Prof. Dr. Sözbilir: Bölgedeki depremler dikkatle izlenmeli
Yazar: Güncel Haberler
Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin (DAUM) Ege Denizi'nde Midilli Adası açıklarında meydana gelen, 5.1 büyüklüğündeki depremle ilgili raporu açıklandı. DAUM Müdürü ve Jeoloji Mühendisleri Odası Bilimsel Teknik Kurul Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bölgedeki fayların gelecekte 7.2 büyüklüğe varan depremler üretebileceğini söyledi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) raporunda, bölgedeki depremlerin kaynağının Midilli Adası'nı güneyden, doğudan ve batıdan sınırlayacak biçimde gelişmiş faylar olduğu belirtildi. Bu fayların Midilli Adası'nda etkin olan Neotektonik dönem boyunca üç evrede oluştuğu kayedilen raporda, 6 Aralık 2014 Aralık depremlerinin Midilli Adası'nın güneyindeki kıyı boyunca dizildiği anımsatıldı.
Raporun sonuç bölümünde Midilli depremlerinin Kuzey Anadolu fayının güney kolu ile İzmir - Balıkesir transfer zonu arasındaki bölgede kaldığı belirtilerek şu bilgilere yer verildi:
"Tarihsel kayıtlara göre bu faylar 7.2 büyüklüğe varan depremler yaratmıştır. Bu faylara en yakın kıyısı olan İzmir ile Edremit arasındaki sahil seridi boyunca var olan diri fayların sismik aktivitelerinin sürekli izlenmesi, kent ölçeğinde haritalanması, geçmişte hangi depremlere kaynaklık ettiğinin ortaya konması ve deprem tekrarlama periyotlarının saptanması deprem tehlike analiz çalışmaları açısından çok önemlidir."
DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Midilli Adası, Sakız Adası, Karaburun Yarımadası, İzmir Körfezi, Foça, Çandarlı gibi alanların bu zon içinde kaldığını söyledi. Prof. Dr. Sözbilir, Midilli depremlerine ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Bu zonda kalan fayların tarihsel dönemden günümüze kadar 7.2 büyüklüğe varan depremler ürettiği biliniyor. Dolayısıyla bu bölgedeki faylar gelecekte 7.2 büyüklüğe varan depremler üretebilir. Son oluşan Midilli-Ege depremleri bölgedeki kırılmaların kezeybatı - güneydoğu ve kuzeydoğu - güneybatı uzanımlı doğrultu atımlı faylar ile yaklaşık doğu - batı uzanımlı normal faylardan kaynaklandığını söylüyor. Yani bu bölgede hem normal faylar ve hem de doğrultu atımlı faylar birlikte çalışıyor ve dolayısıyla, stresin bir faydan diğerine aktarıldığı deprem fırtınalarına neden oluyorlar."