof.Dr.Köse ise organ bağışının dinen caiz olduğunu söyledi. Organ bağışıyla ilgili olarak kendilerine çok sayıda soru geldiğine değinen Prof.Dr.Köse “Bir müslüman, gayri müslüme organ verebilir mi?diyorlar. Bunda bir problem yok. Insan, insan olduğu için şereflidir. Organın tek başına dini, imanı yoktur” dedi.


Bu yola baş koyduk

Projenin ortağı olan İnsan İçin Umut Derneği Başkanı Menşure Gökçe ise organla umut olmanın, bir insana umut olduğunu söyledi. Derneğin beş yıldır bu alanda çalıştıklarını anlatan Gökçe “Hedefimiz insanlara yararlı bir şeyler anlatabilmek. Gözünde umut olan kim olursa olsun, ben ve ekibim bu yola baş koyduk. Biz daha önce 15 ilçede uyuşturucu ve kadına şiddetle de mücadele ettik. Organla umut olmak bir insana umut olmaktır. Organ bağışı konusunda mücadele 81 ile yayılacak ve İzmir de bu konuda örnek olacak” diye konuştu.