Ege Bölgesi Sanayi Odası'nın Ağustos ayı meclis toplantısı öncekilerden farklı gerçekleşmişti. EBSO Meclisi'ni ilk kez bir kadın, Meclis Başkan Yardımcısı Işın Yılmaz yönetmişti. Bir kadın duyarlılığıyla, o toplantıda çok uzun zamandır toplum vicdanını rahatsız eden bir konuyu dile getirmişti Işın Yılmaz. En derin üzüntüsünün artan kadın cinayetleri ve çocuk tecavüzleri olduğunu söylemişti. 2012 yılında 210, 2013’ün ilk 7 ayında 97 kadının öldürüldüğünü, diğer tarafta her 4 saatte bir çocuğun tecavüze maruz kaldığını anlatmıştı. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre son beş yılda bu olaylarda yüzde 30 artış yaşandığını dile getirmişti.

"Bu suçları işleyenler en ağır şekilde cezalandırılmalıdır" diyen Yılmaz, sözlerinin sonunda Dünya Ekonomik Forumu'nun kadın erkek eşitliği araştırmasında 135 ülke sıralamasında 124'üncü sırada olduğumuzu belirtmiş, "Erkek egemen bir toplum olan ülkemizde bu konuların çözümünde erkeklerin desteğini istiyoruz" demişti. Kadın cinayetlerinin neredeyse rutin bir habere döndüğü, çocuk tacizlerinin, tecavüzlerinin insanları şaşkına düşürdüğü bir dönemde, Işın Yılmaz'ın konuyu ilk defa yönetme görevini üstlendiği EBSO Meclisi'nde de dile getirilmesi kuşkusuz çok ses getirdi.

Peki, kadın istihdamını arttıran projeler, eğitimler sayesinde onlarca kadın iş yaşamına katılıyor, üretici oluyor, eli ekmek tutuyor diye sevinirken ne oldu da girişimci kadınlar konusundan şiddet gören kadınları konusuna geri döndük?

Klasik deyişle tek koltukta birden fazla karpuz taşıyan iş kadınlarından Işın Yılmaz'la bir iş günü bitiminde Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda yaptığımız söyleşide bu sorulara yanıt aradık.
Yılmaz, EBSO Meclis Başkan Yardımcılığı, Ege İş Kadınları Derneği Başkanı (EGİKAD), Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Üyeliği gibi sorumluluk isteyen görevlerinin yanı sıra birçok mesleki kurum ve kuruluşun yönetiminde de aktif olarak yer alıyor. Tekstil Mühendisi Işın Yılmaz'la kadın girişimciliğinin geldiği noktayı, çocuk tecavüzlerini, sayısı artan kadın cinayetlerini, sivil toplum kuruluşlarının üstlenmesi gereken yeni rolleri konuştuk.

İş yaşamındaki başarı kadının şiddet görmesini engellemiyor

İş yaşamına katılmaları için bunca çaba gösterilen kadınların başarısını konuşmak yerine, Işın Yılmaz'a ilk sorumuz, "Neden kadına şiddet konusu gibi çağ dışı bir konu gündemimizde hala?" oluyor… Kadına şiddet konusuna dikkat çekmek için 2010 yılında EGİKAD'ın İzmir Valiliği SHÇEK İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile "Sevgi, Umut, Emek, Bez Bebek" projesini gerçekleştirdiğini anlatan Işın Yılmaz, projeyle sığınma evlerindeki sayıları 100'e varan kadının yaşamına dokunduklarını belirtiyor. Çalışmaların atıklardan yapıldığını hatırlatan Yılmaz, "İşe yaramaz gibi görünen malzemelerin bu projeyle bir umuda, bez bebeğe dönüştüğünü görmek çok etkilemişti projede yer alan kadınları. Bez bebekler, bez çantalar alışveriş merkezlerinde satışa sunulduğunda annesi şiddet gören çocuklar, eşinden şiddet gören kadınlar üzerinde büyük farkındalık yarattı proje. Şiddeti gördü toplum projeyle, farkındalık yaratılı. Umutsuz kadınlar da birşeyler yapılabileceğini gördü. Bir açılım oldu beyinlerde " diyor.
Kadınların ekonomik gücünün artmasının, eğitimli olmasının gördüğü şiddetle ters orantılı olduğuna dikkat çeken Işın Yılmaz şu görüşleri dile getiriyor:

"Erkeklere kadınları ezmeyi öğreten bir toplumda, kadının kendisini geçip eve ekmek getiriyor olması erkekleri daha da çıldırtıyor. Toplumdaki yanlış öğretileri düzeltmemiz, işaretlerin, sessiz onayların, zaman içinde katlanarak gelen cinsiyet ayrımcılığının yarattığı korku imparatorluğunu yıkmak gerekiyor. Erkekler şiddet konusunda yeterince cezalandırılmıyor. Bu yüzden de şiddet her geçen gün artıyor. Kadının şiddet görmesinden, çocuk tacizine kadar geldik. Geriye gidiyoruz. Kadınların istihdamını, çalışma yaşamındaki başarılarını değil içimizi acıtan konuları konuşuyoruz. Bu çok hassas bir konu. Burada yapılması gereken farkındalık yaratmak, dile getirmek. Bunun için mecliste yaptığım konuşma dikkat çekti. Biz konuşarak, dile getirerek farkındalık yaratabiliriz. Kadınların yönetim konumunda olması bu yüzden çok çok önemli. Bizimki bir öncülük."

Işın Yılmaz, gündemin nasıl değiştiğini anlatırken, 2008 yılına gidiyor. O yıl İzmir ekonomisiyle birlikte bir çok büyükşehirin gündeminde yoğun bir kadın istihdam hareketinin başladığını anımsatıyor. "İzmir'de de EGİKAD'ın, İzmir İş Kadınları Derneği İZİKAD'ın, yine ülke genelinde TOBB'da Aynur Bektaş yönetiminde Kadın Girişimciler Kurulu'nun çalışmalarının başladığı dönem. Oda ve borsa seçimlerinde İzmir'de 11 kadın yönetime girerek rekor kırdık biz de. Girişimcilikle ilgili bir patlama yaşandı o yıllarda. Kadınların erkeklerin yanında ya da bir adım gerisinde olduğu bir dönemden, öne çıktığı bir döneme geçişti" diyor.

Kadınların kurulan sivil toplum örgütleriyle öne çıktığını, görünür hale geldiğini söylüyor. "Cam tavan kalktı, güçbirilği oluşturduk. İzmir'de farklı odalarda gelişen kadın çalışmalarında yer alan kadınlar, bir renklilik ve güçbirliği yaratıyor kadınlar için. EBSO'nun yanı sıra diğer kurumlarda artan kadın hareketliliğiyle kadınlar olarak özgür arenaya çıktık" derken, EBSO'nun her dönem kadın girişimciliğinde öncülük yaptığını ve kadın yöneticilerine büyük destek verdiğini belirtiyor. EGİKAD’da ikinci başkanlık dönemini sürdüren Işın Yılmaz sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Biz burada modern İzmir kadınını temsil ediyoruz. Kadınlar bu kurumda son derece güçlü. Çalışan anlamında da çok fazla kadın var EBSO'da. Kadını destekleyen bir yapısı var buranın. Salih Esen Başkanımızın da bize özellikle görülmemiz gereken etkinliklerde yol açması, temsil yetkisi vermesi büyük bir jest, çok güzel bir davranış. Benim de ustalık dönemimde en büyük şansım, Salih Esen ve Ender Yorgancılar gibi yönetimde iki dönemdir yer alan iki ustayla çalışmak."

STK'ların yükünü üniversiteler almalı

Girişimcilik konusunun sivil toplum kuruluşlarının gündeminden üniversitelere, kalkınma ajansları ve KOSGEB'e yönlendirilmesi gerektiğini dile getiren Işın Yılmaz, STK'ların daha çok çocuk gelinler, çocuk istismarı, çocuk tecavüzleri ve kadına şiddetin önlenmesi alanlarında çalışabileceğini, farkındalık yaratabileceğini dile getiriyor. "Evin mutfağında yangın varken, girişimcilik evin salonunda kaldı. Biz önce mutfaktaki yangını söndürmek durumundayız. Çocuklar kendini nasıl koruyacak, çocuk gelinleri önlemek için valilik, belediye, toplum ne yapacak, nasıl cezalar verilecek? Bunları mümkün olduğunca sosyal medyada, her toplumda konuşmamız gerekiyor. Ben kendi adıma tweet atıyorum sık sık, facebook’ta bu konuyla ilgili haberleri, iletileri de paylaşıyorum" diyor. Çocuk gelin konusunu önlemenin bir yolunun da kız çocuklarının kısa sürede meslek sahibi olmasından geçebileceğini belirtiyor.

EBSOV, odanın görünmeyen etkin gücü

EBSO’nun erkek egemen bir kurum olmasına karşın, meclis üyelerinin eşlerinden oluşan EBSO Vakfı’nın çalışmalarıyla Türkiye’de örnek olan projelere imza attığını da dile getiriyor Meclis Başkan Yardımcısı Işın Yılmaz.

Vakfın, ABİGEM'le işbirliği yaparak MTK'da bir projeyi yaşama geçirmek üzere olduğunu, tekstil sektöründe çalışan erkeklerin eşlerinin iş hayatına kazandırılması projesiyle kadınlara yeni bir iş olanağı yaratmaya çalıştıklarını vurguluyor. Vakfın bir diğer projesini ise şöyle anlatıyor: "Vakfın önemli bir projesi daha var ki; proje çayın taşıyla çayın kuşunu vurmayı hedefliyor. Vakfın burs verdiği öğrencileri, 130 meclis üyemizin işyerleriyle eşleştirmeyi planlıyoruz. Daha once bizim Türk Eğitim Vakfı ile yaptığımız ve güzel sonuçlar aldığımız projeyi şimdi Vakıf’la yapmayı planlıyoruz. İşsizliğin gündemde olduğu ülkemizde, gençlerimize staj sonrası iş olanağı da yaratabilecek önemli bir proje bu" diye ekliyor.

Finlandiyalı kadınların gündemi, daha çok iş

Kısa bir süre önce EBSO'ya ziyarete gelen Finlandiyalı Kadın Girişimciler Derneği ile yaptıkları çalışmaları soruyorum Yılmaz'a. Finlandiya'daki kadınların gündeminde bizdeki gibi kadına şiddet konularının bulunmadığını söylüyor. "Finlandiya kadın temsili, gelişmişlik ve eğitim düzeyi açısından en iyi ülkelerden biri. Vergiler yüksek ama eğitim, sağlık bedava bu ülkede. İnsanlar son derece düzeyli, terbiyeli. Onların gündemi daha çok kadınla, daha çok iş yapmak. Bunu türkiye ile de yapmak istiyorlar" diyor.

EGİKAD'da devir teslim

Başkanı ve kurucusu olduğu EGİKAD'ın 20 Aralık'ta beşinci kuruluş yıldönümünü kutlayacaklarını dile getiren Işın Yılmaz, bu yıl bayrağı bir başka arkadaşına devredeceğini belirtiyor. Seçimleri etkilememek için isim vermekten kaçınıyor. Ama bayrağı devralacak yeni başkanın İzmir’de erk sahibi kadınlardan biri olacağını ve hem derneği hem de kadına destek olacak projeleri arttırarak sürdüreceğini belirtiyor. 20 Aralık Günü Ege Palas Oteli'nde gerçekleştirecekleri "İş Dünyası'nda Kadın Paneli’nde "Yerel Seçimlerde Kadın ile Oda ve STK'larda Kadının Gücü" konusunu ele alacaklarını anlatan Işın Yılmaz, İzmir'deki tüm iş kadınlarını bu önemli iki paneli izlemeye davet ediyor.