Türkiye Alzheimer Derneği 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü nedeniyle İstanbul’da bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda son dönemde yapılan aşı çalışmalarında olumlu gelişmeler olduğu açıklandı. Alzheimer’dan korunma konusunda ise Akdeniz tipi beslenme ile sosyal ve hareketli yaşamın önemi vurgulandı.

Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu, Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Haşmet Hanağası, Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Başar Bilgiç ve Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü’nün katılımıyla gerçekleşen toplantıda Alzheimer tedavisinde ve teşhisinde kaydedilen gelişmeler anlatıldı.

Aşı hastalara umut olacak mı?

Dünya Alzheimer Federasyonu’nun 2014 raporuna göre dünyada 44 milyon Alzheimer hastasının olduğu, bu sayının 2030 yılında 76 milyona, 2050 yılında ise 135 milyona çıkacağı tahmin ediliyor. Türkiye’deki Alzheimer hastalarının ise 350 bin ile 400 bin arasında olduğu belirtiliyor.

Türkiye Alzheimer Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Başar Bilgiç bu yıl daha uygun hasta grupları ile daha erken dönemde ve de daha uygun dozlar ile yapılan yeni aşı çalışmalarında olumlu sonuçlar sağlandığını belirtti. Dr. Bilgiç, “Halen devam eden bu çalışmalarda ülkemiz de uluslararası konsorsiyumun bir parçası olarak yer alıyor. Alzheimer aşısı çalışmalarının sonuçlarını tüm dünya ile birlikte biz de heyecanla bekliyoruz” dedi. Doç.Dr. Başar Bilgiç, tanı ve tedavi alanında yeni gelişmeler olduğunu söylerken, bu yıl yapılan bilimsel çalışmalarda basit bir tükürük analizinin hastalık tanısında yardımcı bir yöntem olabileceğini gösterdiğini anlattı.

Çalışan kadınlarda bunama riski daha düşük

Son yıllarda yapılan çalışmalarda hastalığın köklerinin çocukluk çağına kadar inebildiğini anlatan Doç. Dr. Başar Bilgiç, çalışkan bir beynin Alzheimer’e daha az oranda yakalandığını gösteren bulgulara da rastlandığını dile getirdi.

Doç. Dr. Başar Bilgiç konuya ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Bu sene İsveç'te ilgi çekici bir çalışma yapıldı ve bu çalışmada yaşlı kişilerin geçmişlerine dönülerek kişilerin 10 yaşındaki okul karnelerine bakıldı. Karneleri kötü olanlarda bunama riskinin daha yüksek olduğu, karneleri pekiyi olanların ise daha az oranda bunama geliştirdikleri görüldü. Ayrıca ilkokul eğitiminin üzerine eğitim alanlarda ve yüksek eğitimine devam edenlerde, ayrıca karmaşık işlerde (daha fazla iletişim gereken işler, kişinin yönlendirme yaptığı ve talimat verdiği işler gibi) çalışan kadınlarda bunama riskinin daha düşük olduğu ortaya çıktı.”

Yalnızlık hastalığı tetikliyor

Türkiye Alzheimer Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Başar Bilgiç, Alzheimer hastalığındaki bilinen risk faktörlerinden birinin de yalnızlık olduğuna dikkat çekti. Doç.Dr. Bilgiç, “Bu sene bu bilgiyi destekler şekilde az hareket eden, çok TV izleyen ve de yalnız yaşayan kişilerde zihinsel işlevlerin daha kötü olduğu gösterilmiştir. Sonuç olarak son bilgiler doğrultusunda eğer bu hastalıktan korunmak istiyorsak hareket edelim, dostlarımızla, konu komşularımızla, akrabalarımız ile bol bol güzel vakitler geçirelim, zihnimizi çalıştıracak faaliyetlerde (kitap okumak, Sudoku çözmek gibi) bulunalım ve de gelecek kuşaklarımıza yüksek ve kaliteli bir eğitim sağlayalım” diye konuştu.

Akdeniz tipi diyet önemli

Beslenme tarzının da Alzheimer hastalığının yavaşlaması üzerinde büyük bir etkisi olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Başar Bilgiç, Akdeniz tarzı,sebze ve meyve açısından zengin bir diyeti benimsemenin ve düzenli egsersizin hayat kurtarıcı olabileceğini belirtti.

Derneğin İzmir’de de şubesi bulunuyor

Türkiye Alzheimer Derneği’nin halkı bilgilendirmek konusunda yürüttüğü çalışmalara her geçen yıl hız verdiğini belirten Dernek Başkanı Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu dünyada örnekleri giderek yaygınlaşan “Demans Dostu” ve “Mavi Dalga” akımlarını ülkemizde de başlatmayı planladıklarını söyledi.

Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu “Bu akımların amacı, yalnızca hastalıkla pençeleşen hastaları ve hasta yakınlarını değil, genciyle yaşlısıyla tüm halkı hastalığın özellikleri hakkında olduğu kadar, hastalık riskini azaltmak ve sağlıklı yaşlanmak konusunda da bilgilendirmek. Türkiye Alzheimer Derneği ayrıca, Avrupa’da birçok örneği bulunan Demans Dostu ortamlar yaratmak üzere çalışma başlatıyor. Dernek hazırladığı Ulusal Demans Stratejisi’ni ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlarla istişare ederek, Alzheimer Hastalığı ilgili mücadeleyi bir ülke önceliği haline getirmek için çalışıyor” dedi.

Türkiye Alzheimer Derneği’nin Ankara Bursa, Denizli, Erzurum, Eskişehir, İzmir, Kadıköy, Kayseri, Karabük, Mersin, Konya ve Samsun’da şubeleri bulunuyor. Derneğin www.alzheimerdernegi.org.tr adresinde hastalığa ilişkin önemli bilgiler, uzman görüşleri, hasta yakınlarına öneriler yer alıyor.