Kalpaklı Gazi, bayrak ve cambaza bak! 2013-09-02 00:00:00
Kalpaklı Gazi, bayrak ve cambaza bak!
Yazar: Hasan Tahsin Kocabaş
30 Ağustos akşamı, elimde kumanda dolaşıp duruyorum TV başında. Kanalların neredeyse hepsinde saçma salak filmler, programlar.
Eskiden hiç olmazsa TRT oynatırdı Rutkaz Aziz'li "Kurtuluş'u" falan.
Nerede ki bulasın?
Birden Prof. Kemal Arı hocama rastladım.
EGE TV'de Mehmet Karabel'le konuşuyor. Heyecanı dorukta. 30 Ağustos'u anlatıyor, hepimizin anlayacağı gibi, yalansız abartısız. Merakla beklediğim yeni kitabı "Kara Gün'ü" söylüyor.
İzlerken yüreğim hızlanıyor atmada. Sonra Karabel önündeki sehpaya eğiliyor.
Bir bayrak...
Ay yıldızlı al bayrak...
Ekrandan belli oluyor, Karebel'in de elleri titremeye başlıyor. Kemal Arı hoca da farkediyor bunu. "Elleriniz titriyor değil mi Mehmet Bey" diyor?
Sehpadan açılıyor bayrak.
Ama şu fabrikasyon bayraklardan değil, belli ki bir farkı var.
Meğer hep bildiğimiz, duyduğumuz bayrakmış o bayrak.
Gözlerim doluyor, diken diken oluyor tüylerim.
O bayrak ki Kara Fatma'nın elinde bir gecede dikilmiş, zaferin ve kurtuluşun şerefine...
Gazi Paşa, biricik önderimiz, Mustafa Kemal'imiz İzmir'e geldiğinde askerleriyle, altından geçsin diye bir gecede elde dikilen, özgürlüğümüzün sembolü canımız kanımız bayrağımız.
Ne yapıp edip EGE TV o yayını tekrarlamalı.
İnternete mi koyar ne yapar bilmem, ama yayınlamalı. Hatta 9 Eylül'e de kavuşturmalı o yarım kalan söyleşiyi. O bayrağı da asmalı yayına.
Bayrak Karşıyaka Latife Hanım Köşkü'ndeymiş.
Bence yanlış!
Yeni açılan Milli Mücadele Parkı'nda sergiye konmalı güvenle.
Bayrak dedim ya?
Kurtuluşumuz, istiklalimiz hep Milli Mücadele zaferine bağlı. Bugün Çanakkale'yi, Malazgirt'i, Mohaç'ı falan "öne çıkaranlar" neden bilmiyorlar, Milli Mücadele zaferle bitmeseydi hatırlayamazdık destanlarımızı.
Ay yıldızlı al bayrak ve Mustafa Kemal...
Hem de başında kapağıyla Mustafa Kemal. Nasıl da yakışıyorlar birbirlerine...
Nasıl yakışmazlar ki?
Mustafa Kemal "ya istiklal ya ölüm" demeseydi, "hakimiyet bila kaydü şart milletindir" demeseydi ve o savaşlardan yılmış koca milleti toplayarak yürütmeseydi İzmir'e, şimdi ne olurdu halimiz?
Bu ne gaflettir ki pişkin pişkin tartışılıyor?
Üzerinde Ay yıldızlı, Kalpaklı Mustafa Kemal olan kumaşlar "bayrak" değil ki!
Nereden çıkardılar bunu?
Onun adına "kumaş poster" denir yahu. İlk olarak İzmir'de İzmir Ticaret Odası yapıp dağıtmıştı.
Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göreyse İzmir Valiliği bir genelge çıkararak yasaklamış!
Tek kelimeyle ayıp!
Başka işi mi kalmadı Valiliğin?
Arka sokağı Kemeraltı'ndaki terörü, trafikteki yanlışları, okul güvenliksizliklerini, hastanelerdeki anarşiyi görmeyen valilik, evimize astığımız, üzerinde bağımsızlığımızın, özgürlüğümüzün kurtarıcısını mı "tehlikeli" görüyor?
Vali Toprak derhal düzeltmeli, açıklama getirmeli.
Ama önce İzmir'de şöyle bir dolaşmalı. O poster nerelerde var diye?
Her yerde, herkeste var!
Evimde de dalgalanıyor bir poster bir de bayrak...
Suçsa ret ediyorum, cezası varsa onurumdur!
Gönderlerdeki ay yıldızlı al bayrak bugün nazlı nazlı dalgalanıyorsa, bunun tek bir nedeni var. O nedenin adı Mustafa Kemal'dir vesselam!
Bu gerçeği bunca yıldır içten dıştan tüm şeytanlar değiştirmeye çalıştı başaramadı, bedeller ödendi değişmedi bir genelgeye mi değişecek?
Şaşarım!
Ve fuar!
Açılışında nahoş olayların olduğu 82. Fuar!
Milli Marşlar ve saygı duruşunda bile saygı göstermeyen mezardaki babam olsa eyvallahım olmaz. Lakin bana tuhaf gelen ayrıntılar var.
Hele de bir gün sonra, iki gün sonra söylenenler.
Ve hala yapılan tartışmalar. Hele de kimi medyatik müdahaleler...
Hepsi çok garip!
Duyumlarım çok ürkütücü, Aziz Başkan'ın tepkisi fazla sert!
Bu açılışın altında başka şeyler var sanki...
Galiba yeni bir "cambaza bak" oyunu!
Fuar tartışması sadece İzmir'e ve fuarın tarihsel hatıralarına zarar veriyor.
Hatta ucundan da olsa EXPO'nun da az biraz "yalan rüya" olduğunu hissettiriyor!
Fuar ile ilgili ne kadar uzatılırsa tartışmalar, acaba neleri unutturacak bize?
Karşıyaka sahildeki AVM?
Bornova Ağaçlı yoldaki talan?
Seferihisar antik kıyıdadki kahrolası orkinos çiftliği?
Balçova otoyol kıyısındaki kazulet rant inşaatı?
Üçkuyular'ın içine edecek AVM rantı?
Başka?
O kadar çok ki?
Ne olursa olsun sabır. Lütfen sabır!
Eskiden hiç olmazsa TRT oynatırdı Rutkaz Aziz'li "Kurtuluş'u" falan.
Nerede ki bulasın?
Birden Prof. Kemal Arı hocama rastladım.
EGE TV'de Mehmet Karabel'le konuşuyor. Heyecanı dorukta. 30 Ağustos'u anlatıyor, hepimizin anlayacağı gibi, yalansız abartısız. Merakla beklediğim yeni kitabı "Kara Gün'ü" söylüyor.
İzlerken yüreğim hızlanıyor atmada. Sonra Karabel önündeki sehpaya eğiliyor.
Bir bayrak...
Ay yıldızlı al bayrak...
Ekrandan belli oluyor, Karebel'in de elleri titremeye başlıyor. Kemal Arı hoca da farkediyor bunu. "Elleriniz titriyor değil mi Mehmet Bey" diyor?
Sehpadan açılıyor bayrak.
Ama şu fabrikasyon bayraklardan değil, belli ki bir farkı var.
Meğer hep bildiğimiz, duyduğumuz bayrakmış o bayrak.
Gözlerim doluyor, diken diken oluyor tüylerim.
O bayrak ki Kara Fatma'nın elinde bir gecede dikilmiş, zaferin ve kurtuluşun şerefine...
Gazi Paşa, biricik önderimiz, Mustafa Kemal'imiz İzmir'e geldiğinde askerleriyle, altından geçsin diye bir gecede elde dikilen, özgürlüğümüzün sembolü canımız kanımız bayrağımız.
Ne yapıp edip EGE TV o yayını tekrarlamalı.
İnternete mi koyar ne yapar bilmem, ama yayınlamalı. Hatta 9 Eylül'e de kavuşturmalı o yarım kalan söyleşiyi. O bayrağı da asmalı yayına.
Bayrak Karşıyaka Latife Hanım Köşkü'ndeymiş.
Bence yanlış!
Yeni açılan Milli Mücadele Parkı'nda sergiye konmalı güvenle.
Bayrak dedim ya?
Kurtuluşumuz, istiklalimiz hep Milli Mücadele zaferine bağlı. Bugün Çanakkale'yi, Malazgirt'i, Mohaç'ı falan "öne çıkaranlar" neden bilmiyorlar, Milli Mücadele zaferle bitmeseydi hatırlayamazdık destanlarımızı.
Ay yıldızlı al bayrak ve Mustafa Kemal...
Hem de başında kapağıyla Mustafa Kemal. Nasıl da yakışıyorlar birbirlerine...
Nasıl yakışmazlar ki?
Mustafa Kemal "ya istiklal ya ölüm" demeseydi, "hakimiyet bila kaydü şart milletindir" demeseydi ve o savaşlardan yılmış koca milleti toplayarak yürütmeseydi İzmir'e, şimdi ne olurdu halimiz?
Bu ne gaflettir ki pişkin pişkin tartışılıyor?
Üzerinde Ay yıldızlı, Kalpaklı Mustafa Kemal olan kumaşlar "bayrak" değil ki!
Nereden çıkardılar bunu?
Onun adına "kumaş poster" denir yahu. İlk olarak İzmir'de İzmir Ticaret Odası yapıp dağıtmıştı.
Cumhuriyet Gazetesi'nin haberine göreyse İzmir Valiliği bir genelge çıkararak yasaklamış!
Tek kelimeyle ayıp!
Başka işi mi kalmadı Valiliğin?
Arka sokağı Kemeraltı'ndaki terörü, trafikteki yanlışları, okul güvenliksizliklerini, hastanelerdeki anarşiyi görmeyen valilik, evimize astığımız, üzerinde bağımsızlığımızın, özgürlüğümüzün kurtarıcısını mı "tehlikeli" görüyor?
Vali Toprak derhal düzeltmeli, açıklama getirmeli.
Ama önce İzmir'de şöyle bir dolaşmalı. O poster nerelerde var diye?
Her yerde, herkeste var!
Evimde de dalgalanıyor bir poster bir de bayrak...
Suçsa ret ediyorum, cezası varsa onurumdur!
Gönderlerdeki ay yıldızlı al bayrak bugün nazlı nazlı dalgalanıyorsa, bunun tek bir nedeni var. O nedenin adı Mustafa Kemal'dir vesselam!
Bu gerçeği bunca yıldır içten dıştan tüm şeytanlar değiştirmeye çalıştı başaramadı, bedeller ödendi değişmedi bir genelgeye mi değişecek?
Şaşarım!
Ve fuar!
Açılışında nahoş olayların olduğu 82. Fuar!
Milli Marşlar ve saygı duruşunda bile saygı göstermeyen mezardaki babam olsa eyvallahım olmaz. Lakin bana tuhaf gelen ayrıntılar var.
Hele de bir gün sonra, iki gün sonra söylenenler.
Ve hala yapılan tartışmalar. Hele de kimi medyatik müdahaleler...
Hepsi çok garip!
Duyumlarım çok ürkütücü, Aziz Başkan'ın tepkisi fazla sert!
Bu açılışın altında başka şeyler var sanki...
Galiba yeni bir "cambaza bak" oyunu!
Fuar tartışması sadece İzmir'e ve fuarın tarihsel hatıralarına zarar veriyor.
Hatta ucundan da olsa EXPO'nun da az biraz "yalan rüya" olduğunu hissettiriyor!
Fuar ile ilgili ne kadar uzatılırsa tartışmalar, acaba neleri unutturacak bize?
Karşıyaka sahildeki AVM?
Bornova Ağaçlı yoldaki talan?
Seferihisar antik kıyıdadki kahrolası orkinos çiftliği?
Balçova otoyol kıyısındaki kazulet rant inşaatı?
Üçkuyular'ın içine edecek AVM rantı?
Başka?
O kadar çok ki?
Ne olursa olsun sabır. Lütfen sabır!
